A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2011 12:40
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Uludere'de vuku bulan talihsiz ve üzücü olayı istismar ederek kan tacirliğine soyunan bedbahtlar, ağızlarından çıkanların nerelere varacağını biraz insaf ve vicdanları varsa hesap etmelidirler” ifadesini kullandı.
Bahçeli, Irak sınırındaki olay nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin gerilim ve provokasyon düzeyi çok yüksek bir dönemin tüm belirtilerini yaşadığını savundu.
Milletin birlik ve dirliğinin, “fırsat düşkünü ganiment avcıları tarafından” sürekli tehdit ve taciz edildiğini belirten Bahçeli, açıklamasında şunları kaydetti:
“Nitekim kamuoyuna yansıyan bazı çetrefilli hadiseler, bütün yönleriyle aydınlatılmadan, gerçekler berrak bir biçimde açığa ve ortaya çıkartılmadan art niyetli güruh tarafından kriz ve kavga konusu haline getirilmektedir. Şırnak'ın Uludere ilçesi sınır bölgesinde meydana gelen müessif olay, bunlardan yalnızca birisi olması bakımından son derece dikkate değerdir.
Türk Silahlı Kuvvetlerine intikal eden istihbarat bilgileri doğrultusunda, terörist geçiş güzergahı olarak belirlenen bir sınır noktasına, havadan düzenlenen operasyon neticesinde 35 sivilin hayatını kaybettiği, bir kişinin de yaralandığı görülmektedir. Açıklamalardan anlaşıldığı kadarıyla mezkur vakanın meydana geldiği mahal, bölücü terör örgütünün ana kamplarının yer aldığı ve sivil yerleşime açık olmayan Irak'ın kuzeyindeki 'Sina-Haftanin' bölgesidir.
Bu aşamada, konunun detaylı bir şekilde ele alınabilmesi için şu hususların da değerlendirmelerde göz ardı edilmemesi önemli ve hayatidir. Öncelikle TSK'nın yaptığı operasyonların hedefinde, bölücü militanların mesken tuttuğu yer ve yolların olacağı tartışmasız bir husustur. Sözü edilen alan ve çevrede, kaçakçılık gibi gayri meşru faaliyetlerin gece saatlerinde yürütülmesi tabiatıyla yanlış anlamalara ve değerlendirmelere ardına kadar kapı aralayacaktır. Bununla birlikte görevi ve yöresi ne olursa olsun, kanun dışı yollara tevessül ederek, teröristlerin geçiş ve ilerleyiş güzergahını kaçakçılık yapmak maksadıyla kullananların masum görülmesi de eşyanın tabiatına aykırı olacaktır.”
“Cevaplanması gereken sorular var”
Devlet Bahçeli, teröristlerin yoğun olarak bulunduğu bir bölgede, onların gözetim ve müdahalesi olmadan kaçakçılık faaliyetinin yerine getirilmesinin imkansız ve akla aykırı bir durum olduğunu savunarak, cevaplanması gereken sorular bulunduğunu belirtti. Bahçeli, bu soruları şöyle sıraladı:
“-Şayet doğruysa, kaçakçılık yaptığı iddia edilen kişilerin, nelerin geçişini ve taşıyıcılığını yaptıkları ve ele geçirilen kaçak malların halen nerede ve kimlerin elinde tutulduğu açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca kaçakçılığa konu olan madde ya da malların hangi çevrelerin nam ve hesabına taşındığı, bu işin içinde peşmergenin veya PKK terör örgütüyle birlikte uzantılarının da parmağının olup olmadığı mutlaka izah edilmelidir.
-Ölenlerin çoğunlukla 18-20 yaş aralığında olduğu ve aynı aileye mensup 29 kişinin bulunduğu düşünüldüğünde, PKK'nın yeni militan kadro devşirmek ve genç yaştakileri kullanmak için böylesi bir organizasyonun içinde olup olmadığı şüphesine de netlik kazandırılmalıdır.
