OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 31, 2004 00:00
Devlet Bakanı Ali Babacan, cari açığın yıl sonunda GSMH’nin yüzde 3’ünden fazla çıkacağını, ancak bu konunun abartıldığı gibi önemli olmadığını savundu. Babacan, cari açığın yakından takip edildiÄŸini ve bir tehdit olma özelliÄŸi bulunmadığını belirtti.Babacan, Hollanda gezisi öncesi düzenlediÄŸi basın toplantısında ekonomiye iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu. Babacan, cari iÅŸlemler açığıyla ilili bir soruyu yanıtlarken, Türkiye ekonomisinin ciddi ve köklü bir yapısal dönüşüm geçirdiÄŸini ve bunun farkında olunması gerektiÄŸini vurguladı. Babacan, "Bu süreçteki Türkiye ekonomisinin özelliklerini, parametrelerini bundan önceki hiçbir dönemle karıştırmamak gerekiyor. Biz sadece resmi verilere bakmıyoruz. Türkiye’nin gerçeklerini de dikkate alıyoruz" dedi. Babacan, cari açığa iliÅŸkin getirilen eleÅŸtiri ve analizlerin "30 yıl öncesinin tozlu raflarından" bakılarak yapıldığını savunurken, şöyle dedi: "Türk ekonomisi artık köklü bir ÅŸekilde deÄŸiÅŸiyor. Bunu anlamak lazım. 2004 yılında tüm ekonomik hedeflerimizden daha iyi bir noktaya geliyoruz. Cari iÅŸlemler açığının GSMH’ye oranı yıl sonunda yüzde 3’ün üzerine çıkacak. Ama bunun büyük bir problem gibi iÅŸlenmesini doÄŸru bulmuyorum. Bütçe hedeflerimizde bir fazlalık var. Bütçedeki bu fazla performası ihtiyat olarak tutuyoruz. Bankacılığın açık pozisonları da eskisiyle kıyaslanamayacak durumda, iyi. Serbest kur rejimi iyi iÅŸliyor. Daha önceki hiçbir dönemle karıştırılmayacak ve karşılaÅŸtırılmayacak bir dönemdeyiz. Türkiye için ne gerekiyorsa gözünü kırpmayan bir ekonomi yönetimi iÅŸ başında. Cari açık konusunun gündeme oturtulduÄŸu kadar önemli bir konu olmadığını vurgulamak istiyoruz. Bu konuda hiçkimsenin şüphesi olmasın. Türkiye neler neler atlattı. Irak savaşı, Kıbrıs sorunu, çok ciddi bir ekonomik kriz... Bunların hepsini atlattık. Cari açık konusu abartıldığı gibi bir konu deÄŸil. Bu konuyu takip ediyoruz, dikkatle izliyoruz."Ali Babacan, cari açığa iliÅŸkin yeni tedbir almayı düşünmediklerini, zaten geçmiÅŸte almış oldukları tebdirler bulunduÄŸunu kaydetti. Bu tedbirlerin bir kısmının etkilerini gördüklerini, ama bir kısmının etkilerinin ise ilerde görüleceÄŸini vurgulayan Babacan, "Daha önceki dönemlerde (1994) farklıydı. Ama ÅŸimdi durum öyle deÄŸil. Konuları gerçek ağırlığı üzerinden deÄŸerlendirmemiz lazım. Aksi halde lüzumsuz yere gündem meÅŸgul oluyor" dedi. IMF Ä°LE Ä°LÄ°ÅžKÄ°LERAli Babacan, IMF ile imzalanacak yeni stand-by anlaÅŸması kapsamında kullanılacak kaynağın tutarına iliÅŸkin ÅŸu anda bir bilgi veremeyeceÄŸini belirtti. Babacan, bu miktarın ancak aylık gerçekleÅŸmelerin incelenip müzakerelerin sonuçlanmasıyla ortaya çıkacağını kaydetti. Kaynak miktarının çok önemli olmadığını savunan Babacan, "Bizim için önemli olan saÄŸlam güçlü bir ekonomik programa sahip olmak. Kaynak konusunun çok vurgulanmaması gerektiÄŸini düşünüyorum. Programı uygulayacak ekonomi yönetimine güven yoksa bu programın, kaynağın önemi olmaz. DiÄŸer türlü bakıyorsunuz, geçmiÅŸte kaç defa stand-by imzalamışız ama baÅŸarılı olamamışız. Önemli olan hangi konulara eÄŸileceÄŸiz, para politikalarımız ve kayıtsız ÅŸartsız serbest kur rejiminin devam etmisi" diye konuÅŸtu.Gezi kapsamında finans kuruluÅŸlarıyla bir araya gelerek Türkiye ekonomisiyle ilgili görüş alışveriÅŸinde bulunacaklarını belirten Babacan, Türkiye’nin AB üyeliÄŸi konusunda da temaslarının olacağını bildirdi. Babacan, "Hollanda’da yapacağımız görüşmeler Türkiye’nin AB sürecindeki kararlılığının bir kez daha vurgulanması konusunda önem taşıyacak" dedi.Â
button