Bahçeli'den önemli açıklamalar

Güncelleme Tarihi:

Bahçeliden önemli açıklamalar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 11, 2008 10:45

MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. İşte konuşmasından satırbaşları:

Haberin Devamı

Hareketsiz ve atıl duran asil milletimizi, çaresiz aydınları adım adım uyanışa sevk eden, kolektif adlı ve milli hisleri harekete geçiren Atatürk’ün başarısı inkar edilemeyecek kadar muhteşemdir ve gerçektir. Onun dün bugün ve yarın arasında muazzam bir telkin kurmaya çalışarak, milletimizin tarihi devamlılığını kanıtlamaya çalışması da yaptığı büyük işleri tamamlama çalışmasıdır.

Atatürk’ün şahsını eleştiriye açmış olanlar dikkatimizi çekmektedir. Biz bir milleti kurtarmış bir kahramanın özel hayatı ile değil fikirleriyle eserleriyle meşgulüz ve onunla övünüyoruz. Onun destan yazan hayatı içerisinde, vatan ve millet sevgisi, bağımsızlık aşkı, hür yaşama arzusu, milli kültürün geliştirilmesi, millet birliğinin güçlendirilmesi ve milletin mutluluğu gibi mesajlar çıkarmayanların niyetleri malumdur.

Haberin Devamı

Son yıllarda dinimize yönelik Avrupa merkezli saldırıların yapılması da bu sinsi yöntemin inançlarımıza dönük boyutudur.

Geçmişinden ilham almayan bir neslin yetişmesi mümkün olamaz.

Binlerce yıllık tarihimiz, hatasıyla sevabıyla zaferiyle bizim ceddimize aittir ve tamamı Türk varlığına emanettir. Biz hatalardan sonuç çıkarır, başarılarla gururlanır, tarihten aldığımız ders ile önümüze bakarız.

Bu girişimler milletin vicdanında asla kabul görmeyecek, başta Atatürk olmak üzere büyük ceddimiz gönüllerde yaşamaya devam edecektir.

ABD SEÇİMLERİ

ABD seçim sonuçları, demoktarik işleyişin ABD’deki doğal bir sonucudur. MHP, bu seçim kampanyasını, bölgesel ve uluslararası sorunlardaki sorunları dikkatle izlemiştir.

Elbette ABD yaklaşık 100 yıldır ekonomik ve teknolojik gücüyle yer küreyi yakından ilgilendiren önemli bir ülkedir.
Bu ülkedeki başkanlık seçimine daha fazla sevinen, gereğinden fazla anlam çıkarmaya çalışan çevreler, içine düştüğümüz derin aşağılık komplekslerinin en büyük göstergesi olmuştur.

Bu seçimle dünyanın artık rahatladığını belirtenlerden, değişimin devrim olduğunu söyleyenlere kadar abartılmış övgüler kamuoyunun gözü önünde cereyan etmiştir.

Türkiye ile ABD’yi kıyaslamaya çalışmak hatadır. Tarihi ırkçı mücadelelerin neden olduğu, milyonlarca can kaybıyla dolu olan batının gözlükleriyle bu meseleye bakanların, Afrika kökenli birinin başkanlığına şaşırmalarından ve bu durumu kutsamalarından doğal bir sonuç olmayacaktır.

Haberin Devamı

Ben bu zihniyet sahiplerine, ABD’yi bırakıp kendi tarihlerine dönmelerini söylüyorum. Gayri Müslimlerin, farklı kültür mensuplarının devlet yönetiminde elde ettiği makamları mevkileri bir kez daha incelemelerini istiyorum.

Kenyalı bir çiftçi torununu başkanlığa yükselmesini alkışlayanlara Anadolu’nun her yöresinden her meslekten, gelen cumhuriyet çocuklarını hatırlatmak istiyorum.

Bugün bütün vatandaşlarımız bir yüksek buluşma ile bu ülkenin eşit ve onurlu insanlarıdır.

Ülkemizdeki her mevkii ve makam herkese açıktır. İmparatorluk tarihimiz asla ırkçı ve ayrımcı değildir. T.C’de aynı vicdan ve insanlığın devamıdır. Asaleti ve kucaklaşma modellerini başka yerlerde aramamıza gerek yoktur.

Yeni ABD başkanının dış politika ve uluslar arası güvenlik alanlarında izleyeceği yol zaman içerisinde anlaşılacaktır.

Haberin Devamı

Bu aşamada yeni başkanın Türkiye’yi ilgilendiren konularda iyimserlik içerisinde olduğumuzu belirtmek isterim.

Böyle olursa ilişkilerin önümüzdeki dönemde güçleneceğine inandığımızı açıklamakta fayda görüyorum.

Bu yeni sayfanın dünya barışı, uluslar arası güvenlik açısından, uluslar arası işbirliğinin daha güçlü olarak ön plana çıkmasını ümit ediyorum.

IRAK

ABD’nin himayesinde Kuzey’de oluşan siyasi yapılanma ile Irak’ın toprak bütünlüğünü tehdit edilmiştir.

