Balyoz hükümlüsü asker yakınlarından sessiz çığlık eylemi

‘Adalet için sessiz çığlık’ adı altında, saat 13.00’da Beşiktaş Demokrasi Meydanı’nda yapılan eyleme, siyah kıyafet giyerek ve ellerinde siyah renkli boş dövizlerle gelen asker yakınları bir ağaca, "Adalet Yoksa Barış da yok" yazılı pankart açtı. Eyleme, davada yargılanan ve Yargıtay’ın tahliyesine karar verdiği askerlerden Kurmay Albay Ahmet Tuncer, eşi Füsun ve 5 yaşındaki kızı Burcu Naz ile birlikte katıldı.

RÜTBELERİ SÖKÜLECEK HABERLERİNE TEPKİ

Eylemciler basın açıklamasını okunmadan bir süre sessiz bir şekilde bekledi. Açıklamayı okuyan 18 yıl ceza alan Emekli Tuğgeneral Ahmet Yavuz’un eşi Lütfiye Yavuz, karar sonrası ceza alanların rütbelerinin söküleceği yönündeki haberleri eleştirerek, "Babalarımız, eşlerimiz, çocuklarımız peygamber ocağı orduya katılırken, ne şan ne şöhret ne de rütbeyi düşünmediler. Onların tek gayesi vatana ve millete layıkıyla hizmet etmekti. Onlar bu yola omuzlarındaki yıldızlar için çıkmadılar. Onların şimdi er olacaklarını haykırıyorlar. Er, vatandaş rahat uyusun diye dağda yatan şehittir. Er, görev uğruna Kardak’a çıkandır. Er, şereftir, onurdur, haysiyettir. Er, Mehmetçiktir. Babalarımız er olacaklarsa, biz bununla sadece gurur duyarız" dedi.

BABAM GELİNCE OKULA GİTMEDİM, ONUNLA KALDIM

Davada tahliyesine karar verilen Kurmay Albay Ahmet Tuncer’in eyleme katılan 5 yaşındaki kızı Burcu Naz, "Babam yeni geldi çok sevindim. Babam gelince onunla oyun oynadık, okula gitmedim onunla kaldım. Babamı çok özlemiştim, ona sarıldım. Babam gidince 1.5 yaşındaydım. Şimdi 5 yaşındayım" dedi.

ANAYASA MAHKEMESİ BAŞKANI KILIÇ’IN AÇIKLAMALARINA TEPKİ

Balyoz davasında 18 yıl hüküm giyen Emekli Tüm Amiral Ali Deniz Kutluk’un eşi İrem Kutluk, "Ben buradan Türk halkına bir soru sormak istiyorum. Bu sabah okudular mı Haşim Kılıç’ın beyanatını. Burasının bir hukuk devleti olduğu iddia ediliyor. Baştan beri bu davanın siyasi bir dava olduğunu farkındaydık ama biz hukuka olan saygımızı son dakikaya kadar korumak inancı içinde olan bir topluluktuk. Sonuç olarak bizim hukuk içinde gidebileceğimiz son merci Anayasa Mahkemesiydi. Anaya Mahkemesi başkanını kalkıp, daha kendisine gelmemiş bir daha için ihsası-rey yapma hakkı var mıdır, yok mudur? Ben Türk halkına bunu sormak istiyorum" diye konuştu.

EŞİM ASLINDA İDAM CEZASI ALDI

Davada 18 yıl hüküm giyen Koramiral Kadir Sağdıç’ın eşi Selver Sağdıç, "Eşim 18 yıl aldı. Şu an eski kanuna göre idam cezası almış vaziyetteler. Şu an Yargıtay’da olsun, hükümetin tepesinde olanlar olsun şu an görevlerini kötüye kullanmış vaziyetteler. Çünkü 8 ay hapisteyken güya dijital verileri yazdığı söylenen kişiler var. Bu olay bu davayı bitirdi aslında. Hapisteyken bu dijital veriler nasıl yazılacak?" dedi.

HAVA KUVVETLERİNDEKİ ASKERLERİN TAMAMI CEZA ALDI

16 yıl hüküm giyen Hava Pilot Tüm General Bülent Kocababuş’un eşi Nurgün Kocababuş, Eskişehir’de ele geçirilen dijital veriler sonucu Balyoz davasıyla birleştirilen davada yargılanan tüm askerlerin ceza aldığını belirterek, " Dava başladığı zaman ‘neymiş bu Balyoz davası neymiş’ derken, Hava Kuvvetleri olarak ikinci iddianamede Eskişehir’de bulunan bir flaş bellekle bu davaya dahil oldu eşlerimiz. Eşim bu sahte belgeler çıktığında, onlara yakalama kararı çıkarıldığında görevdeydi. Hava Akademisi komutanıydı. İfade vermeye giderken, ‘Nurgün bu bir tasfiye davasıdır. Muhtemelen bizi tasfiye etmek istiyorlar. Bundan sonrası için bir şey düşünme’ demişti. Ben hiç inanmadım, ama şimdi bu durumdayız" diye konuştu.

BALANLI ORGENERAL, ORGENERAL OLARAK DOĞMADI

Orgeneral Bilgin Balanlı’nın eşi İffet Balanlı, "Balanlı Orgeneral doğarak orgeneral olarak doğmadı. O sade bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak dünyaya geldi. Ve onurlu bir er olarak dünyaya geldi. Yıldızlarını mahkemeler takmadı. Onlar 46 yıllık emeğinin sonucunda o yıldızları büyük emeklerle taktılar. Ama o yıldızları mahkemeler kazandı hem de iki dijital veriyle" şeklinde konuştu.

SİLİVRİ’DE BAYRAMDA AÇIK GÖRÜŞ YOK

16 yıl hüküm giyen Emekli Tuğamiral Mustafa Karasabun’un eşi Serap Karasabun, bayramda yakınlarıyla açık görüş haklarının olmadığını belirterek, "Silivri’de bayramda açık görüş verilmiyor. Bunu adalet bakanımız, başbakanımız, muhalefet liderleri duysun. Genelkurmay başkanımız duysun. Onlar eşlerine, çocuklarına akrabalarına sevgiyle hasretle sarılsınlar, öpüşsünler. Biz zaten hançerlendik. Sahte delileri Yargıtay görmedi. Adalet, hukuk ölmüştür. Kocalarımızla da bayramda görüşmeyelim. Çocuklarımız babalarına hasret kalsın. Bütün herkes mutlu olsun. Türkiye’ye demokrasi geldi, herkes mutlu olsun" diyerek tepkisini dile getirdi.

Eylem, açıklamaların ardından sona erdi.