A.A.
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2006 17:37
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, son 3 yılda, 1980-2000 yılları arasındakinden daha fazla Türkiye'ye sermaye girişi olduğunu bildirdi.
Şener, İzmir'in Aliağa ilçesinde yapılan AK Parti ilçe kongresine katıldı. AK Parti'nin kuruluşundan bu yana 4,5 yıl geçtiğini, 3 yıl 3 aydır da iktidarda bulunduğunu belirten Şener, bu süre içerisinde siyasette önemli değişiklikler yaşandığını, artık bazı siyasi liderlerin hatırlanmadığını söyledi.
Siyaseti, toplumsal sorumluluk gereği yapan kadroların AK Parti'de olduğunu kaydeden Bakan Şener, kendi yönetim dönemlerini kurtarmak için değil, ülkenin bugünü ve yarını için siyaset yaptıklarını dile getirdi.
AK Parti'nin Kıbrıs, Irak, AB konularında sıcak gelişmelerin yaşandığı bir dönemde iktidar olduğunu ve bu konularda çok başarılı kararlar verdiğini savunan Şener, ayrıca iktidarları döneminde sağlıklı bir iktisat politikası uygulayarak el birliğiyle ülkeyi kalkındırdıklarını söyledi.
EKONOMİDEKİ GELİŞMELER
Şener, 4 yılda yüzde 32'lik büyümeye ulaştıklarını 2002 yılında 182 milyar dolarlık milli ekonominin 360 milyar dolara ulaştığını belirtti. Abdüllatif Şener, kişi başına milli gelirin 2002 yılında 2 bin 600 dolardan 2006 sonunda 5 bin 216 dolara çıkacağını, satın alma gücüyle milli gelirin 9 bin doların üzerini bulacağını belirtti.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şener, “AK Parti iktidarıyla yüksek enflasyon dönemi son buldu. 2002 yılında yüzde 30 olan enflasyon 2005 yılı sonu itibariyle yüzde 7.7'ye düştü. Dış ticaret hacmi ikiye katlandı. 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracat 73 milyar doları buldu” dedi.
2005 yılı itibariyle cari açığın 28.2 milyar dolara ulaştığını ancak petrol fiyatlarının tahmin edilenden çok daha yüksek arttığını kaydeden Şener, “79-80 yıllarındaki petrol şokunda 33 dolar olan ham petrol varil fiyatı 70 dolara çıktı. Petrol fiyatlarının yükselmesinin 22 milyar dolarlık cari açığa etkisi 7 milyar dolardır” diye konuştu.
Türkiye'deki istikrarın yabancı sermayenin girişini de hızlandırdığını belirten Şener, 1980-2000 yılları arasındaki 20 yıllık süreçte Türkiye'ye gelen yabancı sermayenin toplam 10 milyar 382 milyon dolar olduğunu, 2005 yılındaki rakamın ise 9 milyar 650 milyon doları bulduğunu söyledi.
AK Parti iktidarı dönemi olan 2003-2005 yılları arasında ise Türkiye'ye giren yabancı sermayenin 14 milyar 249 milyon dolar olduğunu belirten Şener, “1980-2000 yılları arasında Türkiye'ye gelen yabancı sermayeden daha fazlası 3 yılda Türkiye'ye girmiştir. Bu AK Parti iktidarının istikrarlı bir sonucudur. 2005 yılında bütçe açığının GSMH'ye oranı yüzde 2'ye düşmüştür. Avrupa kriterleri ise bunun yüzde 3 olmasını hükmetmektedir. Almanya'nın, Fransa'nın sağlayamadığını Türkiye sağlamıştır” dedi.
Kamu dengelerinin 2006 yılında ilk defa fazla vereceğini kaydeden Şener, hazinenin yüzde 13-14'lerle borçlanabildiği, borç stoklarını da her geçen gün azalttığını kaydetti.
BANKACILIK SEKTÖRÜ
Bankacılık sektöründe de olumlu gelişmelerin göze çarptığını belirten Şener şöyle devam etti:
“AK Parti iktidarına kadar Türkiye'de bankacılık sektörü tartışılırdı. 21 banka fona devredildi. Bunun ülkeye maliyeti 29.2 milyar dolardır. Bunu, hazinenin borçlanma faizlerine göre hesaplarsanız bugün bunun maliyeti 59.5 milyar dolardır. 2002 yılında bankaların toplam mevduatı 128 milyar YTL iken bugün bu rakam 220 milyar YTL'ye çıkmıştır. 2002'de bankalar 32 milyar YTL kredi vermişti. Şimdi kredilerin toplamı 120 milyar YTL'ye ulaştı. Tahsili geciken alacaklar yüzde 30'dan yüzde 5'lere düştü. Sağlıklı bir bankacılık sektörü oluştu. Ayrıca, hiçbir iktidarın sağlayamadığı nema ödemelerini AK Parti iktidarı gerçekleştirdi ve 10.6 milyar YTL çalışanlara ödeniyor.
TMSF, milletin alacağını, bankaları batıran soygunculardan tahsil ediyor. İlk yıllarda 1-2 milyar dolar olan tahsilat toplam 10.8 milyar doları buldu.”
TÜRK LİRASININ GÜCÜ
Bakan Şener, 2002 yılında 328 YTL olan memur maaşlarının 2005 yılı sonunda yüzde 85 artışla 608 YTL'ye çıktığını, enflasyonun ise yüzde 35'lerde kaldığını söyledi.
Bu dönemlerde asgari ücretin yüzde 100, emekli maaşlarının yüzde 90, Bağkur emekli maaşlarının yüzde 119, emekli sandığı maaşlarının yüzde 82, özürlü aylıklarının yüzde 152, 65 yaş aylıklarının yüzde 160 arttığını belirten Bakan Şener, Ziraat ve Halk Bankası faizlerinin düştüğünü, verilen kredilerin de 3 kat oranla arttığını kaydetti.
“Bu değişimleri hissetmeyenler Türk Lirasının gücüne baksınlar” diyen Şener şöyle dedi:
“İktisat kitaplarında paranın mübadele aracı, değer ölçüsü ve serbest birikim aracı olduğu belirtilir. AK Parti gelene kadar bu üç fonksiyonu kimse hissetmiyordu. Şimdi güçlü YTL var. Avrupa YTL ile tahvil ihraç ediyor. Güçlü Yeni Kuruş var. Bazı malların düştüğünü hissetmiyor musunuz. 2002 sonunda 918 YTL olan televizyon şimdi 633 YTL. İlaç fiyatları düştü. Çok şeyin değiştiğini bir dakika düşünen herkes hissedecektir. AK Parti kalıcı şeyler yaptı. Türkiye'de demokratikleşme alanında yaptığı en önemli şeyde siyaset tarzı ve üslubunu değiştirmektir. Bu ülkeye en büyük katkısı da budur. Kavga ortamı olan siyaset tarzı yerine sevgi, dostluk ve kardeşlik getirmiştir.”