(a.a.)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2007 19:30
Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan'ın, terörle mücadele konusunda hükümetin temasları hakkında bugüne kadar ne yapıldıysa bilgi paylaşmak amacıyla bir muhalefet turu yapacağını bildirdi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Kurulun 3 konuyu görüştüğünü söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ABD ve İtalya'ya gerçekleştirdiği gezilerin ele alındığını belirten Bakan Çİçek, Erdoğan'ın ABD gezisinde ağırlıklı olarak terör konusunun ele alındığını bildirdi.
Türkiye'nin, bu mücadelesinde haklı olduğunu ve her zaman “Türkiye'nin bu mücadelesini terör örgütüne karşı erdiğini” söylediklerini anlatan Bakan Çiçek, şunları söyledi:
“Son zamanlarda yaşanan olaylardan, Türkiye'nin, sınır ötesi operasyon ve arkasından ortaya koyduğu kararlı tavrın sonucu olarak, Irak'taki merkezi Irak hükümeti ve orada fiilen otoriteyi tesis durumunda olan ABD, bu mücadele bakımından görüşülmesi gereken iki devlet.
Sonuçta Türkiye, Sayın Başbakan'ın ağzından, Türkiye'nin görüşlerini çok net bir şekilde Sayın Bush'a ifade imkanını bulmuştur. Bu görüşmelerin son derece verimli, faydalı, terörle mücadele açısından önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.
Türkiye, bu mücadelesinde haklıdır. Bu mücadelesi, terör örgütüne karşıdır, bunun dışında başka bir maksadı, amacı da yoktur. Bu konudaki muhatabımız ise merkezi Irak Hükümeti ve ABD'dir.
Bu görüşmelerle ilgili olarak Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, muhalefete bilgi verecektir. Çünkü, sınır ötesi operasyonla ilgili olarak Meclis'te çok önemli destek verilmiştir. Şu ana kadar ne yapıldı, ne yapılmakta, bu konuları da içeren konularda, muhalefetle de bilgi paylaşımı söz konusu olacak. Bunu önümüzdeki günlerde verecektir.”
MERKEZ BANKASI BAŞKANI DURMUŞ'TAN BRİFİNG
Toplantıda, Merkez Bankası (MB) Kanunu'nun 42. maddesi gereğince, MB Başkanı Durmuş Yılmaz ve ekibinin, kurumun faaliyetleri ve para politikaları hakkında kurula bilgi sunduğunu belirten Bakan Çiçek, bu çerçevede ekonomik bir değerlendirme yapıldığını söyledi.
Çiçek, şöyle konuştu:
“Yasa gereği sunulan bu raporda ortaya çıkan bazı hususlar var, bunları ifade etmek istiyorum. Merkez Bankası'nın da tespiti olarak, Türkiye ekonomisi 22 çeyrektir kesintisiz büyümektedir. Bu bir rekordur. 2001 yılından 2007 yılını ortasına kadar Türkiye, gayrisafi milli hasıla olarak yüzde 7.2 büyüme temin etmiştir.
Sanayi sektörü, 2002 yılından itibaren büyümeye en büyük katkıyı sağlayan sektör olmuştur. Yine ticaret, yüksek büyümeyi sağlayan bir diğer sektördür.
Özel sektör, 2001 yılından itibaren büyümenin lokomotifi olmuştur. Bunu çok önemsiyoruz. 2000'li yılların başında Türk özel sektörün karşılaştığı sorunlar, kapanan fabrikalar ve iş yerleri dikkate alındığında, aradan geçen süre içinde sağlanan siyasi ve ekonomik istikrarın ve disiplinli programların sonucundur... Özel sektör, bu gelişmenin lokomotifi olma başarısını göstermiştir...
Yine Merkez Bankası'nın bugün sunduğu raporda ifade edildiği üzere, 2002 ile 2007 yılları arasında Türkiye, dünyada en hızlı büyüyen ülkeler arasındadır. Belli başlı 76 gelişmiş ve gelişmekte olan ülke arasında büyüme hızı sıralamasında 7. sıradır, 180 ülke arasında da 32. sıradadır.
2 Kasım 2007 tarihi itibariyle Türkiye'nin döviz rezervleri, 70.7 milyar ABD dolarına yükselmiştir. 2007 yılı büyümesine ilişkin program öngörüsü yüzde 5'tir. 2007 yılı büyümesinin programla uyumlu olacağı tahmini bu raporda ifade edilmiştir.
2007 Eylül ayı itibariyle doğrudan yabancı sermaye yatırımları olarak son 123 aylık bazda yıllık olarak, 19.8 milyar ABD dolarıdır. Bu rakamlara baktığımızda 2006 yılı rakamlarına göre Türkiye, doğrudan yabancı sermaye yatırımları sıralamasında gelişmekte olan ülkeler arasında 5. sıradadır. Çin, Hong Kong, Rusya, Singapur ve Türkiye'dir.
Dolayısıyla Türkiye'de sağlanan ekonomik ve siyasi istikrar, doğrudan yabancı yatırımların Türkiye'ye akmasında temel belirleyici bir faktör olarak gözükmektedir.
Sonuç, bu değerlendirmelerden sonra, Türkiye uygulamakta olduğu genel para politikaları ve mali politikalardaki kararlılığını sürdürecektir.
Ümit ediyoruz, önümüzdeki 6 aylık rapor açıklandığında, bugün olduğumuz noktadan daha iyi noktada olma imkanını elde etmiş olacağız.”
AB
Toplantıda ayrıca AB sürecinin ele alındığını, açıklanan ilerleme ve genişleme raporuna ilişkin olarak Babacan'ın kurula bilgi verdiğini ifade eden Çiçek, şunları söyledi:
“İlerleme raporunda, Türkiye'nin demokratikleşme süreciyle ilgili bazı eksiklikler var, ilgili bakan arkadaşlar bu raporu kendi yönünden değerlendirecek, önümüzdeki günlerde yapılması gereken yasal düzenlemeler var. Bu düzenlemeler TBMM'ye sunulacaktır.
Genişleme raporu ise bugüne kadarki raporlardan farklı olarak Türkiye'nin AB için önemine çok açık vurgu yapan, vazgeçilmezliğini ifade eden önemli tespitlerle doludur. Genişleme raporu önem arz etmektedir. İlerleme raporu da hükümette değerlendirmesi yapıldı. İlgili bakanlıklar da kendi yönünden değerlendirmeyi yapacak, yasal düzenlemeler gerçekleştirilecektir.”