Güncelleme Tarihi:
Toplu taşıma, spor salonu, iş yerleri ve okul gibi hemen hemen her alanda müzik dinlemek, telefon görüşmeleri yapmak ve bir şeyler izlemek için kulaklıklar saatlerce kulağımızda kalıyor. Haliyle bu aygıtlar; kulaklarda biriken ter, saç, ölü deri, toz ve kirden ortaya çıkan tehlikeli enfeksiyonların tutunduğu alanlara dönüşüyor.
Örneğin en son bir teknoloji firmasının öncülüğünde yapılan ve çeşitli yüzeylerdeki mikroorganizmaların hacminin ölçüldüğü araştırmada, kulaklıklarda ortalama 120 bin ‘CFU’ yani ‘canlı hücre’ tespit edildi. Çalışmada incelenen kulaklıklardaki bakteri sayısının mutfaklarda kullanılan kesme tahtasında bulunan bakteri sayısının 2 bin 700 katı olduğu vurgulandı.
ABD’de ABC11 kanalına açıklamalarda bulunan Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi'ndeki Mikrobiyolog Dr. Michael Taveirne de kulaklıklarda farklı bakteri türlerinin bulunduğunun altını çizdi. Dr. Taveirne, "Kulakta veya cildinizde bakterilerin olması çok normal. Fakat kulaklıklar burada oldukça etkili. Hatta bu bakteriler yüzünden deride bir kırılma olursa bazıları enfeksiyona bile neden olabilir” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Dr. Adriana Cellini ise son dönemde dış kulak enfeksiyonu semptomlarıyla gelen hastalarda önemli bir artış olduğunu söyleyerek, “Birçok yetişkinin bu sorunla geldiğini görüyoruz. Bu hastaların çoğunun ortak bir özelliği var o da kulaklıklar” açıklamasında bulundu.
Bu noktada akla ‘Kulaklıkların kirli olması işitme kaybına neden olur mu?’, ‘Aynı kulaklığı birden fazla kişinin kullanması hangi sorunları ortaya çıkarır?’ gibi pek çok soru geliyor. Tüm merak ettiklerimizi Kulak Burun Boğaz Uzmanları Doç. Dr. Ayça Özbal Koç ile Doç. Dr. İlhan Şahin’e sorduk.
KİRLİ ‘KULAKLIK’ GEÇİCİ İŞİTME KAYBINA NEDEN OLABİLİR
Kulaklıkların kirli olmasının ‘dış kulak yolu’ denilen kulak kanalının iltihabına neden olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Ayça Özbal Koç, “Kulak kiri dış kulak yolundan salgılanan, dış kulak yolumuzu korumaya yardımcı olan doğal bir salgı. Fakat uzun süre kulak içi kulaklık kullanımı kirin geriye doğru fazla birikmesine yol açar. Bu durum ise pek çok riski ortaya çıkarır” dedi.
Doç. Dr. İlhan Şahin ise bu risklerden en önemlisinin “işitme kaybı” olduğunun altını çizdi ve şu bilgileri paylaştı:
“Kulaklıkların kirli olması sonucu oluşabilecek dış kulak yolu iltihabı, kulak kanalında yaptığı ödeme bağlı daralmaya ve akıntıya neden olarak işitme kaybına yol açar. Ortaya çıkan işitme kaybı genellikle kulaktaki iltihabın, akıntının ve ödemin geçmesinden sonra düzelir. Fakat sık tekrarlaması kulak kanalında kalıcı daralmaya yol açabilir ki bu durumda işitmenin düzeltilmesi için cerrahi tedavi gerekir.”
Grafikler: Harun Elibol
RİSK GRUBUNDAKİLER İÇİN ÖLÜMCÜL OLABİLİR
Ayrıca dış kulak iltihabının tek olumsuz etkisinin duyma kaybı olmadığına da dikkat çeken Şahin, “Bağışıklık sistemi zayıflamış ya da kontrolsüz şeker hastalığı olan hastalarda çok ciddi seyreden ‘Malign otitis eksterna’ adlı hastalığın ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bu hastalık hastanede yatışı, damardan yüksek doz ve uzun süre antibiyotik uygulanmasını ve cerrahi tedaviyi gerektirir. Tanı ve tedavide gecikilen durumlarda ise ne yazık ki hastalık beyne doğru ilerleyerek ölümcül olabilir” ifadelerini kullandı.
Uzun süreli kulaklık kullanımı sonrasında birkaç saat kulak yolunu havalandırmak gerekiyor. Ayrıca işitme açısından uzun süreli yüksek sesli müzik dinlemek veya uzun bir toplantı sonrası 12-18 saat kulaklık takmamak işitme sağlığı açısından oldukça önemli.
Doç. Dr. Ayça Özbal KoçCOVİD BAŞTA OLMAK ÜZERE BULAŞICI HASTALIKLARIN YAYILIMINI KOLAYLAŞTIRIYOR
‘Grip, kızamık, kabakulak ve koronavirüs gibi virüslerin taşınmasında kulaklıklar rol oynayabilir mi?’ sorusunu yönelttiğimiz Doç. Dr. İlhan Şahin “Deriden deriye temasla geçen hastalıklar olan suçiçeği, uçuk, bit, uyuz, siğil, cilt yarası, el-ayak-ağız hastalığı, maymun çiçeği ve göz iltihabı gibi birçok hastalığın bulaşmasına neden olabilir” dedi. Şahin şu önemli uyarılarda bulundu:
“Kulaklıkların iki veya daha fazla kişi arasında anlık paylaşımları, solunum yoluyla bulaşan mikroorganizmaların hasta kişinin ağız ve burnundan ellerine, oradan da kulaklığına, paylaşılan kulaklıktan diğer kişinin ellerine ve oradan ağız ve burnuna bulaşarak dolaylı bir şekilde nezle, grip ve Covid-19 gibi solunum yolu hastalıklarına neden olabilir.”
