Güncelleme Tarihi:
Türkiye Barış Meclisi’nin organize ettiği, 2007 yılında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden 1994 yılında kapatılan Demokrasi Partisi (DEP) milletvekillerinden Orhan Doğan anısına verilen Barış Ödülü töreni Lütfü Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı. Ödül törenine Barış ve Demokrasi Partisi milletvekilleri Gültan Kışanak, Pervin Buldan, Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü, Sırrı Sakık, Hasip Kaplan, yazar Yaşar Kemal, gazeteciler Ahmet Hakan, Sedat Ergin, Nuray Mert, Hrant Dink’in kardeşi Orhan Dink ve davetliler katıldı.
Gazeteci Banu Güven’in sunumunda gerçekleşen törenin açılış konuşmasını yapan Türkiye Barış Meclisi dönem sözcüsü Hakan Tahmaz ilki bu yıl yapılan ödül töreninin barışa hasret bu topraklarda barış için çabalayanların cesaretine cesaret, umuduna umut katmak için gerçekleştiğini belirtti.
Barış ödülü vermenin zor olduğunu ifade eden Tahmaz şunları söyledi: Kürt sorunu gibi bir sorun büyük ve kadim bir sorununda ödül vermek tahmin ettiğimizden daha zormuş. Bu zorluğun kaynağını ise hiç kuşkusuz 40 yıldır süren savaş, savaşın yarattığı toplumsal ayrışma ve kutuplaşma. Bir başka boyutu ise barışa dair her şeyin topluma kodlanarak sunulmasıdır. Barış Ödülü çalışmasını kritik bir dönemeçte başlattık. Çatışma ve savaş döneminin aşılmasının güçlü olanaklarının ortaya çıktığı bir ekipteyiz. Çözüm arayışlarının yoğunlaştığı ve demokratik mücadelenin esas olduğu döneme çok ağır bedeller ödeyerek girdik. Son aylarda yaşananlar da gösterdi ki bu yeni dönem de çok kolay olmayacak. Biz, burada bulunanlar ayrı kulvarlarda ama aynı hedefe yönelik çalışmalarla, eşit ve özgür bir arada yaşamı kuracağımıza ve kalıcı barışa ulaşacağımıza inanıyoruz. Her zaman ve her yerde olduğu gibi bu coğrafyada da savaş muktedirlerin eseri, barış hepimizin eseri olacak"
Barış adına, Türkiye’nin gerçekçi ve gerçekleşebilir yol haritasına ihtiyacı olduğunu söyleyen Hakan Tahmaz, “Birkaç aydır gözlemlediğimiz “ipe un seren" tutum terk edilmeli. Perakende demokratikleşme ve paket usulü kısmi düzenlemelerle kalıcı barışa ulaşmak oldukça zordur. Bizim ihtiyacımız, bütünlüklü demokrasi, eşitlik ve özgürlük. Bu çok doğal olarak büyük oranda hükümetin görev ve sorumluluğu. Bu da kuşkusuz diyalogla, müzakereyle, şeffaflık ve katılımcılıkla olmalı. Kürt sorunun çözümünde bunlar kilit role sahip. Zaman kaybetmenin, oyalanmanın anlamı yok. Barış yolunda ilerlemeyi hızlandıracak en önemli çaba, toplumda güven duygusunu geliştirmektir. Hrant Dink davasında 6 yıldır, Roboski’de 633 gündür ve Gezi protestosu etrafında yaşananlar toplumun güven duygusunun nasıl zedelendiğini gözler önüne seriyor" diye konuştu.
Ahmet Hakan, Prof. Ayşe Erzan, Fatih Polat, Gülten Kaya, Hakan Tahmaz, Murat Çelikkan, Hidayet Şefkatli Tuksal ve Orhan Dink’ten oluşan jüriye başkanlık yapan Prof. Ayşe Soysal ise yaptığı konuşmada ödülü Kardeş Türküler grubuna verme nedenlerini açıkladı.
Soysal şunları söyledi: Bulunduğumuz topraklarda yok sayılan, varlığı görmezden gelinen kültürlere ait müzikleri ve dansları yirmi yıldır araştırarak, yeniden yorumlayan; bu çaba ile farklı kültür, dil, inanç ve cinsiyet yönelimine sahip kişi ve toplumların bir arada, barış içinde yaşamasına dönük çalışmalar yürüten; yirmi yıl önce barış kelimesi egemenler tarafından bir tehdit olarak algılanır ve yasaklanırken yeni bir umuda kapı açmak için kendi projelerini başlatan; çabalarını bugüne kadar değişen politik koşullardan etkilenmeden, inatla ve ısrarla sürdüren; yok sayılan tüm “ötekileriö görünür kılarken, bu kültürlerin kendi aralarında da birbirlerini dinlemesi ve anlaması için gayret gösteren; bütün zorluklara rağmen, barış ve bir arada yaşama anlayışını geniş kitlelere ulaştırma başarısı gösteren; müzik alanında savaş karşıtlığının öncülüğünü yaparken, diğer sanatçı, kurum ve kişilerle işbirliği içinde bulunmaya özen gösteren; barışı sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu’dan Avrupa’ya, Amerika’dan Afrika’ya kadar her yerde seslendiren ve yaşadığımız topraklardaki tüm barışseverlerin umudunu ve sesini dünyaya duyuran BGST Kardeş Türküler’e verilmesi oy birliğiyle kararlaştırılmıştır"
Ressam Mehmet Güleryüz’ün tasarladığı ödülü Kardeş Türküler grubuna yazar Yaşar Kemal verdi. Ödülü grup adına Vedat Yıldırım alırken, Feryal Öney ise bir teşekkür konuşması yaptı.
Kardeş Türküler grubunun mini bir konser verdiği ödül töreninde Mahir Günşıray da şiir okudu.