Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2004 00:00
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında yapılan toplantıda tren kazalarının ele alındığı ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın hızlandırılmış trenin sefere başlamadan önce yapılan çalışmalar hakkında ayrıntılı bilgi verdiği belirtildi.Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, tren kazası ile ilgili olarak demiryolları konusunda ileri teknolojiye sahip 4 ülkeden teknik heyetin gelerek inceleme yapmasını ve olayı açığa kavuşturmasını istediklerini söyledi. Davet edilen Alman heyetin raporunu muhtemelen yarın sunacağını belirten Çiçek, ayrıca Hollanda, İspanya ve Güney Kore'den de heyetler davet edildiğini bildirdi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, toplantıda ilk olarak tren kazalarının ele alındığını ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın hızlandırılmış trenin sefere başlamadan önce yapılan çalışmalar hakkında ayrıntılı bilgi verdiğini söyledi. Yıldırım'ın basında gerekli hazırlıklar yapılmadan sefere başlandığı yönündeki iddialar konusunda da açıklamalarda bulunduğunu anlatan Çiçek, hükümet olarak bu konunun tüm yönleriyle açığa çıkarılmasından yana olduklarını bildirdi. Çiçek, kazanın sistemden mi, altyapı yetersizliğinden mi, fiziki yetersizliklerden mi yoksa başka nedenlerden mi kaynaklandığının tüm yönleriyle ortaya çıkarılmasında fayda bulunduğunu bildirdi. Kazanın herkesi üzdüğünü ifade eden Çiçek, hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diledi.Olayın bir yönüyle adliyeye intikal ettiğini ve oluşturulan 3 kişilik bilirkişi heyetinin de soruşturmaya yardımcı olduğunu anlatan Çiçek, ayrıca 4-5 kişilik bağımsız bir kurulun da olay yerinde ayrıntılı bir inceleme yapmasını arzu ettiklerini, bu kurul içinde Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD'den kimsenin olmayacağını bildirdi.Yurtdışından olayı incelemek isteyenler için de Türkiye'nin elinden gelen kolaylığı göstereceğini ifade eden Çiçek, demiryolları konusunda ileri teknolojiye sahip 4 ülkeden teknik heyetin gelerek inceleme yapmasını ve olayı açığa kavuşturmasını istediklerini anlattı. Çiçek, bu amaçla Almanya'dan 3 kişilik bir heyet geldiğini, muhtemelen yarın raporunu sunacağını belirterek, ayrıca Hollanda, İspanya ve Güney Kore'den de heyetler davet edildiğini söyledi. “BİLGİ KİRLİLİĞİ”Türkiye'nin çok kanallı günlere geçildiğinden bugüne toplum gündemine oturan olaylarda bir anda adı sanı duyulmadık uzman kişilerin ortaya çıktığını belirten Çiçek, böyle durumlarda bir ”bilgi karmaşası” ve “bilgi kirliliği” yaşandığını söyledi. Çiçek, son yaşanan tren kazasında olduğu gibi daha önce de Irak savaşı ve depremde de bu olayların örneklerine rastlandığını anlattı. Çiçek, şunları kaydetti:“Son olarak da bu olayla ilgili pek çok kişi belki olay yerine gelmeden, olayın oluşuyla ilgili yeterli bir incelemeye sahip olmadan kanallarımıza çıkmak suretiyle görüş beyan ettiler. Dolayısıyla bunlar da ortada bir bilgi karmaşası, hatta bilgi kirliliği diyebileceğim bir neticeyi hasıl etti. Onun için toplumun bu neviden konularda yanlış bir fikre sahip olmaması açısından hem içerden hem de dışardan uzmanların gelmesi suretiyle, ayrıca adli boyutu da dahil edersek en az üç kanaldan bu konuyla ilgili incelemeler yapılacaktır ve sonuçları da kamuoyuna açıklanacaktır. Bunun sonucunda ne gerekiyorsa, onu da hep birlikte oturup değerlendireceğiz.”