Güncelleme Tarihi:
Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, yurt dışına çıkış harcına ilişkin kanun tasarısının ele aldığını bildirdi. Çiçek, tasarı ile yurt dışına çıkış harcının 70 YTL'den 15 YTL'ye düşürüleceğini açıkladı.
Çiçek, 7 yaşını doldurmamış çocuklar ile yurt dışına ticari sefer yapan, kara, deniz, hava ve demir yolu, yolcu ve yük taşıma araçlarının mürettebatlarının bu harç kapsamı dışında bırakıldığını kaydetti. Çiçek, “Bundan sonra, harçlar, vatandaşa kolaylık getirmesi açısından bileti düzenleyenler tarafından tahsil edilecek. Bilet düzenlenmeyen durumlarda harcın makbuz mukabili tahsil edilmesi söz konusu olacaktır” dedi.
ANADOLU YAKLAŞIMI
Bakan Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında, ayrıca “Anadolu Yaklaşımı” olarak bilen, KOBİ'lerin mali sektöre olan borcunun yeniden yapılandırılması konusunu da ele aldıklarını söyledi.
Bununla ilgili tasarının, bir kez daha ilgili kurumlar tarafından gözden geçirildikten sonra bugün imzaya açıldığını belirten Çiçek, şu bilgileri verdi: “31.12.2005 tarihinden önceki borçlar yapılandırma kapsamında olmaktadır. BDDK tarafından yapılan çerçeve sözleşme gereğince ilgili alacaklı kuruluşla borçlu KOBİ arasında rızaya dayalı bir anlaşma çerçevesinde gerçekleşmiş olacak. Eğer ilgili kredi kuruluşu veya bankayla borcunu yeniden yapılandıran KOBİ'lerin vergi ve sigorta borçları da 6183 sayılı kanunda yer alan mevzuat çerçevesinde yeni baştan değerlendirme konusu yapılabilecektir. Tasarı son şeklini aldı ve imzaya açıldı.”
ÇİÇEK: FİŞ TOPLAMA KALKACAK
Gelir Vergisi Kanunu'nda değişiklik yapan tasarısının da ele alındığını belirten Bakan Çiçek, bunun ilk ayağının ücretlilerin vergi iadesi uygulamasına son verilmesi olduğunu söyledi. 2006 yılında toplanan fişlerin geçerli olduğunu ve 2007'de ödeneceğini belirten Çiçek, bundan sonra fiş toplama uygulamasının kalkacağını anımsattı.
Bu konuda Maliye Bakanı'nın da açıklamalarda bulunduğunu hatırlatan Bakan Çiçek, şöyle devam etti: “Bunun yerine, 2008'de asgari geçim indirimi uygulamasına başlanmış olacaktır. Böylece fiş toplamak yerine vergi indirimleri suretiyle, ücretlilerin bu kaynaktan elde etmiş olduğu gelir, kendilerine ödenmiş olacak. Burada kişinin kendisi için asgari ücretin yüzde 50'si kadarı bu indirime tabidir. Eşi çalışmıyorsa, yüzde 10, onun bakımından bir değerlendirme konusu olacak. Çocuklar için de yüzde 5'erlik bir indirim söz konusu olmaktadır. Bütün bunlar bir araya getirildiğinde aylık ortalama halen asgari ücretliler için 32 liraya tekabül etmektedir. Bu yolla bunun üzerinde bir gelir ücretlilere de sağlanmış olacaktır.”
Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Çiçek, KOBİ'lerin borçlarının yeniden yapılandırılması ile fiş toplama uygulamasının 2007 yılından itibaren kaldırılmasını öngören tasarıların Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını bildirdi.
Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ”Sayın Genel Başkanın (Devlet Bahçeli) söylemi ile terörist başının özlemi örtüşüyor. Çünkü terörist başı da orada (İmralı) kalmaktan rahatsız” dedi.
Cemil Çiçek, Bakanlar kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamadan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Çiçek, “Finlandiya'nın Kıbrıs'la ilgili Türkiye'den beklentileri var. 6 Aralık'a kadar Türkiye'nin adım atmasını istiyor. Bu konuda bir değerlendirmeniz olacak mı?” sorusuna, şu yanıtı verdi: “Bu konuda ilave bir değerlendirmeye gerek yok. Türkiye'nin politikası gayet nettir ve kararlıdır.
