Bahçeli, tören alanında protokol tribünün ön sırasında en soldaki koltuklarda oturdu, Bilecik Valisi'nin kendisine Arınç’ın yanına oturması davetini kabul etmedi. Protokolde Arınç, Faruk Çelik ve BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu yan yana oturdu.
‘Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şeklikleri', Bilecik'in Söğüt İlçesi'nde yapıldı. Şenlik yürüyüşüne Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Devlet Bakanı Faruk Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar, AK Partili Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, AK Parti Milletvekili Fahrettin Poyraz ile çok sayıda kişi kaldı.
Yürüyüş alanına ilk olarak Devlet Bahçeli geldi. Daha sonra gelen bakanlar Bülent Arınç, Faruk Çelik ve BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, Bahçeli ile tokalaştı. Bahçeli, bir süre bakanların yanında kaldıktan sonra yürüyüş başlayınca arka sıralarda duran partililerinin yanına geçti. Kaymakamlık önünde başlayan yürüyüş sırasında Arınç, Çelik ve Topçu ön sırada, Bahçeli de onların yaklaşık 100 metre gerisinde yürüdü. Yürüyüş yaklaşık 2 kilometre ilerideki Ertuğrul Gazi Türbesi önünde son buldu.
Ertuğrul Gazi Türbesi'ni Bülent Arınç, Faruk Çelik, Vali Akpınar, Belediye Başkanı yağcı ve BBP Genel Başkanı Topçu birlikte ziyaret edip dua okudu. Bakan Arınç ve beraberindekilerin çıkması ardından türbeyi Devlet Bahçeli ziyaret etti. Bahçeli bir süre kaldığı türbede dua okudu.
Bu arada devlet bakanları ve BBP Genel Başkanı, Ertuğrul Gazi Türbesi'ni ziyaret ederken türbe önüne gelen uzun sakalı ve fesli 2 kişi, ziyaret sonrasında Arınç’ın arkasındaki kalabalıkla birlikte çadırların önünden yürüyerek protokol tribüne geldi ve protokol tribünün en arka sırasına oturdu. Bülent Arınç, Faruk Çelik, Yalçın Topçu ve beraberindekiler kurulan Yörük çadırlarının yanından geçerek tören alanına geldi. Ardından tören yerine gelen Devlet Bahçeli protokol tribünün sol tarafında subayların olduğu yerin yanındaki koltuğa oturdu. Bülent Arınç, Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar aracılığı ile Bahçeli’yi yanına oturmaya davet etti. Bahçeli, valinin davetini kabul etmeyerek, “Burada iyiyim. Buradan etkinlikleri rahat görüyorum” diyerek daveti kabul etmedi.
BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu ise Arınç, Çelik ve Vali Akpınar’ın yanına oturdu. BBP lideri Topçu etkinliklerde yaptığı konuşmada “Alperenler'in serdarı ceddimiz Ertuğrulgazi'yi anma şenliği büyük milletimizin birliğine ve dirliğine vesile olsun. Yüreği tunç olan bu millete kefen biçmek hiç kimsenin haddi değil. Birliğimiz devam edecek, her türlü fesat yuvalarına karşı kıyamete kadar bir olacağız diri olacağız. Yürekli tunç olan bu millete kefen biçmek hiç kimsenin haddi değil. Birliğimiz devam edecek her türlü fesat yuvalarına karşı kıyamete kadar bir olacağız diri olacağız” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de konuşmasında Osmanlı'nın hüküm sürdüğü coğrafyada bulunan ülkelerin bugün barış ve huzuru aradıklarını söyledi. Bahçeli, şöyle devam etti:
“Kutlu ceddimiz, yüzyıllar boyunca 3 kıtayı kuşatan ve bütün dünyaya yayılan bir medeniyeti ve güçlü bir milletin bütün özelliklerini göstermiştir. Ne yazık ki bu büyük devletin hüküm sürdüğü coğrafya bugün dünyanın en fazla barış ve huzur arayan bölgelerini ve ülkelerini barındırmaktadır. Osmanlı sonrasında onun yarattığı uzlaşma, hoşgörü ve barış ortamı bir daha yakalanmamış, Balkanlar'an Ortadoğu'ya kadar pek çok yerde savaşlar ve çatışmalar süregelmiştir. Biz muhteşem Osmanlı medeniyeti ve barışının mirasçısı bir devlet olarak işte bu iklimi yeniden ihya etmeye ve yaşatmaya mecbur olduğumuzu görmek durumundayız. Bunun yolu da hem kendi tarih ve medeniyetimizi iyi bilmekten hem de bölgesel denge hedef ve beklentileri çok iyi tahlil etmekten geçmektedir. Türk milleti Ertuğrul ocağının bu kılavuzluğu ile birlikte kültürleri, inançları, ticaretin ve kıtaların kavşak noktasında bulunan bir dünya devletini yönetme imkanı bulmuştur. Bu itibarla milletimizin bir eseri olan Osmanlı imparatorluğu ve akabinde Türkiye Cumhuriyeti bu yüksek yönetim mirasının bir devamı yüzyıllardır yüreklerde taşınan kutlu veraset ve vasiyetin de bir ifadesidir. Ancak son zamanlarda muhatap kaldığımız sıkıntılar, artan ve mesafe alan bölücü niyetler dünden devraldığımız mirası birileri tarafından idrak edilmediği ve sahiplenilmediğini göstermektedir.”
