Güncelleme Tarihi:
Ayvaz Korkmaz ile 36 adamının, ``Cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve bu teşekküle yardım ile yataklık etmek`` suçlarına ilişkin yargılandığı dava dosyasına bakan İstanbul 3 No`lu Devlet Güvenlik Mahkemesi, DGM yasasında değişikliği öngören kanun uyarınca "görevsizlik" kararı verdi.
Celse arasında, dosya üzerinden yapılan incelemede alınan bu kararuyarınca dava dosyası, görevli ve yetkili Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi`ne gönderildi.
CİNAYET, YARALAMA, ADAM KAÇIRMA...
Davanın İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı`nca hazırlanan iddianamesinde sanıkların, Ayvaz Korkmaz`ın talimatıyla 12 Kasım 1996`da Mehmet Emin Biçer`in, 25 Haziran 1997`de Iraklı İdris adlı kişinin, 8 Aralık 1997`de İran uyruklu bir kişinin, 1998 yılı içinde de Kemal ve Cemal Sarıtaş`ın öldürülmesi olaylarına karıştıkları belirtiliyordu.
İddianamede, bu kişilerin, İbrahim Cici, Ramazan Çalkap, Satılmış Çelebioğlu, Suavi Akalın, Musa Çengeloğlu, Selim Kakışım, Mehmet Ergürve Durmuş Yıldız ile Narkotik Şube`de görevli Komiser Yardımcısı Bora Barış Güler`i şehit eden Nazmi Deliktaş ve Metris Cezaevi`nde görevli infaz koruma memuru Veli Ünal`ın silahla yaralanması olaylarında yer aldıkları ifade ediliyordu.
Aynı iddianamede, sanıkların, uyuşturucu ihtilafı nedeniyle İran uyruklu Alaaddin Nırscumand Nejehan ve ``Arnavut Hacı`` adlı kişilerinayrı ayrı kaçırılarak rehin tutulması, Yaşar Karagöl`ün borcunu ödemesi için tehdit edilmesi ve Salih İbrahim Gedik`ten 50 milyar lirapara ile otomobilinin gasp edilmesine de karıştıkları anlatılıyordu.
Ayvaz Korkmaz`ın, ``Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve yönetmek`` suçunu işlediği ifade edilen iddianamede, Turgay Kahraman, Mehmet Ergüren, Burhan Kocaoğlu, Kemal Başefe, Murat Koşak, Hacı Bayram Yıldız, İsmail Çakar, Ahmet Dönmez, Aydoğan Pehlivan, Mehmet Taş, Hüseyin Ateş, Mustafa Çobanlı, Erhan Özbay, Mehmet Süha Solmazgül, Birkan Güneş, Nurettin Akçil, Bahadır Öztürk, Ramazan Taşer, Tayyar Kargın, Erdoğan Karaçam, Reşat Aydoğan, Azmi Derin, Mustafa Elvan, Hamza Akboğa, Kadir Dağgez, Fikret Derin, Hikmet Derin,Ufuk Sessiz, Mehmet Emin Biçer, Ahmet Tezcan, Ahmet Baydemir, Mehmet Öz ve Tuncay Kahraman`ın, ``Cürüm işlemek amacıyla oluşturulan teşekkülün üyesi olmak``, Sabri Keskin, Münevver Özen ve Ziya Çalık`ında ``Silahlı çeteye yardım ve yataklık etmek`` suçlarından dolayı çeşitli ağır hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyordu.
2 Ä°DAM Ä°STEMLÄ° DAVA
Tekstilbank Merter Şubesi Müdiresi Sema Adın`ın kaçırılarak öldürülmesine ilişkin 9 sanıkla ilgili dava dosyası üzerinden incelemeyapan İstanbul 6 No`lu DGM de, aynı kanun uyarınca ``görevsizlik`` kararı aldı.
Karar gereği, bu dava dosyası da Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi`ne gönderildi. Davanın 22 Ocak 2001 tarihli duruşmasında esas hakkındaki görüşünübildiren İstanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Cengiz Hacıosmanoğlu, sanıklardan Abdülkadir Uslu ve Mehmet Bozoğlu`nun, ``Bir suçu gizlemekiçin adam öldürmek`` suçundan idam cezasına, ayrıca ``Cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve bu teşekkülde yöneticilik yapmak``, ``Sahtecilik``, ``Ateşli Silahlar Kanunu`na muhalefet``, ``Adam kaçırmak`` ve ``2 kez adam alıkoymak`` suçlarından dolayı da 61 ile 97`şer yıl arasında ağır hapis cezalarına çarptırılmalarını istemişti.
Sanıklardan Muhammet Moroğlu ve Erdinç Kızılcık`ın da ``Bir suçu gizlemek için adam öldürmek`` suçundan, indirim uygulanmak suretiyle müebbet ağır hapis, ayrıca ``Cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak``, ``Adam kaçırmak`` ve ``Alıkoymak`` suçlarından dolayı da39.5 ile 64`er yıl arasında ağır hapis cezasına çarptırılmalarını isteyen Savcı Hacıosmanoğlu, sanık Mesut Parlak`ın da ``Sahtecilik``, ``Cürüm işlemek amacıyla oluşturulan teşekküle yardım ve yataklık etmek`` suçlarından 1 yıl 6 ay ile 4 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptırılmasını talep etmişti.
Sanık Orhan Yazan`ın da ``Cürüm iÅŸlemek amacıyla oluÅŸturulan teÅŸekküle yardım etmek`` suçundan 6 ay ile 1 yıl arasında hapis cezasına çarptırılmasını isteyen Savcı HacıosmanoÄŸlu, sanıklardan Fatih Oral, Mehmet Uslu ve Hasan Erkesim`in ise delil yetersizliÄŸinden beraatlerine karar verilmesini öngörmüştü.Â
Â