Bakan Altınok'tan önemli açıklama

İçişleri Bakanı Selami Altınok bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında terör örgütüne yönelik operasyonlar hakkında bilgi verdi.

"Bu operasyonlarda Cizre'de ele geçirilen mühimmat, operasyonların ne kadar haklı ve doğru olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur" diyen Altınok, başta PKK ve KCK olmak üzere terör örgütlerinin özellikle 7 Haziran 2015'te yapılan milletvekili genel seçimlerinin ardından güvenlik güçlerine ve sivillere yönelik çok sayıda terör eylemi gerçekleştirdiğini bildirdi.

7 Haziran-23 Temmuz arasında sadece polis bölgesinde 64'ü silahlı saldırı olmak üzere 318 terör eyleminin gerçekleştirdiğini vurgulayan Altınok, artan terör eylemleri neticesinde 24 Temmuz'tan itibaren, başta DAEŞ, PKK ve KCK olmak üzere terör örgütlerinin doğrudan kamu düzenini bozmayı hedefleyen faaliyetlerine yönelik geniş kapsamlı operasyonlar başlatıldığını söyledi.

Altınok, kapsamlı operasyonların başladığı günlerde Şırnak'ta, örgüt mensubu olduğu değerlendirilen 91 kişi hakkında yakalama kararının idari mercilere iletildiğini ifade etti.

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI

Yargının taleplerinin yerine getirilmesi ve hayatın olağan akışını engelleyen hukuk dışı olaylara karşı operasyon başlatıldığına dikkati çeken Altınok, bu çerçevede yapılan operasyonların sağlıklı bir şekilde yürütülmesi, sivil vatandaşlara yönelik herhangi bir zarar gelmemesi ve kamu düzeni açısından Şırnak Valiliğince 4 Eylül'de saat 20.00'den geçerli olmak üzere Cizre'de sokağa çıkma yasağının ilan edildiğini belirtti.

Altınok operasyonların, terör örgütünce açılan hendeklerin kapatılması, tuzaklanmış mayınlı barikatların kaldırılması, teröristlerin yakalanması, güvenlik güçleri ve kamu binalarına yönelik bombalı ve silahlı saldırıların engellenmesi, vatandaşlara sunulan adalet, eğitim, sağlık, ulaşım ve güvenlik hizmetlerini aksatan şiddet olaylarının sona erdirilmesi ve kamu düzeninin kalıcı olarak tesisi için gerçekleştirildiğini dile getirdi.

İçişleri Bakanı Altınok, bu süreçte sivil vatandaşların zarar görmemesi için güvenlik güçlerinin azami dikkati gösterdiğini, operasyonların hukuk çerçevesinde kalarak yapıldığını anlattı.

"800 KİLOGRAM PATLAYICI İMHA EDİLDİ"

Bakan Altınok, "Bu operasyonlarda Cizre'de ele geçirilen mühimmat, operasyonların ne kadar haklı ve doğru olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. 4 Eylül 2015 günü başlayan operasyonlarda 800 kilogram patlayıcı imha edilmiş, toplam 30 hendek ve barikat kaldırılmıştır. 10 örgüt mensubu gözaltına alınmış, ikisi kimliği belirsiz olmak üzere yedi terör örgütü mensubu ölü olarak ele geçirilmiştir. 11 polisimiz ve dört vatandaşımız yaralanırken, bir vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 2 kalaşnikof marka tüfek, 1 el bombası, 1 pompalı tüfek ele geçirilmiştir" ifadesini kullandı.

Altınok, güvenlik güçlerine yönelik 21 roketatar, 19 el yapımı bomba ve 1 tuzaklı bombanın kullanıldığına işaret ederek, saldırılarda 6 zırhlı aracın zarar gördüğünü vurguladı.



30-32 CİVARINDA TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ

İlgili birimlerin analizleri çerçevesinde, terör örgütünün kaybının şu ana kadar 30-32 civarında olduğunu belirten Altınok, operasyonlarla, ilçe genelinde vatandaşların hak ve özgürlüklerini kısıtlamaya, hatta ortadan kaldırmaya yönelik tüm etkenlerin birer birer bertaraf edildiğini söyledi.

Bakan Altınok, şöyle devam etti:

"Öte yandan, bu süreçte operasyonların etkisini azaltmak amacıyla terör örgütüne müzahir gruplarda, başta sosyal medya olmak üzere birçok farklı mecrada kapsamlı bir dezenformasyon kampanyası başlatılmış, kara propagandanın bir çok unsuru devreye sokulmuştur.

Operasyonların başladığı ilk andan itibaren vatandaşlarımızın can güvenliği için gereken adımlar atılırken, Cizre halkının insani tüm ihtiyaçlarının karşılanması, sağlık, gıda gibi ihtiyaçları için azami düzeyde özen gösterilmektedir. Bu çerçevede valilik tarafından belirlenen dönem ve noktalarda gıda dağıtımı yapılmakta, fırınlar açılmakta ve sağlık hizmetleri için gereken tüm tedbirler devreye sokulmaktadır. Fakat özellikle sağlık personeline yönelik olarak terör örgütünün sistematik bir şekilde saldırılar düzenlediği ve bu hizmetleri engellemek için elinden geleni yaptığı bilinmektedir."

