Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hükümetin derhal Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) teröristlerin tam imhasıyla sonuçlanacak kapsam ve derinlikte bir harekat için siyasi irade göstermesi gerektiğini belirterek, “Irak'ın kuzeyindeki Türkiye'ye sızmaların mutlaka önüne geçilmek üzere komşu ülke coğrafyasında bulunan ve önleyici tedbirler için Irak'ın kuzeyinden fiziken uygun arazilerden başlatılmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 'Güvenlik Bölgesi' oluşturulmalıdır” dedi.
MHP, 23. Dönem 3. Yasama Yılının ilk Grup Toplantısına, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ve şehitler için saygı duruşuyla başladı.
İstiklal Marşının okunmasının ardından konuşan Bahçeli, Meclisin yeni yasama yılına, “Belirsizliğin ve kriz işaretlerinin arttığı, siyasi çatışmaların tehlikeli boyutlara ulaştığı ve Türkiye'nin varlığına kastetmeyi amaçlayan kanlı terörün tırmandığı yüksek gerilimli bir kargaşa, huzursuzluk ve istikrarsızlık ortamında” başladığını söyledi.
Bahçeli, teröristlerin Aktütün Karakolu'na yaptığı saldırıyı bir kez daha nefretle kınadığını ifade ederek, yaşanan terör olayına hiçbir vatan sevdalısının tepkisiz kalamayacağını, hiçbir insan evladının sessiz duramayacağını bildirdi. Bahçeli, “Hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği kanlı terör tablosu karşısında, ne öne sürülecek bahaneler, ne mazeret olacak gerekçeler ve ne de sözde kararlılık mesajları konunun aciliyetini ve vahametini ortadan kaldıramayacaktır” dedi.
Hain saldırının yeri, zamanı ve şekliyle, güvenlik güçlerini doğrudan ve ağır silahlarla hedef almasının, terör örgütünün kazandığı cüretin boyutlarını gözler önüne serdiğini dile getiren Bahçeli, kaçan teröristlerin tam “imhasıyla” sonuçlanana kadar havada ve karada, her türlü zeminde yürütülecek askeri bir operasyonun tam kararlılıkla ve ısrarla sürdürülmesi gerektiğini bildirdi.
“SICAK TAKİP ŞARTLARI OLUŞTU”
Teröristlerin uğrayabilecekleri, ancak böylesi bir akıbetin milletin vicdanını bir nebze olsun ferahlatacağını vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
“Irak'ın Kuzeyindeki inlerine kaçan teröristlerin gidebildikleri son sığınak neresi olursa olsun ve ne kadar uzakta bulunursa bulunsun, artık uluslararası hukukun tanıdığı meşru sıcak takip şartlarının tamamı oluşmuştur. Hain saldırıda ağır silahların kullanılmış olunması, sınır ötesine yapılacak askeri harekata yönelik orantılı güç kullanımını önleyecek eleştirileri de tamamen ortadan kaldırmış ve bir mazerete imkan vermeyecek kadar durum netleşmiştir. Hükümet derhal TSK'ya teröristlerin tam bir imhasıyla sonuçlanacak kapsam ve derinlikte bir harekat için siyasi irade göstermelidir. Bunun yanı sıra, bu harekatla bağlantılı olarak, bu bölgelerde madem ki her terör saldırısında, çetin arazi şartlarının örtü ve gizlenmeye imkan verdiği ifade ediliyorsa, teröristlere üstünlük kazandıran bu fiziki zafiyete son vermek üzere; geçmişte yaptığımız önerimizi tekrarlıyoruz.”