Çiçek, toplantıda TÜBİTAK'ın kuruluş yıldönümü dolayısıyla başkan ve beraberindeki bilimadamlarının, Bakanlar Kurulu'na çalışmaları ve projeleri hakkında bilgi verdiğini söyledi. TBMM'nin geçen yasama dönemi çalışmalarının da toplantıda kapsamlı şekilde ele alındığını anlatan Çiçek, “Vardığımız sonuç şudur ki, gerçekten TBMM gece-gündüz demeden, cumartesi-pazar demeden tatil demeden çok yoğun ve her türlü takdirin üzerinde bir çalışmayı hem yasama anlamında gerçekleştirmiştir hem de denetim mekanizmalarını çalıştırmak suretiyle ülkede demokratik sistemin işleyişi açısından güzel bir netice ortaya koymuştur” dedi."TAZMİNAT SÖZKONUSU OLDUĞUNDA DEVLET ÖDEYECEK"Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Sakarya'nın Pamukova ilçesinde meydana gelen tren kazası ile ilgili bir tazminat söz konusu olduğunda, devletin bunu ödeyeceğini bildirdi.Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında görüşülen konulara ilişkin açıklamalarının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cemil Çiçek, kaza sonrasında hızlı trenlerin geleceği ile ilgili bir karar alınıp alınmadığına ilişkin soru üzerine, bu gibi kararların alınmasının bilirkişi incelemelerinin yapılmasına bağlı olduğunu söyledi. Seferler için (bugünden itibaren sefere başlayacak) veya (başlamayacak) denilmesinin yeni bir tartışma meydana getireceğini ifade eden Çiçek, hem yurtiçinden hem de yurtdışından bilim adamları ve teknisyenlerin bu konuları incelemeleri ve hazırladıkları raporları kamuoyuna açıklamalarından sonra bir karar verileceğini kaydetti.Çiçek, bir olay meydana geldi diye insanların teşebbüslerinden, gayretlerinden ve yaptıkları işlerinden vazgeçmeleri durumunda, bütün hayatın duracağını belirterek, “Yani karayollarında kaza oluyor diye karayollarını kapatmak lazım. Uçaklar kaza yapıyor diye uçak seferlerini iptal etmek lazım. Yani, hayatı durdurmaya hakkımız yok. Bu doğru da değil” diye konuştu. Bir gazetecinin, kaza ile ilgili tartışmaların iki noktada olduğunu, bunlardan birinin trenin kaza bölgesinde hızlı gidip gitmediği, ikincisinin ise ölü sayısı ile ilgili olduğunu ifade etmesi üzerine Çiçek, gazetecilerin zaman zaman soruların kimlere sorulacağı noktasında tereddütleri olduğunu söyledi. Böylesine bir olayda en önce Cumhuriyet savcısına sorulması gerektiğini ifade eden Çiçek, bunun yerine diğer kişilere soruların yöneltildiğini kaydetti.