Güncelleme Tarihi:
Bağış yaptığı açıklamada, 22 Temmuz'da AKP'nin yeniden tek başına iktidara geleceğini, bu süreçte Alevi kesime seslenmek istediğini söyledi. Egemen Bağış, şöyle dedi:
“Son haftalarda kendi aralarında yoğun tartışmalar yaşıyorlar. Sandığa gitmek, gitmemek konusunda yorumlar yapılıyor. Hangi partiye oy vereceklerini konuşuyorlar. Burada CHP ye ‘alışkanlık' sonucu oy vereceklerini söyleyenler var. ‘CHP ve liderinin yanlışlarına rağmen, bu yanlışları görmezden gelerek ve içi kan ağlayarak CHP ye oy vereceklerini' söyleyenler var. Hatta barış ve kardeşlik ilkesi üzerindeki Aleviler'in, radikal-milliyetçi siyası zihniyete oy vereceğini savunanlar var. Alevi toplumu, kapalı, dünyadan uzak ve emir- komuta zinciriyle isleyen bir topluluk değildir. Alevi toplumunun siyasi ve demokratik olgunluğundan vazgeçip işaretle, yönlendirmeyle, tembihle oy kullanması düşünülemez. Bireysel ve demokratik bir hak olan oy hakkının başkalarının tercihine terk edilmesi düşünülemez. Çagdas demokraside ‘kahren ve kerhen' oy verilmez.”
Bağış, yüz binlerce kişiyi buluşturan AKP İstanbul mitingi ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Alevi Bektaşi dergâhı olan Erikli Baba Kültür Derneği ziyaretinin önemini vurgulamak istediğini anlattı. Egemen Bağış, şöyle devam etti:
“AKP'nin Alevi toplumuna açılımları ilk kez yaşanmamıştır. Bu açılımlar 2002'den beri yapılmış, ancak Alevi toplumunun bölünmüş ve dağınık bir tablo çizmesi karsısında AKP ve hükümet kimin muhatap alınacağı ve kimin temsil yetkisi taşıdığı konularında güclük yaşamıştır. Nihayet, AKP milletvekili aday listelerinde sayın adaylar Reha Çamuroğlu, İbrahım Yiğit, Haydar Dogan, Kevser Fatıme Akyürekli ve Hüseyin Tuğcu’nun bulunması AKP’nine önemli bir açılımıdır. Bu açılımlar, karşılıklı diyalog ve anlayışla ilerletilmesi gereken başka adımları da beraberinde getirecektir. AKP hükümetinin taşıdığı AB Reform süreci ve uygulamaları konusunda Alevi toplumunun kafasının karışık olduğu anlaşılmaktadır. AKP'ye önyargıyla bakanlar, AKP’nin AB reform uygulamaları karşısında çelişkiye düşmektedir. Ortada çelişki yoktur. Önyargısız bakıldığında AKP, Türkiye tarihinin en demokratik, en reformcu, en açılımcı, ve ekonomik açıdan en ilerici hükümetidir. Bu reformlardan yalnız Aleviler değil, herkes faydalanmaktadır. Aleviler uzun süre alışkanlık sonucu CHP’yı destekleyerek sıyası zemin kazanmak istedi. Ancak, bu siyasi parti iktidar olamadı. CHP kendi seçmenlerine ve de Alevilere hayal kırıklığından başka bir şey vermemiştir.”
Egemen Bağış, Aleviler'i 22 Temmuz'da iktidarı, AKP'yi desteklemeye çağırdıklarını anlatırken, “Gelin, Türkiye'nin yeni hükümetine destek verin ki, bundan sonra siyasette sizin de sesiniz duyulsun. Kendinizi muhalefete mahkum etmeyin. Muhalefette olan kaybetmiş demektir. Kazananların ve kardeşliği yanına gelin. Biz Aleviler'i kucaklıyorve bütün kesimlere elimizi uzatıyoruz. Çünkü Hak’ka ve birliğe inanıyoruz. Davetimiz, inananların ve kardeşliklerin davetidir. Aleviler'in geleceği dar, kapalı cemaatte değil, Anadolu’nun özgür genişliğinde yatar. Biz tutmak üzere söz veriyoruz, tutmak üzere elimizi uzatıyoruz. AKP Aleviler’i hiç aldatmadı. AKP tutmayacağı sözü hiçbir zaman vermedi. Biz kişi başına geliri en az 10 bin dolar olan; gelişmiş, kalkınmış, işi ve aşı olan, herkesin rahatça, özgürce hayatını yaşadığı Türkiye’nin yolundayız. Bu Türkiye yoluna siz de gelin. Oylarınızı iktidara verin, ve sız de iktidara gelin. Muhalefet umut olamaz. İktidara gelin, AKP’ye gelin.”