Babalı oğullu... Organ orkestrası

DOKTOR Hüseyin Yıldırımoğlu, Yedikule Göğüs Hastalıkları Araştırma ve Eğitim Hastanesi’nin acil kliniğinde çalışırken, yaklaşık 10 yıl önce hastanede akciğer nakilleri başlayınca organ koordinatörü oldu. Organ koordinatörlüğünün bir okulu yok, pek çok meslektaşı gibi diğer koordinatörlerden öğrendi. İşlerinin en zor yanı, yakınlarının beyin ölümü haberini henüz almış ailelerden organ bağışı yapmalarını istemek. Keyifli tarafı ise hastaları bağışlanan organlarla buluşturmak, hızla yapılması gereken organizasyonla, organ bağışını haber vermek, hastaneye çağırmak, yeniden testlerini organize etmek, ameliyata hazırlamak...

‘TURAN’LA ARKADAŞ GİBİYİZ’

Türkiye’nin farklı kentlerindeki organ koordinatörleriyle gece-gündüz iletişim halinde olduklarını belirten Dr. Yıldırımoğlu, “Kısa zamanda hüzün, mutluluk ve daha pek çok duyguyu yaşıyoruz. Yapılan iyiliğin de hatanın da sonucunu çabuk alıyoruz. Ama nakil olan hastanın nefes aldığını ve yaşadığını görmek bizim için en büyük mutluluk” diyor. 3.5 yıl önce kamu sektöründen ayrılan ve Memorial Hastaneler Grubu’nda çalışan Dr. Yıldırım, organ bağışıyla ilgili çalışmalar yapan Hayata Bağış Derneği’nin de başkanlığını yapıyor.

Genç yaşta baba olan Dr. Yıldırımoğlu ile oğlu Turan arasında 20 yaş var. Dr. Yıldırımoğlu, “Turan’la arkadaş gibiyiz. Başta baba-oğul aynı işi yapmamızın nasıl algılanacağı konusunda tereddüt ettim. Şimdi bakıyorum Turan gece 3’te mutfakta telaşla konuşuyor. Turan’la sosyal projelerde de birlikteyiz. Son yıllarda birlikte müzik de yapıyoruz” diyor. Anadolu rock grubu Detoks Ayda1 için her gün 2-3 saat birlikte çaldıklarını anlatan Dr. Yıldırımoğlu, “Ben bağlama çalıyorum, Turan gitar çalıyor. Aynı zamanda solist. 7 kişilik grubumuzda, Turan ve bas gitarcımız (Burhan Güneş) dışındaki herkes doktor. İstanbul’un çok prestijli sahnelerinde organ bağışı için farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Grup üyeleri olarak konserlerden elde edilen gelirin tamamını organ bağışı farkındalığını artırmaya çalışan sivil toplum kuruluşlarına bağışlıyoruz. Dernekle birlikte yürüttüğümüz bu projede bu yıl için 10 konser planlaması yapıldı. Grup üyeleri arasında çok yoğun çalışan arkadaşlarımız var. Ama 2 yıldır düzenli çalışmayı hiç aksatmadık. Bugüne kadar toplam 8 bin kilometre yol kat ettik ve 28 konser verdik” diyor.

‘BEN HEP TAKİPTEYDİM’

Turan Yıldırımoğlu ise sağlık meslek lisesinde ve mezun olduktan sonra üniversitede ilk ve acil yardım eğitimi aldı. Koç Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nde koordinatörlük yaparken, işletme okumaya da devam ediyor. Yıldırımoğlu, şunları söylüyor: “Sağlıkçı bir aileyiz. Annem de hemşiredir. Organ nakilleriyle ilgili hikâyem babamla beraber başladı. Sağlık okulunu bitirince de 2014’de çalışmaya başladım. Çok değişik hikâyeler var. Tarif edemeyeceğim duygu karmaşasını kısa sürelerde yaşıyoruz.”

BAĞIŞLADIĞINIZI AİLENİZ BİLSİN

DOKTOR Hüseyin Yıldırımoğlu, organ bağışı konusunda hâlâ yeterli seviyede olunmadığın belirterek şunları söyledi: “Organ bağışını yeterince anlatamadığımızı düşünüyorum. Anlatmak için müzikten de yararlanıyoruz. Örneğin bir alışveriş merkezine stant açtığımızda kimse uğramıyor. Ama konser verip ‘Stantta da organ bağışı alınıyor’ dendiğinde çok ilgi çekiyor. Göğüsünüze ‘Organlarımı bağışlıyorum’ dövmesi bile yaptırsanız yakınlarınız vermezse alamıyoruz. Cepte organ bağış kart taşımak çok önemli. Çünkü aile bunu gördüğünde daha kolay bağışlıyor. Organların bağışlandığını evdekilere deklare etmek önemli.”