“...SAVCILARA YAPACAK İŞ KALMIYOR”Böylesi olaylarda bir infial ve üzüntü olduğunu, bilgi, şahıs ve makamların karıştığını anlatan Çiçek, böylece ortaya karmakarışık tablo çıktığını söyledi. Çiçek, benzer tartışmaların İstanbul'da meydana gelen patlama olaylarında da yaşandığını belirterek, şöyle devam etti:“Bir yerde suç işlendiğinde, kanun ile ilgili bir durum ortaya çıktığında, orada yetkili olan tek kişi Cumhuriyet savcısıdır. Ne emniyetin ne de bir başkasının açıklama yetkisi var. Siz bu soruları Cumhuriyet savcısına sorsaydınız, doğru bilgiyi verirdi. En son sorulması gerekene en başta sorunca, kendi bilgisi çerçevesinde pek de doğru olmayan abartılı bir bilgiyi vermiş oluyor.Olayın meydana geldiği andan itibaren işin adli bir boyutu var. Daha ortada yargılama yapılmadan, Pamukova Savcısı ve arkadaşları gayret göstererek büyük bir sorumluluk duygusu içerisinde olaya vaziyet etmiştir. İstanbul Adli Tıp'tan ekipler yola çıkmış, tespitler ve otopsiler bakımından olay yerine gelmiştir. Olay, sıcağı sıcağına devam ediyor. Daha olayın bütün boyutları ortaya çıkmadan sebepleri ve failleri değerlendirme yapıldığı andan itibaren, neredeyse bizim savcılara yapacak bir iş kalmıyor. Samimi olarak bir şey söylemeye çalışıyorum. Yeri geldiğinde hukuk devleti, yeri geldiğinde hukuk devleti kuralları dışına çıkarak yazma, çizme, değerlendirme ve söylem noktasına gidiyoruz. Bu yanlıştır.”DELİLLER KARARTILDI İDDİASIBakan Çiçek, gazetelerde “deliller karartıldı” diye haberler yayınlandığını, ancak soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısının böyle bir şeyin söz konusu olmadığını ifade ettiğini söyledi. Çiçek, şöyle konuştu:“Şimdi siz yargıya güveniyor musunuz, güvenmiyor musunuz? Başka bir şey söyleyince (yargıya güvenmiyoruz) ne demek? Öbür tarafta da olaya vaziyet etmiş tarafsız, bağımsız bir yargı organı. Orayı soruştururken (delillerde karartma yok) tarzındaki ifadesi küçücük bir
haber ama öbür tarafta meslek kuruluşları veya ileride bu olayın vekaletini almak durumunda olan kişilerin (deliller karartıldı) şeklindeki ifadeleri 4-5 sütunluk... Mukayesesini yapmayı sizin takdirinize bırakıyorum.” Üç kişilik bilirkişi heyetinin Cumhuriyet savcısı tarafından görevlendirildiğini, bu heyetin vereceği bilgilerin yargılamanın seyrini etkileyeceğini ifade eden Çiçek, bunun dışında başka bir bilgi sahibi olmadığını belirtti. “MÜSTEŞARIN AÇIKLAMASINI DOĞRU BULMUYORUM”Sağlık Bakanlığı Müsteşarı'nın yaptığı açıklamanın yanıltıcı olup olmadığı sorusunu yanıtlarken de Çiçek, “Ben şahsen doğru bulmuyorum. Bu arkadaşımızın böyle bir açıklama yapmaya yetkisi yoktu. Çünkü bu bilgiye ulaşma imkanı yoktu da onun için” dedi. Bakan Cemil Çiçek, kazazedelere tazminat yoluna gidilip gidilmeyeceği ve hükümetin kamuoyuna yeterli, samimi, zamanında ve gerçek bilgi verip vermediğinin sorulması üzerine de şunları söyledi:“Bu olay üzerinden siyaset yapanlar oldu, hükümete karşı tavır koymak isteyenler oldu. Demokratik bir ülkede bunları anlayışla karşılıyorum. Sayın Başbakan, Ulaştırma Bakanı arkadaşımız, Cumhuriyet savcısı, iddialarla ilgili az veya çok tatmin eder veya etmez bilemem ama o da bir açıklama yaptı. Türkiye açık bir toplum. Yüzlerce gazeteci arkadaşımız, diğer meslek kuruluşları ve çevreden insanlar oraya geldi. Herkesin gözü önünde olan bir olay. (Tazminat söz konusu olacaksa, devlet bugüne kadar tüm tazminat borçlarını yerine getirmiş, bu konuda da yerine getirir. Bir müracaat vaki olduğunda, biz bunları