Bahçeli: Davutoğlu Eşme'ye giderken PKKyla temas kuruldu mu?

Devlet Bahçeli, Nevşehir mitinginde yaklaşık 8 bin kişiye hitap etti. Bahçeli, Hacı Bektaşi Veli’nin sözlerinden örnekler vererek başladığı konuşmada, "Bu topraklarda duanın bereketi, milli şuurun görkemi vardır. Bu topraklarda engin bilgi birikiminin, çıkmayacak derinlere kazınmış izleri vardır. Bozgunculuk, buralara nüfuz edememiştir. Çünkü Nevşehirli kardeşlerim, doğruluğu ve dürüstlüğü düstur edinmiştir" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun geçen kasım ayında Hacıbektaş’ta düzenlenen Aşure Günü’nde talihsiz bir konuşma yaptığını anlatan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başkan, Kerbela olayını, Dersim olaylarıyla bir tutmuştur. Bu açıklama, samimi Müslümanların tepkisini çekmiştir. Ehlibeyt’in mümtaz şahsiyetleriyle, Dersim eşkıyalarını bir tutmuştur. Dersim hainliğine Kerbela diyenler, Ermenilerin eylemlerini de görmezden geldiler. Çanakkale’de kınalı kuzularımızı şehit edenlere övgüler yağdırdılar. Türk milletine nerede düşmanlık besleyenler varsa, AKP’den alkış topladı. Nevşehir olan bitenleri kaygıyla izlemektedir. Nevşehir kiminle yürüyeceğini bilmektedir."

Devlet Bahçeli 7 Haziran seçiminde, Kerbela olayıyla Dersim olaylarını bir tutanlara ’gidin’ denilmesi gerektiğini söyleyerek, "Bizimle yürüyecek misiniz? Bizimle yürüyüşümüz, hainlerin korkulu rüyasıdır, yürüyüşümüz, yolsuzluğa bulaşanları silip süpürecektir. Bizimle yürümeye hazır mısınız" dedi.

BAŞBAKAN'A, SÜLEYMAN ŞAH ZİYARETİ ELEŞTİRİSİ

Türkiye’nin darboğazda olduğunu ileri süren Devlet Bahçeli, çiftçinin emeğinin karşılığını alamadığını belirtti. Tarladan 50 kuruş ve 1 liradan alınan patatesin, pazarda el yaktığını ifade eden Bahçeli, buğday ve samandan sonra patates de ithal edilmek istendiğini söyledi. Dünyada gıda fiyatları yüzde 20 gerilemesine rağmen, Türkiye’de gıda fiyatlarının arttığına dikkat çeken Bahçeli şunları söyledi:

"Kimler bu durumdan çıkar sağlamaktadır? Tencereler tam takırdır, buzdolapları bomboştur. AKP iktidarında sofranız doldu mu? Paranız arttı mı? Geliriniz arttı mı? İktidarın refah ve gelişim rakamları aldatmacadır. Memurlarımız, işçilerimiz, çiftçilerimiz zor durumdadır. Ekonomi krizin eşiğindedir. Hal böyleyken uydu Başbakan ne yapıyor? Saraya kurulan Erdoğan ne yapıyor. Har vurup harman savuruyorlar. Hükümet cenahından Nevşehir’in sesini duyan yoktur. Uydu Başbakan Süleyman Şah Türbesi’ne gitmiş ve dua ettiğini söylemiştir. Davutoğlu ne yapacağını şaşırmıştır. Davutoğlu, bittiğini anladıkça yanlış işler yapmaktadır. Sayın Davutoğlu, vatan topraklarını gece yarısı operasyonla nasıl kaçıp bıraktın? O zaman aklın neredeydi? Vatanı satmak, topraklardan vazgeçmek ne zaman zafer, büyük bir olay olarak sayılmıştır? Eşme’ye giderken kimden izin aldın? Türbeye yakın bir yerde terörist başının posterlerinin ve paçavralarının dalgalanmasını nasıl izledin? Hiç mi vicdanın sızlamadı? Ecdat yadigarı vatan topraklarını satan adam, şimdi türbelerde dua etmektedir. Bu tezgaha, bu tehdide, bu kurnazlığa inanacak mısınız? PKK’nın kontrolünde Eşme’ye giden Başbakan’a hala inanacak mısınız? Sayın Davutoğlu, soruyorum sana, Eşme’ye giderken PKK terör örgütüyle temas kuruldu mu? Siz ziyarete gidecekseniz, Kandil’e gidin, İmralı’ya gidin. Size yakışan budur, sizin layığınız budur. Şimdi size soruyorum, vatan toprağını satanlara 7 Haziran’da derslerini verecek misiniz?”