“OSMANLI ŞAMARI”MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli öncelikle halk arasındaki ayrışma ve itilaf noktalarını tahlil etme yoluna gidilmesi gerektiğini söyledi. Bahçeli şöyle konuştu:
“Tarihin şahitliğinde Sultan Alpaslan'la başlayan ve Ertuğrul Gazi ile birlikte daha sahiplendiğimiz Anadolu coğrafyası uğruna verdiğimiz şehitlerimizle beraber tarihi karar, Türksüz bir Anadolu arayışındaki Haçlı zihniyetine yönelik verilmiş en keskin ve kati cevap olmuştur. Ne var ki yüzyıllardır hapsoldukları karanlık mahsenden çıkmak için fırsat kollayanlar ve Türk'ün hayat hakkını gasp etmek için plan yapanlar şimdilerde tekrar doğrulmuşlar ve kendilerine sunulan imkanları kullanmaya başlamışlardır. Gaflet ve ihanet arasındaki esas çizgide faaliyet yapmanın yoğun çabalarıyla milli kimliğimizi zedelemeye ve tahrip edilmeye uğraşıldığı bugünlerde Ertuğrul ocağının bize verdiği hikmetli derslere çok ihtiyaç olduğu kuşkusuzdur. Elbette dün içimize fitne sokmaya çalışan tekfurlara Türk'ü yok etmeye kararlı güçlere nasıl cevap verilmişse bugün de büyük milletin iradesini yeniden şahlanarak hak edenlere Osmanlı şamarını indireceği muhakkaktır. Bu itibarla Türk milletini yeniden küresel arenada güçlü ve sözü dinlenir bir hale gelmesi muhterem ceddimizle başlayan tahini mirasa sarılarak gerçekleşecektir.”
ARINÇ YÖRÜK ÇADINININ ÖNÜNE TÜRK BAYRAĞI DİKTİDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, etkinlikte bir Yörük çadırının önüne Türk Bayrağı diktikten sonra kürsüye gelerek konuşma yaptı. Osmanlı'nın yüzyıllar boyunca tarihin akışına adaletle yön verdiğini belirten Bülent Arınç şöyle konuştu:
“Ecdadımızın kurduğu medeniyet hiçbir zaman kaba kuvvet ve zorbalık üzerine oturmadı. Ertuğrulgazi atamızın mayasını verdiği medeniyetimiz yüzyıllar boyunca başta Anadolu olmak üzere tarihin akışına adaletle yön vermiş, ayrım gözetmeksizin tüm insanlığa sevgiyle hoşgörü ile yaklaşmıştır. Başta Osmanlı olmak üzere hiçbir medeniyetimiz sadece silahtan ve kılıçtan güç almadı. Her nereye gittiksek adaletle gittik. İlim ve irfan ile gittiğimiz her yeri herkes için huzurlu beldeye çevirdik. Gücümüzün temeli evrensel insani eğerler üzerine oturtulmuştur. Tarihteki istikametimizi inancımız ve milletimizin değerlere şekillendirmiştir. Bu değerler bilimle yoğrulmuş adalet, irfanla harmanlanmıştır. Onun için bizler Malazgirt’i, ne İstanbul’un Fethini, ne Çanakkale'yi ne de İstiklal mücadelesini sadece kılıçla, topla- tüfekle yapmadık. Eşsiz gücümüzün kaynağı birlik ve beraberlikten, müstesna kardeşlik ruhudur. Dün atalarımız burada Söğüt ve Domaniç'te toprağa 1 tohum koydular, bugün bu tohum bizim yüreklerimizde ulu çınara dönüşmüştür. Geçmişimizle, tarihimizle gurur duyuyoruz. Tüm dünyaya adaleti ilmi ve sevgiyi götüren ecdadımızın mirasçısı olmakla iftihar ediyoruz. Dün atalarımız dünyanın sınırlarını zorlayan büyük imparatorluğun sahibiydi. Bugün onların mirasçısı olan bizler de tarih sahnesinin en büyük ve en saygın milletleri arasında yine tarihin akışına yön vermekteyiz. Çünkü bugün bizlerin de 7'den 77'ye yüreklerinde ecdadımızın aleme ışık saçan çırası parlamaktadır.”
