Güncelleme Tarihi:
İptal talebinde bulundukları konulara ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Hamzaçebi, dershanelerin kapatılmasıyla ilgili düzenlemelerin Anayasa’ya aykırı olarak değerlendirildiğini belirtti. Anayasa’nın teşebbüs özgürlüğü maddesinin, herkesin, her türlü işletmeyi, teşebbüsü kurmakta özgür olduğunu hükme bağladığına dikkat çeken Hamzaçebi, şunları söyledi: “Devlete düşen görev, bu tip işletmelerin kapatılması değil, bunların yasalara uygun şekilde faaliyette bulunup bulunmadığını denetlenmek. Yasakçı anlayışla dershane ve benzeri oluşumların önüne geçmek mümkün değil. Asıl yapılması gereken milli eğitim sisteminin reforma tabi tutularak öğrencilerimizin dershanelere ihtiyaç duymayacak şekilde yetiştirilmesidir. Asıl reform budur.
TEK YANLI İRADEYLE OLMAZ
Yoksa tek yanlı iradeyle ‘Dershaneleri kapattım’ demek, bunları yasa dışı yollarla tekrar çalışmaya, sisteme sokmanın yolunu açmak demektir. Bu yasayla, HSYK Yasası’nda olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nda 40 bin yönetici kadrosunun görevinin sona ermesi de Anayasa’ya aykırı bulduğumuz 2’nci konu. Görevden almalara ilişkin idari yargıda dava açma hakkının kaldırılması, Anayasa’nın hak arama özgürlüğüne aykırı. Bu maddeyi de Anayasa’ya aykırı olduğu için mahkemeye götürdük. 3’üncü olarak iptal davasına konu ettiğimiz düzenleme, merkezde Milli Eğitim Bakanlığı’nda olan Rehberlik ve Teftiş Dairesi Başkanlığı’na bağlı müfettişlerin kaldırılmasına ilişkin düzenlemedir. Rehberlik ve Teftiş Dairesi Başkanlığı’na bağlı müfettişler merkezde görev yaparlar. Bunların kadrolarının yok edilerek, taşrada bir takım görevlere atanması da Anayasa’ya aykırı olarak değerlendirilmiştir. Bunu da iptal davası dilekçemize konu ettik.”