Güncelleme Tarihi:
Bahçeli, partisinin Kırşehir İl Teşkilatı önünde vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, anayasa değişikliğinin arkasında Recep Tayyip Erdoğan, AB ve ABD olduğunu öne sürdü.
Bahçeli, şunları söyledi:
“Üç tane tuzak var. Bunlardan bir tanesi, 'açılım' adı altında başlatılan yıkım projesinin anayasal kılıfı bu değişiklikle hazırlanmak isteniyor. Yani PKK'nın siyasallaşma süreci kapısının aralandığını, anahtarının açıldığını Eskişehir'de Başbakan açıklıyor.
Terör her gün tırmanıyor, her gün bir Mehmetçiğimiz şehit oluyor. Silahlı Kuvvetlerimiz Gediktepe'den tutun, Hakkari'de, Şemdinli'de amansızca terörle mücadele ediyor. Siz de çıkmışsınız PKK'nin önünü açan, Habur gibi yargılanmadan siyasallaşmasını sağlayan bir ihanete imza atıyorsunuz. Şimdi de kalkıyorlar 'evet'çiler demokrat oluyor, 'hayır'cılar darbeci oluyor veya darbe potansiyeli taşıyan insanlar oluyor.
YAŞ kararları ile Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesini, bazı amaçlar için ne gerekiyorsa onu yaparak Türkiye'yi bir çıkmaza sürükletiyorlar. Darbeciler gibi bir safsatayla Silahlı Kuvvetleri sorgulamaya çalışıyorlar, akıllarınca 'darbecileri ayıklayalım' diyorlar. Sana ayıklama diyen var mı? Ancak Silahlı Kuvvetleri yıpratma. Onun için anayasanın birinci tuzağı bu. İkinci tuzağı Recep Tayyip Erdoğan ile yakından alakalı olan. O da herhangi bir iktidar değişikliğinde tıpış, tıpış Yüce Divan'a gidecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bunu bildiğin için bugüne kadar yaptığın yolsuzluğun, rüşvetin, yandaşın, hanedanın, saltanatların hesabını vereceksin. Bunun korkusuyla Anayasa Mahkemesinin sayılarıyla oynuyorsun, Anayasa Mahkemesinin, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun sayılarıyla oynayarak AKP'lileştirmeye çalışıyorsun. Bunun yanında 8 yıllık beceriksizliğinin üstünü de örterek yeri geliyor ağlıyorsun, yeri geliyor kefen giyiyorsun, hepsi sahte birer davranış.”
“İSTİSMARDAN VAZGEÇ”
“Aydın'a gidiyor rahmetli Adnan Menderes'i istismar ediyor, Eskişehir'e gidiyor, rahmetli Hasan Polatkan'ı istismar ediyor, Meclise geliyor, 12 Eylülde idam edilen ülkücüleri istismar ediyor, mektubu eksik okuyor, milliyetçiliğin üstünü örtüyor, sonra da Meclisteki grubuyla birlikte 'hadi ağlayalım' diyor” ifadelerini kullanan Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“30 yıldır bir damla gözyaşı döktün mü? Sen bunlar idam edilirken bir damla gözyaşı döktün mü? Sen o zaman İETT'te EGOspor'da top koşturuyor, vakit geçiriyordun. Bu oyuna son vermek lazım. AKP, istismardan vazgeç. Şimdi 'beni Yüce Divan'a göndereceklermiş' diyor. 'Bizim ölümden korkumuz yok' diyor. Devletin imkanlarıyla açılışlar yapıyor. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi mitingler yapıyor, çıkmış oraya alaylı alaylı konuşuyor. 'Ölümden korkumuz' yok diyor. Sen eskiden de Milli Görüş gömleği giymiştin. Nasıl oldu, ne zaman çıkardığını sen hatırlamıyorsan, ben sana hatırlatayım. Şimdi giydiğin yeni gömleğin önünde Amerika, arkasında Avrupa Birliği yazıyor. Şimdi de kalkmış aklınca yiğitlik taslıyor. Milletten aldığım güç birgün gerçekleşirse, seni Yüce Divan'a göndermezsem namerdim. Korkmadığını ispat etmek istiyorsan, topla Meclisi dokunulmazlıkları kaldır, oradaki iki dosyanla nasıl Yüce Divan'a gideceğini göreceksin. O zaman dizinin bağı çözülecek, Yüce Divan yolunda da çökeceksin, aynen Gediktepe'de olduğu gibi. O nedenle bu referanduma 'hayır' demek AKP'ye 'hayır' demektir, AKP'ye çeki düzen verdirmektir. AKP'liler dahil bu ülkeyi felakete sürüklemeyi önlemektir. Bunun için 12 Eylülde mutlaka sandığa gidin AKP'ye dersini verin.”
Bahçeli, daha sonra Mucur ilçesinde de belediyenin balkonundan vatandaşlara hitap etti.