310 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

6 Eylül'de Hakkari Dağlıca Yüksekova yolunun ulaşıma açılması maksadıyla yürütülen çalışmalarda yola döşenen el yapımı patlayıcının patlaması neticesinde 16 askerin ve 8 Eyül'de de Iğdır Dilucu hudut kapısında görevli personeli taşıyan araçlara yönelik saldırıda 13 polisin şehit olduğunu hatırlatan Altınok, vatandaşların, ülke genelinde terör örgütünce gerçekleştirilen saldırılar neticesinde şehit düşen evlatlarını bağrına bastığını ve ebediyete uğurladığını söyledi.

Altınok, ülke genelinde 7, 8 ve 9 Eylül tarihlerinde protesto adı altında, çeşitli sivil toplum kuruluşları ile sosyal medya üzerinde örgütlenen gruplar organizesinde 72 ilde 859 eylem ya da etkinlik gerçekleştirildiği bilgisini verdi.

Anayasada güvence altına alınan düşünceyi açıklama ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarının sonucu olarak ilgili mevzuat hükümlerine aykırı olmayacak şekilde çok sayıda basın açıklaması, toplantı ve yürüyüş gibi etkinlikler düzenlendiğine değinen Altınok, bu faaliyetlerde vatandaşın terör saldırılarına olan tepkisini ortaya koyduğunu dile getirdi.

Bu eylem ve etkinliklerin dışında başkalarının hak ve özgürlüğünü hiçe sayan ve şiddet hareketlerine dönüşen bazı eylemlerin de gerçekleştiğine işaret eden Bakan Altınok, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Huzur ve barış ortamını bozmaya yönelik düzenlenen provokasyon amaçlı eylemlerde 69 parti binasına saldırı gerçekleşmiş, 7 ilimizde toplam 30 ev ve iş yeri ile 8 aracın hasar görmesine sebebiyet verilmiştir. Gerçekleşen bu eylemlerde, 40 polisimiz ile 51 vatandaşımız yaralanmış, maalesef 2 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Kamu düzenini bozan bu eylemlere anında müdahale edilmiş, şüpheliler ele geçirilmiş ve olaylarla ilgili 310 kişi gözaltına alınarak haklarında adli işlemler başlatılmış ve konuya ilişkin çalışmalar devam etmektedir."

"HER TÜRLÜ FAALİYET ENGELLENECEK"

İçişleri Bakanı Altınok, terörle mücadeleye kararlılıkla devam edileceğini vurguladı. Güvenlik güçlerinin, konusu ve tarafı ne olursa olsun kamu düzenini, genel asayişi, halkın huzur ve sükununu bozan, hayatın olağan akışını olumsuz etkileyen, birlik ve beraberliğe kasteden her türlü faaliyetinin engelleneceğini belirten Altınok, "Yasaların vermiş olduğu yetkiler çerçevesinde mesai mefhumu gözetmeksizin fedakar bir şekilde yürüttüğümüz çalışmalarımız aynı kararlılıkla devam ettirilmektedir ve bundan sonra da devam edecektir" diye konuştu.

Vatan için hayatını kaybetmiş tüm şehitlere rahmetle anan Altınok, olaylar nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diledi.

"SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI KALDIRMAK İSTİYORUZ"

basın mensubunun yaşanan olayların bireysel mi yoksa organize mi olduğunu sorması üzerine Altınok, şu yanıtı verdi:

"Hayatın olağan akışını aksatmamak şartı ve çok arzu etmememize rağmen sokağa çıkma yasağını hukukun vermiş oluğu sınırlar içerinde uyguluyoruz. Faaliyetlerimizi en kısa sürede tamamlayıp, mümkün olduğu en kısa süre içerinde sokağa çıkma yasağını kaldırmak istiyoruz. Sokağa çıkma yasağı olağan bir durum değil, olağana dönmek hepimizin birinci amacı. Bu faaliyetlerin, terör olaylarının tabi ki organize olduğunu düşünüyoruz. Bireysel olma şansı söz konusu değil."

"CİZRE'YE VARMALARI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"

Bakan Altınok, diğer bir basın mensubunun, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu heyetin Cizre'ye ulaşmak istemesiyle ilgili sorusu üzerine ise Cizre'de sokağa çıkma yasağının uygulandığını anımsattı.

Altınok, şunları kaydetti:

"Cizre'de sokağa çıkma yasağı olduğunu bütün Türkiye biliyor. Bütün vatandaşlarımızın olduğu gibi sayın genel başkanların, sayın bakanların ve milletvekillerinin de güvenliği bizim için her şeyden önce geliyor. Vatandaşlarımızın güvenliği sağlama aşamasında göstermiş olduğumuz hassasiyeti sayın bakanlar ve milletvekilleri için de aynen gösteriyoruz. Cizre'ye varmaları durumunda farklı provokatif olaylara sebebiyet verebileceğini de değerlendirdiğimizden dolayı kendilerinin güvenliğini ve huzurunu sağlama noktasında Cizre'ye varmaları söz konusu değildir. Ona müsaade etmeyeceğiz."