Bakan Eroğlu: "Ekonomik krizi yaza atlatırız"
Güncelleme Tarihi:
Onur BAYRAM- Sezer KÜÇÜKKURT/AFYONKARAHİSAR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2009 16:57
ÇEVRE ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye'nin küresel ekonomik krizi Haziran veya Temmuz ayı itibariyle en az hasarla atlatacağına inandığını söyledi.
Bakan Veysel Eroğlu, Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticileri Vakfı'nın (TOSYÖV) Afyonkarahisar Korel Termal Otel'de düzenlediği ‘Yerel Yönetimler ve Sanayiciler’ konulu yüksek istişare toplantısına katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Eroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki hükümetin her türlü yatırıma, projeye ve KOBİ'lere destek için büyük çaba harcadığını söyledi. Söylediklerinin slogan değil, gerçek olduğunu belirten Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, “Ülkede şu an dış kaynaklı bir kriz var. Küresel de olsa biz bu krizi inşallah Haziran veya Temmuz ayı itibariyle en az hasarla atlatacağız. Ben buna inanıyorum” dedi.
Türkiye'nin ekonomik krizi fırsat olarak değerlendirecek coğrafi ve ekonomik potansiyele sahip olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, "Örneğin en azından gıda ihracatında bu ekonomik krizden dolayı bir fırsatı da yakalayabiliriz. Şu an dünyadaki 17'nci büyük ekonomiye sahibiz. Cumhuriyet'in kuruluşunun 100'üncü yılı olan 2023'te en büyük 10 ekonomi arasında olması hedefini gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Şanlı ve büyük bir tarihe sahip olan bu aziz milletimiz bu hedefi yakalayacaktır” diye konuştu.
EKONOMİDE ‘3 İ’ ÖNEMLİ
Ekonomide ‘İstihsar (üretim), ihracat ve istihdam’ı ifade eden ‘3 İ’ye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:
“Bu bana göre ekonomide sac ayağıdır. Bunlara son derece dikkat etmemiz gerekir. Esasen istihsar, yani üretim açısından bir problem yok. Ülkemiz gerçekten büyük bir üretim potansiyeline sahip. Müteşebbis Türk işadamlarını dünyanın her yerinde görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. 79 yılda 36 milyar dolarlık ihracat seviyesine ulaşılmışken, başarılı işadamları sayesinde özellikle 2008'de küresel ekonomik krize rağmen 132 milyar dolarlık bir ihracat seviyesine ulaştık. Bu bakımdan işadamlarımızı her zaman takdir ediyorum. Hükümetimizin en önemli vazifelerinden biri üreten, ihracat yapanların önünün açmaktır. Bu yüzden işadamlarımızın işini takip edeceğiz. Bu iş takipçiliği anlamına gelmemektedir. İşadamlarının önünü açmak, onlara yeni ufuklar göstermek, dolayısıyla engel olmamak, önündeki birtakım engelleri kaldırmaktır. Ben bu manada söylüyorum.”
ÖZEL SEKTÖRE HES FIRSATI
Hükümetlerinin, ‘Su akar, Türk bakar’ sözünü ‘Su akar, Türk enerji üretir’ olarak değiştirdiğini kaydeden Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, Türkiye'nin artık enerji üretir bir ülke haline geldiğini belirtti. 2003'de su potansiyelinin 5'te 1'nin kullanılabildiğini hatırlatan Bakan Eroğlu, "Göreve geldiğimde 130 milyar kilowatt'lık üretim potansiyelinin sadece 26 milyar kilowatt'ı kullanılıyordu. Şimdi 2003'te su kullanma anlaşması yönetmeliği diye bir yönetmelik çıkartıldı. Bu yönetmeliği 20 defa okudum. Özel sektöre yönelik bütün toplantılarda okuttum. Neticede kitap gibi bir yönetmelik oldu. O yönetmeliğe göre, biz şu anda tüm su kaynaklarımızı özel sektörün hidroelektrik enerji üretmesine açtık” diye konuştu.
Şimdiye kadar ihale ettikleri 1506 hidroelektrik santralinden 1503'üne müracaat olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, “Bu hidroelektrik santrallerinin kimisi üretime başladı, kimisi de proje hazırladığında. Şu an açılış bekleyen çok sayıda baraj ve hidroelektrik santrali var. Bu konuda hızlandık. Başbakan Erdoğan geçen 17 Ocak'ta, 20 dev tesisin açılışını yaptı. Bunlardan 13'ü baraj ve hidroelektrik santrali. Türkiye'nin en büyük hidroelektrik santralleri arasında yer alan bu tesislere 4.5 trilyon TL'lik yatırım yaptık” dedi.
GÜNEŞ ENERJİSİ EKONOMİK DEĞİL
Güneş enerjisinin çok ekonomik olmadığını sözlerine ekleyen Bakan Eroğlu, şöyle devam etti:
“Yani diyorsunuz ki devlet bunu 25 cent'ten alsın, 12 cent'e satsın. Devletin böyle bir imkanı yok. Dolayısıyla kim istiyorsa teşvik edeceğiz. Belli bir süre alım garantisi yapacağız. Piyasa da serbest rekabet fiyatlarında olacak. Yoksa bunun yükünü, aradaki 10 cent'lik farkı kim karşılayacak. Toplam enerji içerisinde rüzgar ve güneşin payı çok fazla değildir. Hidroelektrik enerjinin 3'te 1'i kadardır. Nükleer enerji kaynaklarına ve diğer enerji kaynaklarına da ihtiyacımız var. Enerji kaynaklarını geliştirmek için bakanlık olarak çalışmalarımızı en üst seviyede tutuyoruz. Hidroelektrik santralleriyle ilgili fikri ve projeleri olanlara kapılarımız daima açıktır.”
