Güncelleme Tarihi:
Pakistan 1947’de kurulmuş, 1956’da yeni bir anayasa ile İslam Cumhuriyeti ilan edilmişti. Çıkan içsavaşın ardından Bangladeş, 1971’de Pakistan’dan ayrıldı.
Pakistan ordusu bu süreçte Bangladeşli yetkililere göre 3 milyon, Pakistanlı yetkililere göre 26 bin sivil öldü. Bağımsız gözlemciler bu etnik temizliği, “Nazilerin Polonya’da yaptığı soykırımdan beri en korkunç, en hesaplı katliamlar” diye niteledi.
Bağımsızlığı istemediler
Hindistan’ın İngiliz sömürgesi olduğu dönemde kurulan ve hızla Bangladeş’in en yaygın İslami örgütü haline gelen Cemaat-i İslami, Pakistan’a karşı verilen bağımsızlık mücadelesine karşı çıktı. Örgüte göre İslam Cumhuriyeti’nden kopmak, İslam’a aykırıydı.
Bangladeş’te milliyetçiler kazanınca, Pakistan’a yakın İslamcılar vatan haini ilan edildi. Bangladeş Birinci Cumhurbaşkanı Şeyh Mucibur Rahman, Cemaat-i İslami lideri Prof. Ğulam Azam’ı vatandaşlıktan çıkardı. Azam Londra’ya, örgütün diğer kurmayları Ortadoğu’ya sürgüne gitti.
Rahman 1975’te suikasta kurban gidince ordu darbe yaptı. Cemaat-i İslami liderleri ülkelerine geri döndü, siyasi faaliyetleri yeniden başladı. Ama 1990’da cunta sona erip yönetim yine sivillere geçince eski defterler bir kez daha açıldı.
Bangladeş Yüksek Mahkemesi, Cemaat-i İslami aleyhine delilleri yeterli görmedi. Partileşen örgüt 2001-2006 yılları arasında hükümet ortağı oldu. Ama yolsuzluklar ve Pakistan bağlantıları yüzünden halkın gözünden düştüler. 2008 Aralık seçimlerinde iktidardan oldular.
GÖZDEN DÜŞÜNCE
Uluslararası Ceza Mahkemesi Mart 2010’da bağımsızlık savaşında suç işleyen Bangladeşlileri yargılamak üzere kuruldu. BM’den bağımsız, yerel düzeyde çalışan mahkemenin yöntemlerini uluslararası insan hakları örgütleri eleştiriyor.
Bugün 91 yaşında olan Ğulam Azam ve diğer 11 sanık geçen pazartesi hakim karşısına çıktı. Eurasia Review’un yorumuna göre bu dava nedeniyle Bangladeş, “2013 genel seçimleri öncesinde patlamaya doğru ilerliyor”.
Bilgi notu
İsmi “uluslararası” olsa da mahkemeyi Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina, bağımsız olacağı vaadiyle kurdurdu. Hasina, amacın geçmişle yüzleşmek olduğunu söylese de mahkemenin muhalefeti bastırmayı amaçladığı iddiaları var. Muhalefete göre Hasina, “sanıkların bir an önce idam edilmesini” istiyor. Son olarak, mahkeme başkanı ile Belçika’da yaşayan bir Bangladeşli hukuk uzmanının Skype görüşmesini The Economist dergisi sızdırmış, bu nedenle sanıklar davanın baştan görülmesini talep etmişlerdi.
Ğulam Azam’dan Ankara’ya selam
CEMAAT-i İslami’nin kurucusu olan Seyyid Ebul Ala Mevdudi, Mısır’daki Müslüman Kardeşler’in kurucusu Hasan el Benna ve en önemli teorisyeni Seyyid Kutub gibi liderleri etkilemiş bir isim. Örgütün mevcut lideri Ğulam Azam’ın yargılandığı davanın başkent Dakka’da bir buçuk saat süren son duruşmasını, Türkiye’de Bakanlar Kurulu kararıyla kurulan Uluslararası Hukukçular Birliği’nin Genel Sekreteri Necati Ceylan, Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Refik Korkusuz ve biri Saadet Partisi’nden olmak üzere toplam 11 Türk avukat izledi. Ceylan, Azam’ın, “Türkiye’ye ve Türk hükümetine davaya yaklaşımlarından ötürü çok teşekkür ederim, onlara selamlarımı gönderiyorum” dediğini aktardı.