Güncelleme Tarihi:
Rupert Wingfield-Hayes
BBC Muhabiri, Kudüs
Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas ile Başbakan Selam Fayyad'ı mümkün olan "en iyi kombinasyon" diye niteleyen yetkili, birbirlerinden çok hoşlanmasalar da her iki liderin de terörizmin Filistin davasına zarar verdiği konusunda hemfikir olduğunu, 'Filistin güvenlik güçlerine de tam destek verdiklerini' belirtti.
İsrailli istihbaratçıya göre bu, geçmişteki Filistin yönetimlerinin çizdiğinden çok farklı bir tablo.
BBC'ye konuşan kaynak, Ebu Mazen olarak anılan Abbas'ın "tarihin ilk Filistin devletini kuran lider" olarak tarihe geçmek istediğini belirtiyor.
Ancak "Ebu Mazen yorgun ve bıkkın" diyen kaynak, küçük düşürülmeye devam ederse, Abbas'ın görevden ayrılıp evine dönme tehdidini gerçekleştirebileceği endişesini dile getirdi.
'Fırsat penceresi kapanmasın'
Yetkili, bu tehdidin kısa vadede hayata geçirileceğini sanmıyor.
"Önümüzde bir kaç ay var" diyen yetkili, "Her şey barış görüşmelerinde ilerleme olup olmayacağına bağlı" diyor.
Bu açıklama, sadece İsrailli siyasetçiler için değil Arap liderler ve Washington yönetimi açısından da barış anlaşmasına varılması için yakalanan fırsatın sınırlı olduğu ve pencerenin kapanmakta olduğuna yönelik bir uyarı niteliğinde.
Kaynak, Abbas görevi bırakırsa, Filistin yönetiminin parçalanıp çökme tehlikesiyle karşılaşabileceği uyarısında bulunuyor.
Abbas'ın yerini almaya elverişli bir aday olmadığını belirten istihbarat yetkilisi, Başbakan Selam Fayyad popüler ve başarılı olsa da iktidardaki El Fetih hareketinden başkanlık için pek fazla destek bulamayacağını; hatta Abbas ayrılırsa, Başbakan bile kalmakta zorlanabileceğini düşünüyor.
"Ebu Mazen emekli olursa, Selam Fayyad'a ne olacağını kimbilir?" diyen yetkili, "Durum çok kırılgan, tüm bunlar kaybedilebilir" diye ekliyor.
Aşırılık yanlılarına dikkat
Üst düzey istihbarat kaynağı, barış sürecinin hızlandırılması çağrısında bulunmakla birlikte, nihai anlaşma yolunda ilerleme kaydedilmesi durumunda, her iki tarafta da çözüme karşı olan aşırılık yanlılarının buna şiddeti körükleyerek karşılık vermesini kaçınılmaz buluyor.
Gazze Şeridi'ni yöneten ve İsrail ile barış anlaşmasına karşı olan İslamcı Hamas hareketinin, Batı Şeria'da altyapısını yeniden inşa etmek için büyük çaba harcadığını öne süren yetkili, bunu 'büyük çaplı saldırılar' için hazırlık amaçlı olarak değerlendiriyor.
Eylül ayında Batı Şeria'da dört Yahudi yerleşimcisinin öldürülmesi de sadece bir başlangıç.
Aşırı eğilimli Yahudilerin de Batı Şeria'da şiddete başvurma potansiyeline dikkat çeken yetkili, şimdiden Filistin camilerine bir dizi saldırı düzenlendiğini hatırlattı.
"Şimdiye dek terör eylemi olmadı" diyen kaynak, bununla birlikte barış süreci ilerlerse, İsrail'in işgal edilmiş olan topraklardan çekilmesini savunan Yahudi aşırı gruplarla "gitgide daha çok sorun yaşanabileceği" uyarısında bulundu.