Oluşturulma Tarihi: Ağustos 04, 2004 00:00
Sağlık Bakanlığı, menopoz dönemini sağlıklı geçirmek isteyen kadınlara önerilerde bulundu. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı bastırılıp dağıtılan önerilerde, menopozun doğurganlık yeteneğinin kaybolduğu 48-55 yaş arası dönem olduğu belirtilirken, beslenme durumu, sosyo-ekonomik durum, aşırı alkol ve aşırı kahve içilmesinin menopozu etkileyen faktörler arasında yer aldığı kaydedildi.Osteoporozisin "kemiklerden kalsiyum kaybının artması sonucunda kemiklerin kolaylıkla kırılması hastalığı" olduğunu belirten Bakanlık, bunun menopozda görülen en önemli sağlık sorunu olduğunu vurguladı.Yüksek düzeyde kafein, protein ve sodyumun idrarda kalsiyum atımını arttırdığı, fosfat içeren içeceklerin aşırı tüketilmesinin kemik yoğunluğunu azalttığı, mide asidini kontrol eden ilaçlar ile alkol ve sigaranın osteoporoz riskini arttırdığına dikkat çeken Bakanlık, menopoz döneminde, organizmada önemli değişiklikler oluştuğunu belirtti. Bakanlığın hazırladığı metinde, hormonal değişiklikler, yumurtalık fonksiyonunun azalması, baş ağrısı, sinirlilik, uyku bozuklukları, depresyon, aşırı terleme, halsizlik ve yorgunluk, deride gevşeme, incelme, damarların belirgin hale gelmesi, yaraların geç iyileşmesi ve morlukların oluşması, şişmanlık, kardiyovasküler hastalıkların menopoz döneminde görülen sağlık sorunları olduğu kaydedildi. KADINLAR NELERE DİKKAT ETMELİ?Bakanlık, menopoz döneminden sonraki yaşamında kemiklerinin sağlam kalmasını isteyen kadınların beslenmesine mutlaka özen göstermesi gerektiğini kaydetti. Bakanlık, kadınlara şu önerilerde bulundu:" Her yaş döneminde yeterli kalsiyum tüketilmelidir. Kalsiyum için en iyi kaynak süt ve süt ürünleridir. Sütün dışında özellikle yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve pekmez kalsiyumdan zengindir. Mineral içeriği yüksek sert sular içilmeli. İçme ve kullanma sularının florid içeriğinin litrede 0.7-1.2 mg düzeyinde olması kemik ve diş sağlığı açısından önemli. D vitamini gereksinimi karşılanmalı. Güneş ışınlarından uygun şekilde ve düzenli olarak yararlanılmalı. Aşırı incelikten kaçınılmalı. Beden kitle indeksi 25’in altına inmemeli. Çünkü menopozdan sonra vücut, yağ dokusundaki östrojenden de yararlanmaktadır. Aşırı posa tüketiminden sakınılmalı.Aşırı protein tüketiminden kaçınılmalı. Çünkü yüksek proteinli
diyet idrarla kalsiyum atımını arttırır ve osteoporozis için önemli bir risk faktörüdür. Aşırı fosfor tüketiminden kaçınılmalı. Yemeklere aşırı tuz eklemekten ve tuzlanmış besinleri aşırı tüketmekten sakınılmalı. Çünkü aşırı tuz, idrarla kalsiyum atımını arttırır. Sigara içilmemeli. Düzenli fiziksel aktivitede bulunulmalı. Fiziksel aktivite gençlikte kemik kütlesini arttırır, yaşlılıkta ise kemik kaybını önler. Haftada en az 2-3 kez 30 dakika yürüyüş şart. Alkolden sakınılmalı. Alkol, kemik oluşum hücrelerini harap eder ve kalsiyum emilimini bozar. Özellikle aliminyum içeren antiasitlerden, kortizonlu ilaçlardan sakınılmalıdır. Aşırı kafein tüketilmemeli."ALO 184 HATTINA TELEFON YAĞDISağlık Bakanlığı tarafından geçen yıl Ağustos ayında hizmete sokulan Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi'ne (SABİM) bu süre içinde 60 bin telefon yağdı. Vatandaşların sağlık sorunlarını iletmek için başvurduğu hatta 45 bini bilgi alma, 2 bin 500'ü eleştiri, 6 bin 700'ü ise şikayet amaçlı telefon geldi.Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kısa adı SABİM olan hizmeti tanıttı. Tüm Türkiye'den 184 numaralı telefonla ulaşılan hatta 4 hekim ve 40 operatörün 24 saat hizmet verdiğini ifade eden Bakan Akdağ, operatörlerin başvuru sahibini dinleyerek ilk etapta gerekli bilgiyi aktardığını, başvuru konusunun kaydedildiğini ve ileri bir değerlendirme gerekiyorsa Sağlık Bakanlığı'nın ilgili birimlerine internet üzerinden aktarıldığını belirtti.Arayan vatandaşın bıraktığı telefon numarasına başvurusuna ilişkin bilginin aktarıldığını dile getiren Akdağ, hizmetle ilgili olarak, ”Bu sistem bizim çocuğumuz. Bebek olarak kucağımıza aldık. Şimdi ergenlik döneminde. Giderek de gelişecek” değerlendirmesinde bulundu.Sağlık Bakanlığı'nın bu hat sayesinde hizmetlerinin iyi işleyip işlemediğini de kontrol ettiğini kaydeden Akdağ, “Biz, sorunları halının altına süpürmek yerine vatandaşımızın en önemli ihtiyacı olan sağlıktaki sorunları görerek çözüm bulmaya çalışıyoruz” dedi.Akdağ, Ağustos 2003'te pilot çalışma niteliğinde başlayan hattın Ocak 2004'ten bu yana hizmet verdiğini ve 1 Ağustos 2003'ten bu yana 60 bine yakın başvuru aldıklarını bildirdi. Akdağ, bu telefonların 45 bininin bilgi alma, 2 bin 500'ünün eleştiri, 6 bin 700'ünün şikayet, 3 bininin talep, 100'ünün teşekkür, 600'ünün ise diğer konularda geldiğini kaydetti.“CANI SIKILAN 112'Yİ ARIYOR”Hattın şehir içi telefon tarifesine göre ücretlendirildiğini anlatan Sağlık Bakanı Akdağ, bu arada 112 Acil Servis hattına gelen gereksiz telefonlardan yakındı.Bazı vatandaşların sağlıkla ilgili olmayan konularda hattı meşgul ederek hasta vatandaşların mağdur olmasına yol açtığını dile getiren Akdağ, “Kontörü biten, telefonunu deneyen, canı sıkılan 112'yi arıyor. Vatandaşlarımız, ücretsiz sağlık hatlarımızı arama konusunda hassas davranmalı. Operatörlerimizin en büyük sıkıntısı da bu. Ben hukukçularımızla görüştüm. Bu konuda gerekli yaptırımları da uygulamaya koymayı düşünüyoruz” diye konuştu.Akdağ, arayan kişinin telefon numarasının göründüğü dijital sistemin sağlanmasıyla birlikte 184'ün ücretsiz olmasının gündeme gelebileceğini ifade etti.“VATANDAŞ RECEP” OLARAK HATTI ARADIBakan Akdağ, daha sonra basının karşısında SABİM hattını bir vatandaş olarak arayarak operatörden bilgi aldı.Telefondaki operatöre, “Ben SSK'lı bir vatandaşım. İsmim Recep. Ankara'da bir Sağlık Bakanlığı hastanesine doğrudan müracaat etmek istiyorum. Prosedürü nedir?” diye soran Akdağ, doğrudan başvurabileceği, sevk almasına gerek olmadığı, ilaçlarını da buradan sağlayabileceği yanıtını aldı.Bakan Akdağ, ikinci telefonunu da aynı operatöre, “Erzurumlu bir vatandaş” olarak açtı. Yeşil kartının vizesinin bittiğini, bu şekilde hastanenin acil servisine gelip gelemeyeceğini soran Akdağ, acil durumlarda kendisine vizesi bitmesine rağmen yardımcı olunabileceği karşılığını aldı. Akdağ, daha sonra görüştüğü operatörün yanına giderek bir süre sohbet etti.Sağlık Bakanı Akdağ, burada bir gazetecinin, geçtiğimiz günlerde meydana gelen ambulans kazasıyla ilgili sorusu üzerine, olayın yargıya intikal etmesi nedeniyle fazla bir yorumda bulunmak istemediğini söyledi. Ancak olaydan sonra düzenlenen polis tutanağında ambulans şoförünün kusurlu olmadığının görüldüğünü belirten Akdağ, şoförün gerekli tecrübeye sahip bulunmadığı yönündeki eleştirilerle ilgili olarak da, “Şoförümüz 25 yaşında, uzun süredir ehliyeti olan ve gerekli tecrübeye sahip bir arkadaşımızdı” dedi.
button