Güncelleme Tarihi:
ANKARA’da 2009 yılında 14 yaşında olan A.Ç. isimli kız çocuğu anne, baba ve ağabeyi ile birlikte yaşıyordu. Küçük çocuk, ‘uyumama, huzursuzluk, ellerde ve ayaklarda titreme, tırnak yeme, hırçınlık’ gibi sorunları nedeniyle annesi tarafından bir psikiyatri merkezine götürüldü. Yapılan sekizinci görüşmede küçük çocuk, babasının özel bölgelerine dokunarak kendisine yönelik yaptığı istismarı detaylarıyla anlattı. Bu beyan üzerine iki çocuğunu yanına alarak evden ayrılan anne, kocası hakkında boşanma davası açtı ve suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde eşinin evde pornografi içeren internet sitelerinde sürekli vakit geçirdiğini, kızına cinsel taciz eylemlerinden bulunduğunu iddia etti. Baba ise ifadesinde kendisine iftira atıldığını ileri sürdü. Savcılık, şüpheli baba M.N.Ç. hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan dava açtı. Tanık olarak dinlenen küçük çocuğun teyzesi de iddiaları destekleyen anlatımlarda bulundu.
RUH SAĞLIĞI BOZULDU
Yargılama aşamasında küçük çocuğun ruh sağlığının bozulup bozulmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) rapor istendi. ATK raporunda, mağdurenin olaylar aklına geldiğinde midesinin bulandığı ve bazı kişileri babasına benzetip ani irkilmeler yaşadığı anlatılarak, “uyumakta zorlandığı, dolayısıyla travma sonrası stres bozukluğu saptandığı, bu yönüyle ruh sağlığının bozulduğu” tespiti yaptı. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi de benzer rapor verirken, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi de, “maruz kaldığını söylediği cinsel istismar eyleminden dolayı ruhsal sağlığının bozulduğu” tespitinde bulundu.
İDDİALAR ‘SOYUT’ DEDİ
Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyada yer alan raporlara rağmen sanık babanın üzerine atılı çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediğine dair mahkûmiyetini gerektirecek nitelikte delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi. Kararın gerekçesinde mağdurenin iddialarının soyut ve çelişkili olduğu savunularak, “anne ile babanın birbirine husumet beslediği, bu soyut ve genel beyanlar dışında mahkûmiyete yetecek kadar kesin, net, inandırıcı delil elde edilemediği...” ifade edildi. Verilen beraat kararını Yargıtay da onadı. Temyiz incelemesi sürerken aile mahkemesi çiftin boşanmasına karar verdi ve küçük kızın velayetinin de anneye verilmesine hükmetti. Mahkeme ayrıca baba ile küçük kız arasında kişisel ilişki kurma talebinin de reddine karar verdi.
AYM’DEN HAK İHLALİ TESPİTİ
Küçük kızın avukat Şahin Antakyalıoğlu, “sağlık raporların dikkate alınmaması” ve “sürekli porno filmler izleyen babanın bilgisayarın incelenmemesi” nedeniyle etkili bir yargılama yapılmadığını gerekçe göstererek Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuruda bulundu. AYM İkinci Bölümü, “kötü muamele yasağının usul boyutunun” ihlal edildiğine karar vererek, ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama yapılmak üzere kararının bir örneğini Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine hükmetti. AYM ayrıca, küçük çocuğa 20 bin TL manevi tazminatın ödenmesine de karar verdi. Ödemelerin Hazine ve Maliye Bakanlığı’na başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde yasal faiz uygulanmasına da hükmetti.
‘DELİLLER DİKKATE ALINMADI
Kararın gerekçesinde, başvurucunun iddialarını destekleyen deliller bulunmasına rağmen söz konusu delillerin gözardı edilerek bir karar verilmesi nedeniyle yapılan kovuşturmanın etkili olmadığı belirtildi. Kararda, küçük kızın tanık olarak dinlenilen teyzesinin beyanları ve sağlık raporların dikkate alınmadığına da işaret ederek, “başvurucu hakkında alınan bu raporların değeri tartışılmamış, isnat edilen suç bakımından ciddiyeti tartışmasız olan esaslı bir delil dikkate alınmamıştır” denildi. AYM’nin kararı doğrultusunda, yerel mahkemenin önümüzdeki günlerde yargılamaya yeniden başlayacağı bildirildi.