Güncelleme Tarihi:
Mahkeme, duruşmaya mazeret bildirerek katılmayan Baransu'nun Avukatı Yahya Engin'in mazeretini son kez kabul ettiğini, UYAP üzerinden kontrol yaptığını, 23 Kasım günü duruşmasının olmadığını tespit ettiğini, buna göre yeni duruşma günü olarak 23 Kasım'ın belirlendiğini belirterek, "Bir dahaki duruşmaya katılmaması halinde başka bir avukata yetki belgesi verileceği hususunda ihtarda bulunulmasına" karar verdi.
İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına, başka suçtan tutuklu sanık Mehmet Baransu SEGBİS sistemi ile duruşmaya katılırken, tutuksuz sanık Murat Şevki Çoban duruşmaya gelmedi.
Murat Şevki Çoban'ın Avukatı Figen Albuga Çalıkuşu ile şikayetçi Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği ve MİT Müsteşarlığı'nı temsilen hazine avukatı da duruşmada hazır bulundu. Mehmet Baransu'nun Avukatı Yahya Engin, mazeret dilekçesi sunarak duruşmaya katılmadı.
SAVCI 40.5 YILA KADAR CEZA İSTEDİ
Duruşma savcısı sunduğu esas hakkındaki mütalaasında, her iki sanığın da, "MİT'e ait devletin güvenliğine ilişkin bilgi ve belgeleri basın yoluyla ifşa etme", "Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme" ve "Devletin güvenliğine ve siyasal güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama" suçlarından 13 yıldan 40 yıl 6 aya kadar hapis cezası ile cezalandırılmalarını istedi.
MİT VE MGK SANIKLARIN CEZALANDIRILMASINI İSTEDİ
MİT ve MGK'yı temsilen hazine adına duruşmaya katılan avukat, esas hakkındaki mütaalaya karşı beyanında, sanıkların iddianame doğrultusunda cezalandırılmasını istedi.
Esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanı sorulan Baransu, avukatının mazereti nedeniyle bugünkü duruşmaya katılamadığını belirterek, gelecek celse avukatı huzurunda savunma yapmak istediğini beyan etti.
Murat Şevki Çoban'ın Avukatı Figen Albuga Çalıkuşu da esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptığı savunmada, dosyaya sunduğu dilekçe kapsamında belirttiği gibi müvekkilinin davaya konu eserin sahibi kaydederek beraatine karar verilmesini istedi.
BARANSU'NUN AVUKATININ DURUŞMA GÜNLERİ UYAP'TAN KONTROL EDİLEREK YENİ DURUŞMA GÜNÜ VERİLDİ
Mehmet Baransu'nun Avukatı Yahya Engin'in bugünkü duruşmaya sunduğu mazeretini son kez kabul ettiğini tutanağa yazan mahkeme, Avukat Engin'e yapılacak yeni tebligatta mazeretinin son kez kabul edildiği ihtarında bulunulmasına karar verdi.
Mahkeme, Avukat Engin'e yapılacak olan yeni duruşma gününü bildirir tebligatta, "Bir dahaki celse yapılacak duruşmanın karar duruşması olduğu belirtilerek yeniden mazeret sunması halinde yargıda hedef süre, dosyanın geldiği aşama, dosyanın sürüncemede kalmaması açısından mazeretinin reddedileceğinin" yazılmasına karar verdi.
DURUŞMAYA KATILMAZSA BAŞKA AVUKATA YETKİ BELGESİ VERİLECEĞİ İHTARINDA BULUNULDU
Avukat Engin'in duruşma günlerinin UYAP (Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi) sisteminden kontrol edildiğini, bu davanın yeni duruşma gününün Engin'in duruşmasının UYAP sisteminde görülmeyen bir güne verildiğini tutanağa yazan mahkeme, "Bir dahaki duruşmaya katılmaması halinde başka bir avukata yetki belgesi verilebileceği hususunda ihtarat yapılmasına" karar verdi.
Tutanağa ayrıca, "Sanıklara ve müdafilerine bir dahaki celse olan duruşmanın karar duruşması olduğu, yeniden mazeret sunmaları halinde yargıda hedef süre, dosyanın geldiği aşama, dosyanın sürüncemede kalmaması açısından mazeretlerinin reddedileceği hususunda ihtarat yapılmasına" cümleleri yazıldı. Duruşma salonunda bulunan avukatlara da bu konuda ihtarda bulunuldu.
İDDİANAMEDEN
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Mehmet Baransu tarafından yazılan haberin, "Gülen'i bitirme kararı 2014'te MGK'da alındı" başlığı ile 28 Kasım 2013 tarihinde Taraf Gazetesi'nde yayınlandığı, bu tarihte gazetenin Sorumlu Yazıişleri Müdürü'nün de diğer şüpheli Murat Şevki Çoban olduğu belirtiliyor.
MİT'in 'İhbar eden' sıfatı ile yer aldığı iddianamede, niteliği itibariyle gizli kalması gereken 25 Ağustos 2004 tarihli MGK kararının manşetten yayınlanarak ifşa edildiği, bu yayının devam eden günlerde de yapıldığı belirtiliyor.
52'ŞER YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENİYOR
İddianamede şüphelilerin, "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme", "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri basın ve yayın yoluyla ifşa etme" ve "MİT'in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgiyi basın yoluyla ifşa etme" suçlarından 26'şar yıldan 52'şer yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep ediliyor.