Güncelleme Tarihi:
Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nin zindan bölümü grişinde bulunan Latince "Indeu Deus Abest-Tanrı'nın bulunmadığı yer" yazısının sahte bile olsa üstünü kazıma yöntemiyle kapatılmayacağını, aksi halde bunun eserde tahrifat anlamı taşıyacağı için tarihe ihanet olacağını kaydetti.
Bakan Koç Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında "Müesseselerimizin kıymetini bileceğiz ama eksiklerini de gidermeye çalışacağız" derken, kimsenin alınganlık göstermemesi gerektiğini kaydetti.
2005 yılı ekim ayında Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nin zindan bölümündeki Latince "Indeu Deus Abest-Tanrı'nın bulunmadığı yer" yazısının şikayet üzerine incelemeye alındığını kaydeden Koç, bu yazının Türkçeye çevirisinin yanlış
"Inde Deus Abest" Latince 'Tanrının olmadığı yer' anlamına geliyor. |
olduğunu, aslının "Tanrı buradan uzak" anlamına geldiğini kaydetti. Muğla Valiliği'nin yazı üzerinde inceleme yaptırmasının ardından, yazının sahte olduğunun anlaşıldığını ifade eden Koç, herşeye rağmen ikinci bir inceleme daha başlattıklarını söyledi. Bakan Koç, bu yazının sahte olması durumunda bile eser üzerinde tahrifata neden olacağı için kazıma yöntemiyle sildirmenin mümkün olmadığını belirterek, "Aksi halde bu tarihe ihanet olur. Yazı kalacaktır" dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATILACAK
Eser üzerine bu yazının sonradan yazdırıldığı ikinci kez onaylanırsa tahrif yapan kişiler hakkında soruşturma başlatılacağını belirten Koç, "Müdafa ettiğiniz kişileri iyi bilin. O düşündüğünüz kişiler bir ay sonra sizi mahçup etmesinler" dedi. Bakan Koç, 500 yıllık sansür haberlerini de basına yakıştıramadığını ifade ederken, ilk incelemede Behçet Dinçer adlı müze görevlisinin "Bu yazıyı ben yazdım" itirafının da dikkate alındığını bildirdi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Koç, ikinci incelemenin neden gerekli görüldüğü yönündeki sorulara "Ben Kaşıkçı Elması'nın da yerinde durduğu kanatindeyim, ama yine de inceletiyorum" yanıtını verdi.
Kültür varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün ise, Muğla Valiliği'nin raporunda incelemenin iki arkeolog tarafından yaptırıldığı yazının sahte olduğunun kesin anlaşıldığını belirtirken, sözlü olarak da bu yazının fantezi amaçlı yazıldığını belirttiler.
Gazetecilerin "1999'da da bir soruşturma yapılmıştı. Ve yazının sahte olmadığı kararı çıkmıştı. Bunu dikkate almıyor musunuz?" sorusu üzerine Düzgün, 1999'daki soruşturma sonuçlarını görmediğini açıkladı. Düzgün, başka bir gazetecinin "Vatandaşlar sadece bu yazıdan rahatsızlık duydukları için mi şikayette bulundular, yaksa sahte olduğuna ilişkin bir bilgi geldi mi?" sorusu üzerine, "Sadece rahatsızlık duydukları için şikayet geldi. Levhaların kaldırılması istendi. Biz de inceleme başlattık. Bu inceleme sonrasında yazının sahte olduğu da anlaşıldı" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Musatafa İsen de Bakanlığın konuyla ilgili herhangi bir ihmalinin bulunmadığını anlattı.
Olayın gelişimi
Bodrum Kalesi'ndeki 500 yıllık Gatineau Zindanı, Saint Jean Şövalyeleri tarafından uzun yıllar işkencehane olarak kullanıldı.
Kalenin Osmanlıların eline geçmesiyle duvar örülerek kapatılan zindan, 1992’de keşfedildi ve dönemin Kültür Bakanı Fikri Sağlar ve Müze Müdürü Oğuz Alpözen tarafından 1994’te ziyarete açıldı.
Zindanının girişindeki kayaya oyulmuş Latince ’Inde deus abest’ (Tanrı'nın Bulunmadığı Yer) yazısının yanına İngilizce ve Türkçe sac tabelalar asıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün tarafından iki ay önce müzeye gönderilen yazıda, zindan girişindeki tabelaların kaldırılması istendi.
Ayrıca, kayaya kazılı Latince yazının da tarihi ve arkeolojik değeri olmadığı gerekçesiyle silinmesi talep edildi. Bunun üzerine İngilizce ve Türkçe sac tabelalar kaldırıldı.
Müze Müdürü Yaşar Yıldız, "Bakanlık'tan gelen müfettişler ve arkeologlar yazıların tarihi ve arkeolojik değerleri olmadığını bu nedenle de tarihi mekanda bulunmasının bir anlamı bulunmadığı belirterek, yazıları kaldırmamızı istedi. Biz de talimatları uyguluyoruz. Sac levhayı kaldırdık, kayaya oyulu yazıyı ise ya kazıyacağız ya da üstünü bir şekilde örteceğiz, çünkü tarihi değeri olmadığı belirtildi" dedi.
Eski Müze Müdürü Oğuz Alpözen ise yazının orijinal olduğunu belirterek karara tepki gösterdi.
Yazının tarihi olmadığı iddiası
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, tartışma yaratan yazıyla ilgili bir yazılı açıklama yaptı. Buna göre süreç şöyle işledi:
Ekim 2005: Kültür ve Turizm Bakanlığı, müracaat ve şikayetler nedeniyle yazının incelenmesi için Muğla Valiliği'ne başvurdu.
Uzmanlardan oluşan komisyon incelemesinde, yazının geçmiş dönemlerde müzede görev yapan Müze Müdürü Oğuz Alpözen tarafından müzede görevli teknisyen Behçet Dinçer'e taşın üzerine kazıma yaptırılarak zorla yazdırıldığı ortaya çıktı.
Yazıyı yazan teknisyen, adı geçen müdür tarafından 'bu yazıyı yazdırdığımı kimseye söyleme, söylersen seni bu müzeden tayin ettiririm ' şeklinde tehdit edildiğini söyledi.
28 şubat 2006: Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Muğla Valiliği'ne gönderdiği yazı ile Türkçe ve İngilizce açıklaması bulunan tabelaların kaldırılmasını istedi.
Zindanın geçmişi
Dönemin kale komutanı olan Bizans Ordu Komutanı Jacgues Gatineu tarafından 1512-1514 yılları arasında yaptırılan yer, Saint Jean Şövalyeleri tarafından işkencehane ve zindan olarak kullanılıyordu.
Girişteki yazının buranın 'işkencehane' olmasından ileri geliyor. Zindan 5 ocak 1523’te kalenin Osmanlılar’ın ele geçmesiyle duvar örülerek kapatılmıştı.