Bakanlık'tan azınlık raporu davasında yetkisizlik

Ankara 28’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen Kültürel Haklar ve Azınlık Hakları Raporu davasına devam edildi. Başbakanlık İnsan hakları Danışma Kurulu Başkanı İbrahim Kaboğlu ile Kültürel Haklar ve Azınlık Hakları Komisyonu Başkanı Baskın Oran’ın yargılandığı davada, mahkemenin 301’inci maddeyle ilgili olarak daha önce aldığı durma kararı ve Adalet Bakanlığı’ndan istenilen izin talebine bakanlıktan yanıt geldi.

Bakanlık, Yeni TCK uyarınca bu konuda yetkisiz olduğunu mahkemeye iletti. Mahkeme Başkanı Avni Mis, ara kararında yargılamanın 301 üzerinden değil 216/2’den devam ettiğini, izin şartıyla ilgili görüşünü nihai kararda vereceğini belirtti.

AYAĞA KALMA TARTIŞMASI

Mahkeme Başkanı’nın ara kararını okuduğu sırada ayağa kalmayan bazı avukatlar bulunması üzerine, Cumhuriyet Savcısı Muhittin Kaya "Ara kararı okunuyor" diyerek uyarıda bulundu. Bunun üzerine Diyarbakır Baro Başkanı Sezai Tanrıkulu, mahkemeyi mahkeme başkanının yönettiğini, savcının avukatlara bu anlamda müdahale hakkı bulunmadığını, kaldı ki yasa uyarınca ayağa kalmanın ancak nihai hüküm okunduğunda olabileceğini söyledi. Tanrıkulu, "Ama biz yine de mahkemeye olan saygımızdan dolayı ayağa kalkıyoruz" dedi.

Bunun üzerine savunma avukatları, mahkeme başkanından savcıyı uyarmasını istediler. Savcı Kaya da "Avukatların ara kararı duymadıklarını görünce mahkemeye yardımcı olmak amacıyla uyarma ihtiyacı duydum" dedi.

"301 ANAYASAYA AYKIRI"

İbrahim Kaboğlu, ilk celsede dile getirdiği TCK’nın 301’inci maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu yönündeki görüşlerini tekrarladı. Kaboğlu, mahkemenin 301’inci maddeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürmesini istedi.

Kaboğlu, bunu "Mahkeme için tarihi bir fırsat" olarak niteledi. Kaboğlu, "Mahkemenin, 301’inci maddenin Anayasaya aykırı olduğu ve bu nedenle Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi talebimizi ciddiye almasını istiyoruz" dedi. Kaboğlu, böylece insan haklarıyla ilgili bir değişimin yargı yoluyla gerçekleşeceğine işaret etti. Kaboğlu, 301’inci maddenin Anayasa’nın 152’inci maddesine aykırı olduğunu ve bunun için de mahkemenin Anayasa Mahkemesi’ne 301’inci maddeyi götürme hakkı olduğuna işaret etti.

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE KARŞI BÜYÜK BİR DAVA

Davayı izlemeye gelen Uluslararası Af Örgütü Türkiye Sorumlusu Emma Sinclair ANKA’ya yaptığı açıklamada, Kaboğlu ve Baskın Oran davasının, ifade özgürlüğüne karşı büyük bir dava olduğunu söyledi. Sinclair, "Her ikisi de insan hakları örgütünde çalışıyorlardı. Türkiye için üzücü bir durum bu" dedi. Sinclair, Oran ve Kaboğlu’nun bilim adamı olduklarını ve bilim adamı kişilikleriyle bir yorumda bulunduklarını, ancak Türkiye’deki reform sürecine rağmen ifade özgürlüğünün çok büyük bir tabu olmaya devam ettiğini söyledi.

Sinclair Türkiye’de birçok alanda yasal düzenlemeler yapıldığını ve bunların reform niteliğinde olduğunu dile getirerek, "Ancak yargı, reform sürecini yeterince anlamıyor" diye konuştu.