Güncelleme Tarihi:
İddia makamı ile savunma makamının birbirine üstünlüğü olmadığını savunan yargı mensupları, Adalet Bakanlığı’nı da mahkemelerde eşit düzlemde bir oturma düzeni sağlamaya çağırdı. Öte yandan Adalet Bakanlığı kaynakları Hürriyet’e, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) yeni binasındaki Yüce Divan Salonu’nda olduğu gibi, savcılarla avukatların aynı düzlemde oturtulmasına dönük bir düzenlemenin şimdilik mahkeme salonları için söz konusu olmadığı bilgisini verdiler. Konuya ilişkin görüşler ise şöyle:
Değişiklik düşünülebilir
Hasan Gerçeker (eski Yargıtay Başkanı): Ben yıllarca savcılık yaptım. Savcı aşağıda oturmuş yukarıda oturmuş bana göre fark etmez. Eğer herkes görevini bilip, gereği gibi yerine getiriyorsa nerede oturduğu da bir sorun olmaz. Eğer savcının oturduğu yer sorun oluyorsa tabii değişiklik düşünülebilir ve bu da yapılabilir. Ama benim görüşüme göre mevzuat değişikliği gerekir. Çünkü her ülkenin sistemi farklı. Bizde savcılık idareye bağlı değil. Yasada hakimlik ve savcılık mesleği deniyor, aynı teminata bağlılar. Bana göre bu sorunu yargı bağımsızlığını tam olarak sağlayacak şekilde kökten çözmek gerekiyor. Yoksa bu tip şekli uygulamalarla emrivaki ile olmaz.
Bugüne kadar yapılmalıydı
Prof. Dr. Hikmet Sami Türk (eski Adalet Bakanı): AİHM kararları karşısında bu düzenlemenin bugüne kadar yapılması gerekirdi. Gaziantep’teki hakimin uygulamasının kalıcı bir uygulama olabilmesi için bütün mahkemeler bakımından bu sağlanmalıdır. HSYK bu yönde karar almalı ve Adalet Bakanlığı da savcılarla avukatların eşit düzlemde olduğu bir oturma düzenini mahkemelerde oluşturmalıdır. Aksi halde bir mahkeme farklı diğeri farklı uygulama yapar.
Bu tavrı destekliyoruz
Mustafa Karadağ (Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri): Dünyanın her yerinde karar makamı sav ve savunmadan bağımsız ve ayrı bir yerdedir. Bu durum sav ile savunmanın eşitsizliğini gerektirmez. Ceza yargılamasının her türlü eşitliği bozar şekilde biçimlendirilmeye çalışıldığı son süreçte, mevcut durumu tartışılır kılan bu tavrı destekliyoruz. 2019’a kadar asliye ceza mahkemelerinde cumhuriyet savcısının yer almayacağı düzenlemesi ise ceza yargılamasının ciddiyetten ne kadar uzak biçimlendirildiğinin açık bir ifadesidir.
Eşitsizlikler giderilmeli
Bülent Yücetürk (YARSAV Başkan Yardımcısı): Yargılama işlemi yargıç, iddia makamı olan savcı ve savunma makamı olan avukatın katılımı ile gerçekleşir. Tarafların birbirinden üstünlüğü yoktur. Taraflardan birinin diğerinden üstün, ayrıcalıklı olduğu izlenimi doğuracak eylem ve işlemler yargılama faaliyetine, sonuçta çıkacak karara gölge düşürür. Bu nedenle şekilsel de olsa sav ve savunmayı temsil eden avukat ve savcı aynı hizada olmalıdır. Sayın Ertekin’in yapmış olduğu düzenleme doğru olmakla birlikte sorunun bütüncül ele alınıp yargılama sırasındaki tüm eşitsizlikler giderilmelidir.
‘TEAMÜL’ DEĞİL ‘ALIŞKANLIK’
Mahkeme kürsüsünde devrim gibi bir karara imza atan Gaziantep 6. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Orhan Gazi Ertekin, avukatın talebi üzerine savcının görüşünü aldığını, savcının aşağıya inme yönünde inisiyatif göstermemesi üzerine avukatların kürsüye oturtulduğunu söyledi. Ertekin, mevcut yasada tarafların nereye oturacağına ilişkin bir düzenleme olmadığını, mevcut oturma biçiminin geçmişten bugüne geldiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Buna teamül deniyor ama böyle bir teamül yok. Teamül ve geleneklerde bir rıza aranır. Mevcut geleneklerde kesinlikle bir rıza yoktur. Özellikle avukatların hiçbir rızası yoktur. Bu nedenle buna gündelik alışkanlık demek daha doğru olur.” Hâkim, savcı ve avukatların kendi pozisyonlarını yeniden sorgulamasının önünün açılması gerektiğini aktaran Ertekin, bu kararın, tarafların duruşmada nasıl konumlanacağına dair adil bir görüntünün oluşmasına yönelik yeni bir tartışma açacağını dile getirdi.AA
Yasa değişti, gerek kalmadı
Hakim Orhan Gazi Ertekin’in kürsüye koltuk koydurarak iki avukatı sol tarafına oturtması, yargı mensuplarının paylaşım sitesi ‘adalet.org’ta da tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün onayladığı yargı paketi nedeniyle, 31 Aralık 2019’a kadar asliye ceza mahkemelerinde yapılacak duruşmalarda savcı bulunmayacağını hatırlatan üyeler, Ertekin’i yasanın çıkacağını bile bile ‘şov yapmakla’ suçladı. Bazı üyeler ise yargının sorunlarının ‘koltuk’la çözülemeyeceğini belirterek “Yargının sorunlarını çözmek için 23 Nisan’da koltuğu avukata mı bıraksam acaba?” şeklinde yorumlar yaptı.
YÜCE DİVAN’DA EŞİT
Son anayasa değişikliği ile yeni bir yapıya kavuşan Yüce Divan’da 3 yıl önce ilk kez bir yüksek hâkim, ‘rüşvet’ iddiasıyla yargılanmaya başlanmıştı. Eski Yargıtay 6’ncı Hukuk Dairesi Başkanı Hasan Erdoğan’ın hakim önüne çıktığı bu dava, beraatle sonuçlanmıştı. Yeni Anayasa Mahkemesi binasındaki bu ilk duruşma, başka açıdan da bir ilke sahne olmuştu. Yüce Divan’ın yeni düzeninde, iddia ile savunma makamı aynı hizada karşılıklı oturtulmuştu.