-Medyada köşe tutarak ihanete mihmandarlık yapan çürümüş kalem sahiplerinin, devletin resmi makamlarından ve organlarından önce meseleyle ilgili kesin bilgi
ya da yargıya varmaları nasıl mümkün olmuştur? Ve bu karanlık simaları konuşturan, manşetlerinden fitne saçtıran, bunlara bilgi servisinde bulunan ve ortamı germeye yarayan iddiaların fütursuzca yayılmasına ortam hazırlayan kim ya da kimlerdir?
-Son aylarda terörle mücadelenin yoğunlaştığı ve belirlenen hedeflere yönelik operasyonların sıklaştığı bir zaman aralığında, mücadelenin doğasını, doğrultusunu ve dinamizmini tarumar etmek amacıyla eylem ve fikir birliği içinde olanların tespit ve teşhisi yapılmış mıdır?”
MHP Genel Başkanı Bahçeli, soruların cevaplarının hükümetten acilen beklendiğini, olayda hataya düşünler hakkında vakit geçirmeksizin cezai işlem yapılması gerektiğini belirterek, “Bu son trajik olayda ise teröristlerin konuşlandığı ve saldırılarını düzenlemek için geçtiği yerde kalabalık bir gurubun görülmesi muhtemel terör eylemlerinin bir aşaması olarak değerlendirilmiş ve söz konusu bölgeye operasyon yapıldığı anlaşılmıştır” ifadesini kullandı.
“Türk devleti, vatandaş militan ayrımını yapacak basirete sahiptir”
“Türk devleti terörle mücadelede vatandaş militan ayrımını yapacak basiret, bilgi, deneyim ve erdeme ziyadesiyle sahiptir” değerlendirmesinde bulunan Bahçeli, şunları kaydetti:
“Uludere'de vuku bulan talihsiz ve üzücü olayı istismar ederek kan tacirliğine soyunan bedbahtlar, ağızlarından çıkanların nerelere varacağını biraz insaf ve vicdanları varsa hesap etmelidirler. Siyasetteki bölücü mihraklar ve bu son olaydan nemalanma arayışında olan pervasızlar, nedense PKK'nın, anne karnındaki masum yavrularla birlikte küçücük çocuklara hayasızca kıymasına, gencecik kızları pusu kurarak katletmesine, sivil ve masum insanlarımızı hunharca yok etmesine bugüne kadar sessiz kalmışlardır.
35 kişinin yaşamanı yitirmesini istismar ederek düşmanlık tohumlarını ekmeye çalışan ve geçmişteki bazı olaylarla benzerlikler kuran gafillerin tahrik ve kışkırtmalarına son vermeleri toplumsal huzur ve sükunet açısından elzem haline gelmiştir. Bilinmelidir ki konunun kaşınarak katliamla ilişkilendirilmesi, yas çağrıları, halkına kurşun sıkan ve bomba atan devlet ithamları büyük bir sorumsuzluk, ahlaksızlık ve kötü niyetlilik olarak hatırlanacaktır. Güvenlik kuvvetlerimizin yeni bir cendereye alınarak, terörle mücadelede çok ihtiyaç duydukları moral ve motivasyonlarını törpülemeye ayarlı kara ve kirli propagandanın mesafe almaması için sorumluluk mevkinde bulunanlar son derece uyanık olmalıdırlar.
Bu kapsamda, Şırnak'ın Uludere ilçesi sınır bölgesinde hayatını kaybedenlerle ilgili başlatılan adli ve idari soruşturmalar çok yönlü ele alınmalı, bir an önce tamamlanmalı ve var olan kuşkular mutlaka giderilmelidir.
Gelişmeler karşısında, terörle mücadelede zafiyet gösterilmemesi, bu uğurda taviz verilmemesi, panik havasının doğmaması ve bin yıllık kardeşlik bağlarının zedelenmemesi konusunda herkes duyarlı ve hassas olmalıdır. Unutulmamalıdır ki aziz milletimiz, küresel hedeflerin, hesapların ve heveslerin yeşereceği ve cevap bulacağı uygun iklimi oluşturma sinsiliğine kesinlikle sessiz ve tepkisiz kalmayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi bu meselenin sonuna kadar takipçisi olacak, hiçbir şeyin şaibe ve giz perdesi altında kalmaması için üstüne düşeni kararlılıkla yerine getirecektir.”