DEVLET KESESİNDEN CÖMERTLİK KİMSENİN HADDİ DEĞİL

Meydanda bulunanlara, ’Bizimle yürü Nevşehir’, ’Bizimle Yürü Türkiye’ diye seslenen Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da şöyle seslendi:

"Erdoğan Cumhurbaşkanlığı makamını zedelemektedir. Her yeri dolaşıp başkanlık ve yeni anayasa için konuşmaktadır. Başkanlık için canını dişine takmaktadır. Yüce Kitabımızı eline alıp meydanlarda miting yapmaktadır. Libya’nın Obruk limanının açıklarında, uluslararası sularda gemimiz saldırıya uğramıştır. Mavi Marmara gemimiz basılmıştır. Bu ne acziyettir? Dün Rize’ye giden Erdoğan, yüce dinimizi kirli emellerine alet etmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı’na lüks ve pahalı bir otomobil alınmıştır. Tepkiler üzerine bu otomobil satılmıştır. Geç de olsa yanlıştan dönülmüştür. Erdoğan, bunu da diline dolamış, haberim olsa sattırmazdım, demiştir. 17- 25 Aralık Erdoğan’a sesleniyorum, devlet kesesinden cömertlik yapmak kimsenin haddi ve hakkı değildir. Eğer Diyanet İşleri Başkanı’na otomobil almak istiyorsa, bankalardaki kendi hesabından küçücük bir miktarı ayırsın ve alsın. Erdoğan ak saray yaptırdı ve oraya oturdu. Ne var bunda? Dedi. Ne yok ki Erdoğan? Türk milletinin hakkı var."

YOKSULLUĞUN ÖNÜNE GEÇECEĞİZ

Haksız kazancın haram olduğunu hatırlatan Bahçeli, "Nevşehirli kardeşlerim, sizler fakirsiniz ama onlar Ak sarayda sefahat içinde yaşıyorlar. Haksızlık yapmak onlara, haksızlık yapmama nasihatı sizlere. Kundaktaki yavrularımızın haklarını yiyenlerin burunlarından fitil fitil getirmek için bizimle beraber yürüyecek misiniz?" dedi.

Yoksulluğun önüne geçeceklerini, ülkenin refaha kavuşacağını söyleyen Bahçeli, emekliye yılda toplam 2 bin 800 destek ödeneği vereceklerini tekrarladı. Emekli aylığı arasındaki farkı gidereceklerini ifade eden Bahçeli şöyle dedi:

"Asgari ücreti en az net 1400 liraya çıkaracağız. Büyükşehirlerde ulaşım desteği sağlayacağız. Asgari ücretten vergi almayacağız. Köy ve mahalle muhtarları maaşlarının en az asgari ücret kadar olması için tedbirleri alacağız. Elleri toprak kokan çiftçi kardeşlerim, mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda ÖTV ve KDV’yi kaldıracağız. Mazotu 1 lira 70 kuruşa çekeceğiz. Hayvan üreticilerimizin kullandıkları girdilerde KDV’yi yüzde 1’e indirmek için bizimle yürümeye var mısınız? Esnaf ve tüccar kardeşim, sizler için de güzel çalışmalarımız var. Atanamayan öğretmenlerin alayını atayacağız. Gençlerin yanında olacağız."

BAHÇELİ: BUNLARIN HARAMA YELTENMELERİ FITRATINDA VAR

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Nevşehir’deki mitingin ardından Aksaray’a geçerek partisinin Hükümet Meydanı’nda düzenlediği mitingde yaklaşık 10 bin kişiye seslendi.

Hükümeti eleştiren Bahçeli, hükümetin tek başına iktidar gücünü, diktatörlük zannettiğini ve iktidarlık avantajını olumlu kullanamadığını belirtti.

Türkiye’nin, en talihsiz yıllarını Ak Parti ile yaşadığını belirten Bahçeli, "Türkiye’miz ağır ipoteklerin altına itilmiştir. Cumhuriyetin kazanımları için için kemirilmiştir. Türklük günden güne darbelenmiştir” dedi.