şüphesiz değerlendiririz. Tazminat söz konusu olabilmesi için veraset ilamlarından tutun birçok tespit gerekecektir. Bir tazminat söz konusu olduğunda şüphesiz bunu devlet olarak öderiz. Keşke bu paraları ödemekle bu insanlar geriye gelmiş olsaydı. Memnuniyetle bu konuda her türlü imkanı seferber ederiz.”Bir gazetecinin, hızlandırılmış tren projesinin aceleye getirildiği konusunda değerlendirmeler yapıldığını belirterek, Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım'ın bugünkü Bakanlar Kurulu'nda verdiği bilgilerin kendisini tatmin edip etmediğini sorması üzerine de Çiçek, “Benim tatmin olup olmamam, öbür sıfatım, öbür şapkam sebebiyle doğru olmaz. Ben aynı zamanda Adalet Bakanı'yım. Dolayısıyla beni tatmin etti-etmedi tarzındaki bir soruya cevap veremem” yanıtını verdi.Bakan Çiçek, Bakan Yıldırım'ın, tren sefere konulmadan önce çok yönlü bir çalışma yapıldığını bildirdiğini ifade ederek, yapılan çalışmaların yeterli olup olmadığı konusunda çeşitli görüşler ortaya atıldığını kaydetti. Cemil Çiçek, söz konusu kaza hakkında, Cumhuriyet savcısının görevlendirdiği 3 kişilik bilirkişi heyeti ve bilim adamları ve uzmanlardan oluşan bağımsız kurul ile en az 4 ülkeden gelen heyetler raporlarını açıkladıktan sonra değerlendirme yapılacağını ifade etti. “TRENİN HIZI HAKKINDA AÇIKLAMA YAPMAYACAĞIM”Bakan Cemil Çiçek, “Ulaştırma Bakanı'nın verdiği bilgilere göre trenin kaza anındaki hızı nedir? Rayların kazadan sonra alelacele götürülmesi delillerin karartılması anlamına gelmez mi?” sorusunu yanıtlarken, Cumhuriyet Savcısı'nın “delillerin karartılmadığı” yönündeki sözlerine inandığını belirtti. Bunun aksi olması durumunda bilirkişilerin raporlarında yer alacağını ifade eden Çiçek, trenin kaza anındaki hızı ile ilgili bir açıklama yapmayacağını söyledi.CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın kaza yapan trenin makinistleri ile görüştürülmediği yönündeki sözlerinin anımsatılması üzerine Çiçek, şu bilgileri verdi:“Doğru. Beni Mehmet Sevigen aradı. Böyle bir görüşme arzu ettiklerini söylediler. Burada engel bizden veya Cumhuriyet savcısından kaynaklanmıyor. Gözaltına alınan kişilerle usul hükümlerine göre yakınları ya da hukukçuları görüşebilir. Eğer giden heyette bir hukukçu var ise o rahatlıkla görüşebilirdi. Bu da kendilerine söylendi. Sayın Baykal'ın kendisi, Anamuhalefet Partisi olarak değil, bir değerli hukukçu olarak böyle bir görüşmeyi arzu etseydi, görüşebilirdi. Ben tekrar Mehmet Sevigen'i aradım. Böyle bir yoldan görüşmeyi arzu ederlerse, bunun mümkün olabileceğini söyledim. O da yola çıktıklarını ve geri dönmelerinin mümkün olmadığını söyleyerek teşekkür etti. Dolayısıyla meseleye hukuki açıdan bakmak lazım.”Dünyanın çeşitli ülkelerinde bu tür olaylar olduğunda sorumluların istifa ettiklerini kaydederek, olay aydınlanıncaya kadar sorumluların istifa etmeleri konusunu Bakanlar Kurulu toplantısında tartışıp tartışmadıklarına ilişkin soruya Çiçek, “Bu kadar çok soru sorduğunuza göre, henüz olay aydınlanmamış demektir. 3 tane bilirkişi çalışmalarını tamamladıktan sonra hep beraber buradayız” karşılığını verdi.
button