Türkiye'nin ekonomik krizi fırsat olarak değerlendirecek coğrafi ve ekonomik potansiyele sahip olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, "Örneğin en azından gıda ihracatında bu ekonomik krizden dolayı bir fırsatı da yakalayabiliriz. Şu an dünyadaki 17'nci büyük ekonomiye sahibiz. Cumhuriyet'in kuruluşunun 100'üncü yılı olan 2023'te en büyük 10 ekonomi arasında olması hedefini gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Şanlı ve büyük bir tarihe sahip olan bu aziz milletimiz bu hedefi yakalayacaktır” diye konuştu.
EKONOMİDE ‘3 İ’ ÖNEMLİ
Ekonomide ‘İstihsar (üretim), ihracat ve istihdam’ı ifade eden ‘3 İ’ye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:
“Bu bana göre ekonomide sac ayağıdır. Bunlara son derece dikkat etmemiz gerekir. Esasen istihsar, yani üretim açısından bir problem yok. Ülkemiz gerçekten büyük bir üretim potansiyeline sahip. Müteşebbis Türk işadamlarını dünyanın her yerinde görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. 79 yılda 36 milyar dolarlık ihracat seviyesine ulaşılmışken, başarılı işadamları sayesinde özellikle 2008'de küresel ekonomik krize rağmen 132 milyar dolarlık bir ihracat seviyesine ulaştık. Bu bakımdan işadamlarımızı her zaman takdir ediyorum. Hükümetimizin en önemli vazifelerinden biri üreten, ihracat yapanların önünün açmaktır. Bu yüzden işadamlarımızın işini takip edeceğiz. Bu iş takipçiliği anlamına gelmemektedir. İşadamlarının önünü açmak, onlara yeni ufuklar göstermek, dolayısıyla engel olmamak, önündeki birtakım engelleri kaldırmaktır. Ben bu manada söylüyorum.”
ÖZEL SEKTÖRE HES FIRSATI
Hükümetlerinin, ‘Su akar, Türk bakar’ sözünü ‘Su akar, Türk enerji üretir’ olarak değiştirdiğini kaydeden Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, Türkiye'nin artık enerji üretir bir ülke haline geldiğini belirtti. 2003'de su potansiyelinin 5'te 1'nin kullanılabildiğini hatırlatan Bakan Eroğlu, "Göreve geldiğimde 130 milyar kilowatt'lık üretim potansiyelinin sadece 26 milyar kilowatt'ı kullanılıyordu. Şimdi 2003'te su kullanma anlaşması yönetmeliği diye bir yönetmelik çıkartıldı. Bu yönetmeliği 20 defa okudum. Özel sektöre yönelik bütün toplantılarda okuttum. Neticede kitap gibi bir yönetmelik oldu. O yönetmeliğe göre, biz şu anda tüm su kaynaklarımızı özel sektörün hidroelektrik enerji üretmesine açtık” diye konuştu.
Şimdiye kadar ihale ettikleri 1506 hidroelektrik santralinden 1503'üne müracaat olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, “Bu hidroelektrik santrallerinin kimisi üretime başladı, kimisi de proje hazırladığında. Şu an açılış bekleyen çok sayıda baraj ve hidroelektrik santrali var. Bu konuda hızlandık. Başbakan Erdoğan geçen 17 Ocak'ta, 20 dev tesisin açılışını yaptı. Bunlardan 13'ü baraj ve hidroelektrik santrali. Türkiye'nin en büyük hidroelektrik santralleri arasında yer alan bu tesislere 4.5 trilyon TL'lik yatırım yaptık” dedi.
GÜNEŞ ENERJİSİ EKONOMİK DEĞİL
Güneş enerjisinin çok ekonomik olmadığını sözlerine ekleyen Bakan Eroğlu, şöyle devam etti:
“Yani diyorsunuz ki devlet bunu 25 cent'ten alsın, 12 cent'e satsın. Devletin böyle bir imkanı yok. Dolayısıyla kim istiyorsa teşvik edeceğiz. Belli bir süre alım garantisi yapacağız. Piyasa da serbest rekabet fiyatlarında olacak. Yoksa bunun yükünü, aradaki 10 cent'lik farkı kim karşılayacak. Toplam enerji içerisinde rüzgar ve güneşin payı çok fazla değildir. Hidroelektrik enerjinin 3'te 1'i kadardır. Nükleer enerji kaynaklarına ve diğer enerji kaynaklarına da ihtiyacımız var. Enerji kaynaklarını geliştirmek için bakanlık olarak çalışmalarımızı en üst seviyede tutuyoruz. Hidroelektrik santralleriyle ilgili fikri ve projeleri olanlara kapılarımız daima açıktır.”