Biz Kıbrıs sorununun çözümü için üzerimize düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğimiz kanaatindeyiz. Burada taahütlerini yerine getirmeyen Avrupa Birliği makamlarıdır. Özellikle 24 Nisan referandumundan önce Birleşmiş Milletler'in ortaya koyduğu bir plan vardı. Bunun arkasında Avrupa Birliği vardı, Birleşmiş Milletler vardı. Türk tarafı ve Türkiye bu plana 'evet' dedi, bu planı destekledi. Dolayısıyla bir çözüm olsun istedi. Şimdi çözümü isteyen taraf, çözümü istemeyen tarafa nazaran adeta yeni bir taahhüte, yeni bir adıma zorlanmaktadır. Bu hakkaniyete de uygun değildir, verilen sözlere de uygun değildir. Onun için biz bu konuda adım atması gereken tarafın Avrupa Birliği olduğunu, özellikle Güney Kıbrıs tarafı olduğunu değişik tarihlerde söylemeye çalıştık. Bir defa daha söylüyoruz.
Finlandiya resmen bize herhangi bir metin, bir talepler listesi de getirmiş değildir. Belki bir arama çabası içerisindedir. Bu iyi niyetli çabaları biz de anlıyoruz, buna yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama adım atması gereken Türk tarafı, Türkiye değildir. Tecrit kaldırılsın. Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan insanlar ne yaptı, ne etti ki bu kadar haksızlığa mağruz kalmaktadır. Bunun cevabını da herhalde Avrupa Birliği makamlarının vermesi gerekir. Biz bulunduğumuz noktadayız. Geriye adım atmamız da bu konuda mümkün değil.”
GENEL BAŞKAN'IN SÖYLEMİ İLE TERÖRİST BAŞININ ÖZLEMİ
Çiçek, “Terörist başının F tipi cezaevinde cezasını çekmesi konusunda bazı talepler geliyor. MHP kongresinde de bu dile getirildi. Bu konudaki görüşleriniz neler?” sorusu üzerine de, şunları söyledi:
“Bu konuda yapılan açıklamaların sağlıklı bilgiye dayandığı kanaatinde değilim. Halbuki biz Bilgi Edinme Kanunu çıkardık. Böylesine hassas konularda açıklama yapmadan önce nezaket gösterip sorulabilse biz her türlü bilgiyi veririz. Değerlendirmeleri sonra herkes kendisi yapabilir. Ama böyle eksik bilgiye dayalı olarak kamuoyunda tartışıldığında yanlış anlamalara sebebiyet veriyor, gerginliklere sebebiyet veriyor.
Basında çıkan haberlere ve kongrede yapılan konuşmalara göre Sayın Bahçeli, ki kendilerini tebrik ediyorum, bir defa daha MHP Genel Başkanlığı'na seçilmiştir, inşallah güzel hizmetler yapar.
Şimdi, Sayın Genel Başkan'ın söylemi ile terörist başının özlemi örtüşüyor. Çünkü terörist başı da orada kalmaktan rahatsız. Avukatları aracılığı ile veya başka türlü, 'burada tecrit yapılıyor' tarzında Avrupa Birliği makamlarına da zaman zaman başvurular var. Oradan biran evvel başka cezaevlerine nakledilmesi konusunda talepleri var. Şimdi o taleple kongredeki söylem üst üste örtüşmüş oluyor. Bu çok doğru değildir. Çünkü onun orada kalması 57. Hükümet'in verdiği bir karardır. Bir devlet kararıdır. Dolayısıyla AK Parti iktidarı döneminde alınmış bir karar değildir.
Niye 57. Hükümet aldı? O kararın gerekçesini biran evvel o kararda imzası bulunanların, o kararı verenlerin çok daha iyi takdir edeceğini düşünüyorum.
Dolayısıyla bu konuları böyle tartışmak fayda getirmez. Zaten terör Türkiye'de rahatsız edici bir konudur. Bunu her gün tartışma gündeminde tutmak bence farkında olmadan o konuyu şu veya bu şekilde toplumda bir gerginlik vesilesi yaparız.
Tekrar ifade ediyorum. Terörist başının özlemi ile Sayın Bahçeli'nin söylemi üst üste oturmuş bulunuyor, örtüşüyor.”
“ÜCRETLİLERİN ZARAR ETMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL”
Hükümet Sözcüsü ve Adalat Bakanı Çiçek yeni vergi iadesi sisteminde ücretlilerin zarar edip etmeyeceği yönünde sorulan bir soru üzerine de “Yeni sistemde esas itibariyle Maliye'nin bize hazırladığı notta ücretlilerin zarar etmesi söz konusu değil. Esas itibariyle ücretliler lehine getirilmiş olan bir düzenlemedir. Şu anda fiş toplayarak vergi iadesi olarak ne alıyorsa bunun üzerinde alabilecektir. En azından çok büyük bir çoğunluğu, yüzde 90'a varan bir çoğunluk bunu alabilecektir” dedi.