Arınç, bugün dünya sahnesinde kabuklarını kıran, üzerindeki yorgunluk ve miskinliği bertaraf eden, dünyanın her bölgesinde varlığını gösteren bir Türkiye bulunduğunu anlattı. Bülent Arınç, Türkiye'nin 1 ayağının ata yurdu Kafkaslar'da olduğuru belirtirken, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diğer taraftan Balkanlar'da, Avrupa'da, diğer tarafta Ortadoğu'da, Afrika'da tekrar dünya sahnesinde aktif yer almaktayız. Atalarımızın mirasına sahip çıkarak aynı zamanda kendi öz kimliğimize sadakatla bağlı kalarak tarihteki yolculuğumuza sağlam adımlarla devam edeceğiz. Şunu tüm dünya bilmelidir. Hem dostlarımız hem de düşmanlarımız açıkça bilmelidir. Bu kutlu milletin tarihteki yolculuğu da sonsuza kadar devam edecektir. Bu milletin karşında hiçbir güç duramaz. Ayrıca milletimizin tarihteki yürüyüşüne de tüm insanların ihtiyacı vardır. Çünkü milletimiz zalim ve zulme karşı karşı
aslan kesilir, ancak hangi milletten ve dinden olursa olsun tüm insanlara sevgi ve adetle yaklaşır. Dünya insanlığının bu kutlu milletin yler yüzündeki yürüyüşü ve duruşuna ihtiyacı vardır. Bu millet devletinden önce yüreklerindeki insanlık devletini inşa eder. Yok etmek için değil, yaşatmak için davranan bir neslin mirasçısıdır. Ecdadının dünyaya öğrettiği sevgi, aşk, hoşgörü, inanç ve adalet anlayışı bugün bütün insanlığa huzur ve barış getirecektir. Ertuğrulgazi'nin Osmangazi'nin bizlere bıraktığı medeniyetin mayası aşk, ilim, irfandır. Dünyayı yönetmeye talip oldular. İnsanlığa huzur ve barışı sundular. Kendileri dar ve kısır çekişmelerin içerisine koymadı. Dünyayı sömürmediler insanlığı yok etmeye kalkmadılar.”
Devlet Bakanı Bülent Arınç, kimseyi hor görmediklerini, asırlardır bu topqraklarda kardeşçe yaşandığını bildirirken, milleti bölmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurgulalarken, bu topraklarda hiç kimsenin hor görülmediğini belirtti. Arınç, asırlardan bu yana sürdürülen kardeşçe yaşama devam edileceğini kaydederek şöyle devam etti:
“HİÇBİR HAİNLİK PARA ETMEZ”“Bizim kardeşliğimizin dinamiğini Ertuğrul Gazi’nin, Osmangazi’nin, Sultan
Fetih'in kalp çırpıntıları oluşturur. Birliğimiz ve beraberliğimiz gücünü Şeyh Edebali’den, Hacı Bektaşi Veli’den ve Yunus Emre’nin manevi ruh ikizinden alır. Tarih boyunca nice devletler, nice şer güçler bu büyük milleti yok etmeye, tarih sahnesinde silmeye ve küçültmeye çalıştı. İçimizden yetişen nice hainler, sinsi nifaklarla bu büyük milleti bölmeye ve parçalamaya çalıştı. Türlü bahanelerle araya ayrılık tohumları ekmek istendi. Hala aynı çaba içerisinde olanlar var. Ancak şunu herkes iyi bilmelidir. Özellikle milletimiz birbirine düşürmek isteyenler, terörden, kandan, ölümden medet ummanlar şunu iyi bilmelidir; Mayasını Ertuğrulgaziler'in, Sultan Fatihler'in, Şeyh Edebali'nin, Yunuslar'ın, Pir Sultanlar'ın, Hacı Bektaşi Veliler'in kardığı bu büyük millete karşı hiçbir hainlik para etmez. Karılan harç öylesine sağlamdır ki, kimse bu milletten zırnık kopartamaz. Bu millete karşı hainlik düşünen her kim olursa olsun en büyük cevabı milletimizden alır. Umutsuzluktan nemalananlar, zaaflardan beslenenler, toplumun ıstırap duymasından kendilerine gün doğunu zannedebilir. Ama kaya gibi sağlam, kan, can kardeşi olmuş bu milletin köküne nifak tohumlarını eriştiremezler. Biz asırlardan beri kardeşiz ve öyle de kalacağız. Biz tesadüfen bir araya gelmedik. Onlara söyleyecek tek bir söylemimiz var. Dönüp tarihi yeni baştan okusunlar. Okuduklarında Pir Sultanları, Hacı Bektaşi Veli’yi, Yunus’u, Şeyh Edebali’yi göreceklerdir.”
Konuşmaların ardından askeri bando, mehter takımı, halk oyunları ekipleri gösteri sundu, at üzerindeki yörükler protokolü selamladı. Bilecik Valisi Halil İbrahim Akpınar, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Devlet Bakanı Faruk Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu'ya birer plaket verdi. Plaketini alıp tribüne doğru giden Bahçeli, çimlerin üzerine yatarak fotoğrafını çekmeye çalışan bir partiliye gülümseyerek yerden kalkmasını söyledi.