Irak’ın kuzeyinde yuvalanan teröristler Barzani’nin himayesinde bu bölgeyi Türkiye’ye karşı bir saldırı yerine dönüştürmüştür.

Barzani yönetimi ABD’ye güvenerek izlediği politikalarla bölge güvenliğini tehdit eden bir çıban başı haline gelmiştir.

KIBRIS

Haberin Devamı

Kıbrıs konusunda son 5 yıl içindeki gelişmeler ve AKP’nin izlediği gaflet ve teslimiyet politikaları bu sorunun çözüm sürecini çok tehlikeli bir mecraya sürüklemiştir.

Bu sürecin durdurulmasını sağlayacak yeni bir zemin oluşturulması Türkiye için hayatidir.

ERMENİSTAN

Sahte soykırım kampanyası Türkiye ile ABD ilişkileri üzerinde olumsuz yansımaları olan bir sorundur.
Geçmişte yaşananlar ve bunun ilişkilerdeki olumsuz yansımaları bilinmektedir.

Yeni yönetimde Türk ABD ilişkilerini ön planda tutan, gerçekçi bir bakış açısı geliştirilmesi gerekir.
Binlerce yıl boyunca kıtalararasındaki güçleri terazileyen devletlerin, kuvvetin tek bir yapıda toplanmasına izin vermemiştir.

Haberin Devamı

Ancak alışılagelen bu tarihi süreç son çeyrek asırda, ortaya çıkan yeni durum karşısında ABD’nin tek kutup iddiasıyla ortaya çıkmasına yol açmıştır.

Dünyanın birçok ülkesi gibi aydınların bir kısmı bu yeni anlayışı benimsemiştir.

ABD başkanlık seçiminin de bu şekilde ele alınması gerekmektedir.

İnsandan ve ahlaktan uzak değerler sisteminin dayatıldığı bir dönemin gerilerde bırakılması çoğulcu bir dünya sistemine dönülmesi en önemli beklentimizdir.

BM Geçici üyeliğine seçilmiş Türkiye’nin yapması gerekende bu olmalıdır. Bu başkanlık seçiminin anlamı burada yatmaktadır.

Ancak bunları görebilmenin yolu sorunlarımıza başkent Ankara’dan bakmaktan ve büyük Türk tarihinin sayfalarını incelemekten geçmektedir.

Yoksa Washington’dan alınacak zorlama sonuçlardan asla değil.

AKP

Kendi milletini yabancılar nezdinde küçük düşürme kaygısı yaşamadan yapılan taviz kar anlayış Türkiye’nin itibarını zedelemiştir.

Son olarak İngiliz kraliyet ailesinin eski bir mensubunun yaptığı gizli çekimleri bu teslimiyetçi tavrın son aşamasıdır.

Burada engelliler için yapılan eğitim ve bakım koşulları ile geçtiğimiz yıllardaki yanlışlarla sıradan bir Avrupalıda uyandırılmış olmasıdır.

Bu yanlış anlayış bu olumsuz örneğe rağmen devam etmiştir.

Bu pısırık anlayışın devamı halinde yaşanan rezaletler tüm hızıyla sürecektir.

Bu bizim bir iç meselemizdir. Yaşadığımız son gelişmelerde bizi teselli eden tek nokta, kadın ve aileden sorumlu bakanın gösterdiği devlet adamı duruşu olmuştur.

Sayın bakanın tavrına destek olduğumuzu belirtmek istiyoruz.

Aynı duruşu kabinenin diğer üyelerinde de görmeyi bekliyoruz.

AB İLERLEME RAPORU

Bu belgeler Brüksel’in dışlayıcı yaklaşımının, dayatmacı tutumunun aynen sürdüğünü göstermektedir.

Türkiye’yi sanal bir müzakere süreci ile oyalama niyeti iyice anlaşılan AB, Kürt sorunu odaklı bir dizi dayatmayı, rüştünü ispat ölçüsü olarak öne sürmektedir.

AB’nin bu anlayışının değişmediği bir kez daha görülmüştür.

Hırvatistan’a tam üyelik takvimi verilmişken, Türkiye ile ilişkilerin Kıbrıs nedeniyle oksijen kazanına sokulması hazin bir göstergedir.

AB Türkiye için ikinci sınıf üyeliği ön görüyor.

Bu haysiyet kırıcı durumun üzücü yönü, AB’nin bu ayrımcı tutumu değil, AKP’nin bunu kabullenmesidir.

Bu sakat yaklaşım AKP’nin önümüzdeki dönemde de pusulası olacaktır.

AKP hükümeti sözcülerinin olumlu olarak gördüğü bu raporda, Fener Rum patrikliğine ekümenlik statüsünün kazandırılması, Ruhban okulu’nun yeniden açılması, Türkiye’nin Kıbrıs Rum yönetimini tek olarak tanıyıp adımlar atması ve AB’nin bu konuda verdiği bütün sözleri unutup hiçbir adım atmamışken, Türk liman ve havaalanlarının tek taraflı açılması istenmektedir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!