Bartın'daki maden kazası davasında 2'nci duruşma

Güncelleme Tarihi:

Bartındaki maden kazası davasında 2nci duruşma
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 2023 10:054dk okuma

Bartın'ın Amasra ilçesinde 43 işçinin hayatını kaybettiği maden kazasıyla ilgili yirmi üç kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması başladı.

Haberin Devamı

Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü'nde geçen yıl 14 Ekim'de 43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin de yaralandığı patlama sonrası yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu, Başmühendis Mehmet Tural, Emniyet Mühendisi Şahan Kahraman, maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş tutuklandı; 15 kişi de adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Savcılığın hazırlamış olduğu 195 sayfalık iddianame Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.

Bartındaki maden kazası davasında 2nci duruşma

Haberin Devamı

İlk duruşması 25 Nisan'da görülen davada, Müdür Yardımcısı Salih Atmaca tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 116 müştekinin yer aldığı iddianamede; tutuklu Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural hakkında yaşamını yitiren her madenci için 'olası kast ile öldürme' suçundan 25 yıla kadar hapis istendi.

Bartındaki maden kazası davasında 2nci duruşma

Yöneticiler hakkında ayrıca 'olası kast ile kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kasten yaralama' suçundan da ağır yaralanan 4 kişiden her biri için 4 yıla kadar hapis talep edildi. Diğer 4'ü tutuklu 19 kişinin ise ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapsi talep edildi.

Davada 2'nci duruşma, bu sabah saatlerinde başladı. Bartın Adliyesi'nin giriş katında oluşturulan duruşma salonu çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı.

YARALI KURTULAN MADENCİ DİNLENDİ

Bartın'ın Amasra ilçesinde 43 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili 7'si tutuklu 23 sanığın Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın 3'üncü duruşması, Bartın Adliyesi'nde özel olarak oluşturulan salonda görüldü. Davanın ilk duruşması 25 Nisan'da, ikinci duruşması ise 3 Mayıs'ta yapıldı. Davanın 3'üncü duruşmasına sanıklar, şikayetçiler, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ile taraf avukatları katıldı.

Haberin Devamı

'ÜRETİM BASKISI VARDI'

Mahkeme heyeti, duruşmada maden faciasından yaralı kurtulan maden işçisi Erol Bulduk'u dinledi. 14 yıldır eksi 350 kotunda üretim işçisi olarak çalıştığını söyleyen Bulduk, "O anı hatırlamıyorum, 2 ay sonra gözümü hastanede açtım. O anda yanımda 3 kişi vardı. Sanıklardan şikayetçiyim, davaya katılma talebim var. Üretim baskısı vardı, hedeflenen üretimi yapmak için mesai saatinden çok sonra çıktığımız oluyordu. Servis kaçırdığımız da çok oldu. İstenen tonajı yakalamak için çalıştığımız çok oldu. Kömür patlaması, taş tozuyla ilgili eksiklikler vardı. 14 yılda 4 kez taş tozu uygulaması yapıldığını gördüm. Zaman zaman maden ocağında metan gazı olduğu da olurdu. O anda çalışmazdık, sorunun giderilmesini beklerdik" dedi.

Haberin Devamı

'BANA HAVALANDIRMA EKSİK DERDİ'

Hayatını kaybeden Mehmet Bulut'un eşi Buse Bulut da duruşmada dinlendi. Bulut, "Son zamanlarda yorgunluk ve halsizliği vardı. Üretim baskısı yüzünden mobbing olduğundan bahsederdi. Mesaiden geç çıkardı, üretim baskısı yüzünden geç çıktığını söylerdi. Mühendislerin iş bitiminde ocağa girdiklerini, havalandırmanın yetersiz olduğunu, 30-40 gün ocağın kapalı kalacağını, sendika seçimleri için bu temizliğin ertelendiğini söylerdi. Hepsinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu.

'SENDİKA SEÇİMİ VAR DİYE MADENİ KAPATMADILAR'

Maden faciasında ölen Sabri Ayaz'ın eşi Maviye Ayaz ise "Bu durumda olmayı istemezdik. Eşim erken emekli olmak için işe başladı. Eşim son zamanlarda kötü şartlarda olduklarını söylüyordu. Patlamadan önce sendika seçimi var, diye madeni kapatmadılar. Şu an suçlular arkamdakiler değildir; üst düzey yöneticilerdir. Bizim madencilerimizin vücutları delik deşik. Hepsinden şikayetçiyim. En ağır ceza ile cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.

Haberin Devamı

'HAVALANDIRMANIN ARIZALI OLDUĞUNU SÖYLÜYORDU'

Hayatını kaybeden madencilerden Mehmet Kara'nın eşi Seda Kara da "Bu durumda söyleyecek bir şey yok. Sonuna kadar şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum. Bana evde ocakla ilgili sıkıntıları söylüyordu. Yakında bizi patlatacaklar, diyordu. Senelik izin almaya çalışıyordu. Havalandırmanın arızalı olduğunu söylüyordu. Bizim ciğerimizi yaktılar. Benim hasta kızım var ve eşimi kaybettim. Şimdi kızımı kaybetme korkusu yaşıyorum" diyerek ağladı.

'SON ZAMANLARDA İŞTEN GELİNCE BAŞI AĞRIRDI'

Hayatını kaybeden işçilerden Deniz Baykal'ın eşi Meltem Baykal ise şunları anlattı: "Eşimle gurur duyuyordum. Eşim, son zamanlarda baş ağrısı ile eve geliyordu. 'Neden başın ağrıyor?' dediğimde 'bilmiyorum' diyordu. Denetlemeye gelecekleri zaman, 3 gün önceden haber verilirdi. Olay olduğu gün, tahlisiye ekibini orada görmedim. İşçi ve üretim baskısı vardı. Eşime ocak bakıma alınacak, diye yıllık izin vermediler. İş yerinde insan kayırma da vardı. Para verip işe gelmiyorlardı. 3 çocuk annesiyim. Çocuklarım ve ben şikayetçiyim" dedi.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!