Güncelleme Tarihi:
30 Mart Yerel seçimleri öncesi AK Parti ilçe seçim bürolarının açılışını yapmak üzere bu sabah karayolu ile Sivas’ın Şarkışla ilçesine gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, ilk olarak ilçe girişinde bulunan özel bir firmaya ait plastik ve ambalaj fabrikasını ziyaret ederek işçilerle bir süre sohbet etti. Bakan Yılmaz’ı burada Vali Vekili Ömer Kalaylı, Özel İdare Genel Sekreteri Salih Ayhan, İlçe Kaymakamı Davut Gül ile partililer karşıladı.
NUMAN BEY BİR TALEBİ AKTARIYOR
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, tekrar gündeme gelen bedelli askerlik ile ilgili soru üzerine, "Dün akşam Ömer Dinçer beyin oğlunun nikah törenindeydik. Nikah töreni sırasında Numan Kurtulmuş beyle görüştük. Numan bey ’Böyle bir talep var, bu talebin de muhakkak değerlendirmesi gerekir’ şeklinde bir görüşünü bize iletti. Biz daha önceki söylediğimiz noktadayız. Bunun dışında ilave bir şey söyleyecek durumda değilim. Ancak Numan bey iyi bir siyasetçi. Toplumda olan talebi siyasete aktarıyor. Siyasette bu talep ne kadar zemine oturuyor, ne kadar bir karşılığı var, bunu ayriyeten bir değerlendirilmesi gerekir. Ama şu anda bakanlığımızda yapılmakta olan bir bedeli çalışması yoktur" dedi.
ÖZERKLİK İSTEĞİ YOK
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 30 Mart yerel seçimlerinden sonra özerklik ilan edecekleri ile ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bakan Yılmaz, öyle bir şey söylenmediğini belirterek şöyle dedi:
"Ben de kendisinin böyle bir şey söylemediğini ancak hükümetin yerel yönetimleri güçlendirmek istediğini, dolayısıyla 30 Mart’tan sonra yerel seçimlere güçlü bir şekilde gelir ise kendilerinin kazanmış olduğu yerlerde güçlü bir yerel yönetimi göstereceklerini ifade ettiler. Bunun özerklik olarak algılanmaması gerektiğini bizzat kendisi söyledi. Tek devlet içerisinde, üniter devlet içerisinde ama 76 milyonun birinci sınıf vatandaş olarak, hiç kimseyi dışlamadan kendimiz için ne istiyorsak onlar içinde odur. ’Eğitim ile ilgili konular yerel yönetimler tarafından da verilebilir mi bunun örneğini biz belediyeler vasıtası ile verebiliriz’ şeklinde bir açıklaması oldu. Ben bizzat dinledim. Bunu bir özerklik içerisinde algılamamak gerekir. Dolayısıyla ve etkin yerinden yönetimi güçlendirmek bu güçlendirmede de eğitimi belediyeler tarafından verilebileceği şeklinde bir yaklaşımı ifade ediyor. Dolayısıyla üniter devlet içerisinde çözülemeyecek hiç bir problem yoktur. Demokratik devlet içerisinde de çözülemeyecek hiç bir problem yoktur."
TELEFON DİNLEMELERİ
Son dönemde internette dolaşan ses kayıtları ile ilgili de konuşan Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
"Şimdi sahte para vardır. Biliyorsunuz, sahte paranın bir fonksiyon görmesi istenir. Nedir o fonksiyon gerçek para gibi algılanması istenir. Ve bu sahte parayı da herkes ayırt edemez onun için de piyasada dolaşır. Şimdi bunlar da bilhassa insanların inanması için kurgulanmış ve üretilmiştir. Dolayısıyla biz ne dersek diyelim insanlar inanmak istediği gibi inanır. Biz hükümetimizi biliyoruz. Milli gelirimizi üç kat artırdık. Kişisel gelirleri üç kat artırdık. 80 yılda yapılamayan hizmetler bu hükümet döneminde geldi. Bu iktidar birilerini rahatsız ediyor. Bu coğrafya Türkiye’nin görüşü alınmadan bir başka şey yapılamaz gerçeği rahatsiz ediyor. Yabancı basında ’Arap baharından en karlı çıkan ülke Türkiye’dir’ diye çıkan bir başlık vardı. Bu Arap baharından Türkiye’nin kazançlı çıkması istenmedi. Bu coğrafyada Türkiye’nin daha etkin söz söylemesi istenmedi. Bunun da bir lideri var. Kervan yürür ama önde gideni vardır. İşte bu önde gidenini tasfiye etmeye yönelik ve milleti de bu yönde inandırmaya yönelik kasetlerdir. Ben aziz milletimin geçmiş iktidarların seksen yılda yapılamayanı yapan bu iktidarın liderine sahip çıkacağını düşünüyorum. Çünkü Allah için gecesi gündüzü yok. Allah herkesin emeğine göre verir. İnşallah millet 30 Mart’ta da başbakanımızı desteklediklerine inanacaklardır. Dolayısıyla sahte paraya kanmasınlar diyorum."
17 ARALIK TAHLİYELERİ
17 Aralık operasyonu kapsamında tutuklu bulunanların tahliyeleri ile ilgili sorulan soruyu ise Bakan Yılmaz şöyle cevaplandırdı:
"Tutuklayan adli sistem bir hakim. Bırakan adli sistem bir başka hakim. Tutuklarken ne dediysek, tahliye olurken de aynısını söylüyoruz. Dosyaya baktı. Yeterli tutuklama nedeni gören bir hakim, delillerin toplandığını belirterek bundan sonraki tutuklamanın gereksiz olduğu gerekçesiyle serbest bıraktı. Biz hayırlısı diyoruz."