Hükümete yönelik eleştirilerini sürdüren Bahçeli, şöyle konuştu:

"Bunların devri saltanın da birilerinin ceplerini doldurduğu doğrudur. Birilerinin harama el uzattığı, birilerinin yetim hakkı çaldığı, birilerinin boğazından haram lokmaların indiği kesindir. Bunlara asla itirazımız yoktur. Ama Erdoğan ve Davutoğlu’nun zenginleştik sözleri size nasip oldu mu? Cebiniz borçtan kurtuldu mu? Kredi tuzağına düşmeden yaşayabiliyor musunuz? Madem ki bunlara siz sahip olmadınız. Madem ki zenginleşen sizler değilsiniz. Madem ki, bende para yok diyorsunuz. Sorarım sizlere bende yoksa, sizde yoksa, para kimin cebindedir. Paralar kimin lokmasındadır. Sizin hakkınız, yetim hakkı, hangi haramzadelerin saraylarındadır. Kimin yatak odalarındaki para kasalarının içerisindedir. Oturma odalarındaki ayakkabı kutularından deste deste çıkan paraları biliyor musunuz? Vakıf adı altındaki yüzdelik tahsilat bürolarına saklanan soygun tahsilatlarını unutmadınız. Bunlarda yerli para, yabancı para odalar dolusudur. Saymakla bitmez. Bu soygun çeteleri için helal haram fark etmez. Hani her felakette ağızlarına sakız yaptıkları fıtrat kelimesi var ya, ben de bunlara, bunların ahlaksızlıklarına aynı şeyi söyleyeceğim. Bunların harama yeltenmeleri fıtratlarındandır diyeceğim. Türkiye’nin dış borcu 400 milyar doları aşmıştır. Her doğan çocuk 10 bin dolar borçla doğmaktadır.”

"İSRAF ABİDESİ”

Bahçeli,"Sizlerden çalınan paralar, ya memleketin bir yanında kalkınma adı altında düzmece ihalelerle birilerine peşkeş çekilmiştir, ya da namustan eser kalmamış bir haramzadenin gizli hesaplarında bekliyordur. Ya da israf abidesi istismar anıtı olan saray müsveddelerin ile beştepe hanedanlığının hak, hukuk tanımaz vicdansızlığına terk edilmiştir. Parayı çalan onlar, borcu ödeyecek sizsiniz. Borcu yapan onlar, bedelini ödeyecek olan sizsiniz. İsraf eden onlar, emeği sömürülecek sizsiniz. Cebini dolduran onlar, aç açık dolaşacak sizsiniz. Onların cebine oluk oluk haram girerken, ucu ucuna yaşacak olan yine sizler olacaksınız. Tercih sizindir. Ya önünüzü uzatılmış bir lokma ekmeye rıza göstereceksiniz. Ya da yeter artık nerede benim hakkım diye ayağa kalkacaksınız.”dedi.

"ÇALDIKLARINI ÇIKARTIP, PARA KASALARINA SAKLANACAKLAR”

MHP’nin iktidara yürüdüğünü belirten Bahçeli, "Biz sadece adımlarımız sıklaştırdık. Bu yürüyüş Bizans’ı mağlup eden Söğüt’ten filizlenen, Sakarya’da şahlanan yürüyüştür. Biz sadece saflarımızı sıklaştırdık. Ne kadar melun, ne kadar hırsız, ne kadar hain, ne kadar alçak varsa önümüzdedir. Her adımımızda saklanacak delik arayacaklardır. Her adımımızda çaldıklarını çıkartacaklar ve para kasalarına saklanacaklardır. Gelin bu tarihe sizde damga vurunuz” diye konuştu.

"HESAP VERMEDİLER”

13 yılda yaşanan olayları tek tek anlatan Bahçeli, şöyle konuştu:

”Ak Parti 13 yıldır iktidardır. Hızlandıracağız diye trenler devirdiler. 40 vatandaşımız öldü. Kazadır dediler hesap vermediler. 301 evladımız Soma’da toprak altında kaldı. Fıtrattandır dediler hesap vermediler. Yardım ve yataklık yaptıkları, El Kaide saldırdı, Musul’da başkonsolosluğumuz bastı, çevremizde katliam yaptı, Müslüman kan dökmez dediler, hesap vermediler. Kaçak ve karanlık saray yaptılar. Aç, açık milletin emeğini israf ettiler. İtibardır, layıktır dediler, hesap vermediler. Sizin paralarınızla uçak, lüks otomobil aldılar, örtülü ödeneği ona buna saçtılar. Devletin bütçesini kuşa çevirdiler. Ne var ne yok bunda dediler, hesap vermediler. Kime gittiği bilinmeyen silah yüklü TIR’lar yakalandı. Devlet sırrı dediler, hesap vermediler. Bir zamanlar kardeş olan Esad gidiyor bahanesiyle Suriye’yi karıştırdılar, bu ülkenin iç işleri karıştılar, katliamlara ortak oldular. Strateji dediler, insanlıktan bahsettiler. Hesap vermediler. Kollarda rüşvet saatler, odalarda kasalar, kutularda paralar ele geçirildi. Paralel devlet var dediler, darbe çığırtkanlığı yaptılar hesap vermediler. İhalelere peşkeş çektiler, yandaşları kayırdılar, ar namus terk ettiler. İnançlı kadrolar iktidarda dediler hesap vermediler. İmralı canisiyle kucaklaştılar, teröristle el sıkıştılar, şehit kanı üzerinden pazarlık yaptılar. Açılım dediler, çözüm ve barış çıkışı çiğnediler, hesap vermediler. Orta doğu projesinin taşeronu oldular. İslam dünyasında kan gövdeyi götürürken, küresel güce kuryelik yaptılar. 2023 vizyonu dediler, hesap vermediler. Ermeni ile kucaklaştılar, isyankarları övdüler, özürler dilediler, masalarda boyun eğdiler. Tarihle yüzleşiyoruz dediler hesap vermediler. Hukuku katlettiler, mahkemeleri fesih ettiler, davaları mahvettiler, vesayeti kaldırdık deldiler, hesap vermediler. Askeri, polisi içeri aldılar, eli kanlı teröristi dışarı saldılar, bağırsakların temizliği ve toplumsal barışı, dediler hesap vermediler. Süleymaniye’de askerlerimizin başına çuval geçirilmesini ahlaksızca izlediler, bu nota müzik notası değildir dediler, hesap vermediler. Dağdan inen teröristi resmi törenle kucakladılar iyi şeyler oluyor dediler, hesap vermediler. Ecdadımızın aziz türbesini teröristlerin önünden kaçırdılar, vatan topraklarını sattılar, emaneti taşıdık, başardık, zafer kazandık dediler. Sonra dönüp huzura durduk deyip hesap vermekten sakındılar. Polis dayağı hak oldu, konuşanlar kodese tıkıldı. Devlet büyüğüne saygısızlık dediler, hesap vermediler. Baskı, zulüm, mahkeme, hapis, Toma, biber gazını sahaya sürdüler, yüzde 50’yi evde zor tutuyoruz dediler hesap vermediler. Arazileri yağmaladılar, ormanları talan ettiler, rantiyecilere bayram ettirdiler. Kentsel dönüşüm, imarlaşma dediler, hesap vermediler. Sıfır sorun diye yola çıktılar, yalnızlaştılar, ortada dost bırakmadılar, aktif ve çok boyutlu dış politika dediler, vicdan diploması uydurmasını başımıza bela ettiler, hesap vermediler. Sınavlarda kopya çekilmesine özendirdiler, KPSS skandalları ile yandaşları korudular, hakkı ile işe girmek isteyenleri yüz üstü bıraktılar. Sonra da dönüp paralel yapmış deyip, hesap vermediler. Bunların hepsini kaydını bir bir tuttum ve tutturdum. Unutmam ne mümkün, vazgeçmem imkansız, hepsinin hesabını bir bir soracağım Allahın izniyle. Bunların defterini bir bir düreceğim. Haram lokmalarını kursaklarından teker teker çıkaracağım. MHP bunun için yola çıkmıştır. Bizimle yürü Türkiye, bizimle yürü Aksaray.”

"BAŞKANLIK RÜYASI GÖREN ERDOĞAN”

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da eleştiren Bahçeli, "Başkanlık rüyası gören Erdoğan, yeni Anayasayı PKK ve HDP ile hazırlama arasında olan 17-25 faili sana diyorum ki, sen Hafız Esad olmak isteyebilirsiniz bu sana yakışacaktır. Sen Saddam olmayı düşleyebilirsiniz bu sana müsaittir. Hatta kendisi Basra Sultanı’da sanabilirsin. Bizi ilgilendirmez, senin bileceğin iştir. Ama bilesin ki, ne Suriye, ne Irak, ne Ortadoğu’daki köhne bir emirliktir. Hatırlatırım, Türkiye senin mülkün değildir, millet senin tebaan, Aksaray senin tutsağın olmayacaktır. Bu vatan bize senden değil, ecdattan yadigardır. İhale ile alınmamış, rüşvetle toplanmamış, kasalarda saklanmamıştır. Ardında Müslüman Türklüğün muhteşem anıları vardır. Bil ki sana ve Davutoğlu’na harcatmayız ve harcatmayacağız. Bu millet bize senin değil, tarihin ve kahramanlıkların mirasıdır.”dedi.

Bahçeli, eleştirilerinin ardından seçim beyannamesindeki vaatlerini anlattı.