“GÜVENLİK BÖLGESİ OLUŞTURULMALIDIR”
Daha önce açıkladığı “Güvenlik Bölgesi” önerisini de yineleyen Bahçeli, “Irak'ın Kuzeyindeki Türkiye'ye sızmaların mutlaka önüne geçilmek üzere komşu ülke coğrafyasında bulunan ve önleyici tedbirler için Irak'ın kuzeyinden fiziken uygun arazilerden başlatılmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından “Güvenlik Bölgesi” oluşturulmalıdır. Bunlar bu defada yapılamazsa; sınır ötesine operasyon yetkisi veren Tezkerenin uygulamalarının kamuoyunda sorgulanması ve toplumun mücadeleye olan güveninin sarsılması kaçınılmaz olacaktır” diye konuştu.
MHP Lideri Bahçeli, Türkiye'nin yıllardır Irak coğrafyasından sevk ve idare edilen açık bir terörist saldırısı ve düşmanca tavırla karşı karşıya olduğunu, herkesin kabul etmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi:
“Dış kaynaklı bu terörist unsurlarla, içteki siyasal uzantılarının bir cephe oluşturarak eylem, fikir ve emel birliği içinde bulundukları, bu ilişki ve işbirliğini her ortam ve fırsatta açıkça ifade etmekten asla kaçınmadıkları da bir gerçek olarak ortadadır. Geldiğimiz bu aşamada, ya bu ihanet cephesi Türkiye;nin birlikte yaşama iradesini kırarak ülkeyi kanlı bir bölünme ve iç çatışma sürecine sokacaktır. Ya da Türkiye Cumhuriyeti devleti, bütün milli güç unsurlarıyla bu saldırılara ve muhataplarına gereken cevabı vererek bu ihanetin belini kıracaktır. Bunun başka yolu ve yorumu kalmamıştır.”
Bahçeli, “İç siyasi kaygılar nedeniyle, oy avcılığının terörle mücadeleyi gevşeten önemli bir faktör olduğunu” da kaydetti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türkiye'nin milli birliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik bölücü teröre karşı, hem ülke sathında hem de sınır ötesinde eş zamanlı, etkili ve amansız bir mücadele verilmesi için başta AKP hükümeti ve yüce Meclis tam bir siyasi irade ve kararlılığı somut olarak ortaya koymalıdır” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, terör yoğunluklu ortamın ağırlaştırdığı bu dönemde, gündemin ilk maddesi olan 'Sınır Ötesi Operasyon' için Hükümete izin ve yetki veren tezkeresinin öneminin bir kat daha arttığını söyledi.
Bahçeli, bölücü terör tehdidi karşısında, öncelikle yapılması gereken şeyin, 17 Ekim 2007 tarihinde bir yıl süre için Hükümete verilen TSK'ya sınır ötesi operasyon yapma izin ve yetkisinin Meclis kararıyla tekrarlanması olduğunu dile getirdi ve şöyle devam etti:
“Türkiye'nin milli birliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik bölücü teröre karşı, hem ülke sathında hem de sınır ötesinde eş zamanlı, etkili ve amansız bir mücadele verilmesi için başta AKP hükümeti ve yüce Meclis tam bir siyasi irade ve kararlılığı somut olarak ortaya koymalıdır. Bu konuda artık kamuoyu ile paylaşılması kaçınılmaz bir ihtiyaç haline geldiği anlaşılan ve komutanlık devir teslim törenlerinde yüksek sesle dile getirilen talepler öncelikle hükümet ve sonra Meclis tarafından ciddiye alınmalıdır. Bu kapsamda, ülkemizin güvenliği diğer sorunların üstünde tutulmalı, güvenlik güçlerimizin fedakarlıklarını sekteye uğratan, mücadelelerine zorluk çıkartabilecek hukuki engeller varsa, bunlar mutlaka aşılmalıdır. Bu itibarla, milliyetçi hareket, bölücülüğün ve bölücü terörün tamamen yok edilmesinde alınacak kararlar için, her desteği vermeye hazır ve kararlıdır.
MHP'nin muhterem milletvekilleri, Genel Kurul Salonunda tam kadro hazır bulunacak ve milli güvenliğin sağlanmasından Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı sorumlu olan Bakanlar Kuruluna, TSK'ya bir yıl süreyle daha sınır ötesi operasyon yapma yetkisi veren tezkereye evet oyu vereceklerdir.”