KULAKLIKLAR HAYVANLARDAN İNSANLARA BULAŞAN HASTALIKLARDA ARAÇ OLABİLİR
Özellikle en dikkat etmesi gereken gruplar arasında evcil hayvan sahipleri geliyor. Çünkü açıkta bulunan ya da unutulan kulaklıklara hayvanlardaki salgılardan mikrop bulaşabileceğine pek çok uzman dikkat çekiyor. Peki bu durum hangi hastalıkların habercisi olabilir?
Doç. Dr. İlhan Şahin, Bu yolla kulaklığı kullanan kişinin bir cilt yarasına ya da ellerinden ağız ve burnuna taşınması ile risklerin başladığını belirtti. Şahin “Sonra bu kulaklığı kullanan kişide uyuz, brusella, salmonella, tularemi ve kistik fibrozis ve birçok farklı hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklara neden olabilir” açıklamalarında bulundu.
KULAKLIKLARDAKİ KİRLİLİKTEN KORUNMAK İÇİN NELER YAPMAK GEREKİYOR?
Kulaklıklardaki kir büyük sorunlara neden olurken, kirden korunmak için yapılması gerekenler de oldukça önemli. Bu noktada kulak içi kulaklıklarının temizliğini en az haftada bir yapılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Ayça Özbal Koç, şu bilgileri paylaştı:
“Kulaklıklar asla su altında yıkanmamalı. Hoparlör kısımları hariç yumuşak ve tüy bırakmayan bir bez ya da tülbentle temizlenmeli. Yine hoparlör kısmı dışında elektronik eşyalar için olan temizlik solusyonları ya da yüzde 70 alkolle de temizlenebilir. Özellikle kulaklıkların hoparlör kısmını ince uçlu fırça, kürdan ya da kulak temizleme çubuğuyla nazikçe temizlemek gerekiyor. Bu noktada en önemli olan şey açıklıklara sıvı girmemesine dikkat etmek.”
2012’de ABD’de Louisiana Tech Üniversitesi’nde yapılan ve en çok satan 10 farklı marka kulaklığın oluşturduğu gürültü seviyesinin ölçüldüğü bir çalışmada, değerlendirmeye alınan kulaklıkların tümünün işitme kaybına yol açabilecek kadar riskli seviyede ses çıkarabildiği ortaya konuldu.
2012’de ABD’de Louisiana Tech Üniversitesi’nde yapılan ve en çok satan 10 farklı marka kulaklığın oluşturduğu gürültü seviyesinin ölçüldüğü bir çalışmada, değerlendirmeye alınan kulaklıkların tümünün işitme kaybına yol açabilecek kadar riskli seviyede ses çıkarabildiği ortaya konuldu.
BLUETOOTH KULAKLIKLARIN ZARARI VAR MI?
Bluetooth kulaklıklar son dönemin en popüler cihazları. Fakat ‘Bluetooth’ aslında radyo frekans radyasyonu, yani iyonize olmayan bir radyasyon. ‘Oluşturduğu manyetik alan kulağa zarar verebilir mi?’ sorusunun cevabı ise en çok merak edilen ve tartışılanlar konular arasında yer alıyor.
“Bluetooth ve kablosuz kulaklıklar ‘radyo frekansı radyasyonu’ adı verilen belirli bir tür iyonlaştırıcı olmayan elektromantetik alan (EMF) yayarlar” diyen Doç. Dr. Ayça Özbal Koç, “Bu etki insanlar açısından kanserojen olarak belirtilir. Yıllar içinde yapılan çalışmalarda net bir veri olmamakla beraber beyin tümöründe kullanıma bağlı artış olduğu belirtiliyor” dedi. Koç, şöyle devam etti:
“Maruziyetin olası kanser, nörolojik, genetik hastalıklar ve vücudun çeşitli sistemlerinde hasara yol açtığı düşünülüyor. Yapılan çalışmalarda yüksek düzeyde Bluetooth ve kablosuz kulaklıklarla radyo frekansı radyasyonuna maruz kalmanın farelerde kansere neden olabileceği ortaya koyuldu. İnsanların da bu konuda dikkatli olması önerildi. Yine yapılan çalışmalarda Bluetooth ve kablosuz kulaklıkların bir cep telefonuna kıyasla daha düşük düzeyde radyasyon yaydığı da kabul ediliyor.”
Bu noktada tam veriler elde edilene kadar olası sağlık problemlerinden kaçınmak için özel önlemler alınması gerektiğine dikkat çeken Koç, “Telefon görüşmelerini telefonun hoparlöründen (Telefonu 20-25 cm uzak tutarak) ya da kablolu kulaklıkla yapmak daha sağlıklı. Çocuklarda ise bu durum daha önemli. Hem gelişmekte olan bir beyin, hem küçük ve ince kafatası kemikleri nedeniyle radyasyon daha zararlı etkiler yaratabilir” ifadelerini kullandı.
Fotoğraf: İStock