Güncelleme Tarihi:
İtalyan sanatçı Pippa Bacca (Giuseppina Pasqualino di Marineo), Filistin sorunu ve dünya barışına dikkat çekmek amacı ile, Milano’dan Tel-Aviv’e kadar otostop çekerek ulaşmayı planladığı yolculuğu sırasında, Gebze yakınlarında tecavüz edilerek öldürülmüştü.
Beykent Üniversitesi Sinema Bölümü’nden bu yıl mezun olan yönetmen Serhat Dumlu, filmi, erkek bir yönetmen olarak, feminist bir bakış açısıyla çektiğini belirtti. Daha önce eşitli kısa belgeseller ve filmlere imza atan genç yönetmen bu kez, tüm dünya için bir barış sembolü olan Pippa Bacca’yı konu edinen deneysel bir çalışmayla, Türkiye ve dünyadaki çeşitli festivallere konuk olmaya hazırlanıyor.
Cinsel sömürü ve tecavüz
Çekimleri geçtiğimiz ay İstanbul’da tamamlanan filmin yönetmeni Serhat Dumlu filmi hakkında şunları söyledi; “Pippa’nın başına gelenler son derece trajik ve utanç vericidir. Ancak en az olay kadar trajik olan bir başka gerçek ise, tecavüz olgusunun münferit ve adli bir vaka olarak gösterilmeye çalışılmasıdır. Oysaki tecavüz, kolektif erkek bilincinde var olan ve kadınlara karşı şiddet, sindirme ve egemenlik kurma aracı olarak kullanılan bir yöntemdir. Ataerkil tarih boyunca gelişen bu zihniyette erkek, değersiz bir cinsel obje olarak gördüğü bir kadına, rızası dışında sahip olmakta hiçbir beis görememektedir.
Elbette bu insanlık suçunun çeşitli erkek statülerini kapsayan kurumsal boyutları da vardır. Başta medya olmak üzere, dini, askeri, politik ve sermaye kurumları, yine sistemin yarattığı aile ve koca olgusu, kadının metalaştırılması ve cinsel sömürü sürecinde belirleyici olmaktadırlar. Bu nedenle filmde oyuncu Aydın Orak söz konusu kurumları ve erkek statülerini teşhir eden 6 ayrı rolde performans sergilemektedir. Yine son günlerde sıkça yaşanan travesti – transseksüel cinayetlerine dikkat çekmek amaçlı, filmde transseksüel kimlikli oyuncular da rol almaktadır”.