“TBMM NORMALLEŞME İÇİN ADIM ATMALI”
Devlet Bahçeli, yılladır süren siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel bünyeyi çürüten müzminleşmiş hastalıklarla mücadelenin, yeni dönemde de TBMM'nin önündeki en önemli konu olduğunu söyledi.
Bahçeli, Türkiye'nin kaderini ilgilendiren bu sorunların, 22 Temmuz seçimlerinin belirlediği Meclis aritmetiği çerçevesinde çözümü konusunda, TBMM'nin, çok daha hayati görev ve sorumluluklarla karşı karşıya olduğunu vurguladı ve “Bugün içinden geçilen yüksek gerilimli ortamdan çıkılması için, TBMM'nin yeni yasama yılında normalleşme sürecini başlatacak somut adımlar atması bütün siyasi partilerin ortak sorumluluğu olarak görülmelidir” dedi.
Türk milletinin, siyaset kurumundan, Parlamentodan ortak talebi ve beklentisinin, siyasi gerginliklerin yumuşatılması, yolsuzluk ve kanunsuzlukların üzerine kararlı biçimde gitmesi olduğunu vurgulayan Bahçeli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Geçmiş olumsuzluklarda payı olanların, yeni döneme başlarken namuslu bir vicdan muhasebesi yaparak hatalarından dönmelerini ümit etmek istiyoruz. Aksi halde, eski tutumların sürdürülmesi durumunda, böylesi bir gelişmenin tarih ve millet önündeki vebali, çatışma aktörlerinin, ilkesiz siyaset tüccarlarının vicdanlarında bir kara leke, omuzlarında ilelebet bir yük olarak kalacaktır.”
“KÜRESEL EKONOMİDEKİ YANGIN HALİ..."
Gelişmeler ve tecrübelerinin, önümüzdeki dönemde de Türkiye'yi ağır sorunlarla yüklü yoğun bir siyasi gündemin beklediğini gösterdiğini kaydeden Bahçeli, önümüzdeki dönemde yolsuzluklar, AB'ye uyum yasaları, Kıbrıs, Kerkük ve Türkmenlerin geleceği, İran gibi konuların Türkiye'nin önüne geleceğini bildirdi.
Küresel ekonomide baş gösteren yangın halinin, sanal başarılarla günü kurtarmaya çalışan Türk ekonomisinin kapısına dayandığına dikkat çeken Bahçeli, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Alınmayan önlemlerin ortaya çıkaracağı risklerin, her geçen gün katlanarak altından kalkılamayacak kadar ağır bir krize doğru sürüklediği ortadadır. Yine bu kapsamda artan yolsuzluk haberlerinin uyandırdığı temiz toplum, temiz siyaset ve temiz yönetim arayışları da siyaset gündemine yerleşmiştir. Bu konulardaki değerlendirmelerimizi izleyen süreçte kamuoyu ile ayrıntılı olarak paylaşacağım. Bu ve benzeri ağır sorunların çözümünde elbette ki ilk muhatap, sorunları adım adım davet eden siyasetiyle, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi kadroları olacaktır. Ancak, Türkiye bizim için bu ilkesiz iktidara bırakılamayacak kadar önemli ve vazgeçilmez bir ülke, Türk milleti bu vatandan başka gidecek yeri olmayan, hak ettiği huzur ve refaha bir türlü kavuşamayan asalet sahibi bir beşeri cevherin adıdır. Tavizkar bir iktidar zihniyetinin inisiyatifine teslim edilemeyecek kadar kadar önemli, değerli ve kutludur. Bu itibarla MHP yeni dönemde de ilkeli, yapıcı ve çözüm öneren siyasetini sürdürecek, birileri istese de istemese de doğruları söylemeye; beğense de beğenmese de yanlışları eleştirmeye devam edecektir.”
Bu arada, Bahçeli, yeni yasama yılında milletvekillerine başarılar diledi.