AYM ‘Etik teşhir’i yasakladı

Güncelleme Tarihi:

AYM ‘Etik teşhir’i yasakladı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 14, 2011 00:00

HÜKÜMETİN, “şeffaf ve temiz yönetim” hedefi doğrultusunda kamuda büyük umutlarla başlattığı “etik teşhir”, Anayasa Mahkemesi (AYM) engeline takıldı. Yüksek Mahkeme, Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu’nca etik dışı davrandıklarını saptanan kamu yöneticilerinin Resmi Gazete’den teşhirini yasakladı. Kurul Başkanı Prof.Dr. Bilal Eryılmaz, etik dışı davranışları saptanan kamu yöneticilerinin büyük bölümünü teşhirden kurtaran bu karara, “Kararlarımızı kamuoyuna duyuramaz olduk” tepkisini verirken, kurul da, kurum ve yönetici adlarını şifreleyerek gizlediği kararlarını kendi web sitesinden yayımlamaya başladı. Başbakanlığın verilerine göre, üst düzey kamu yöneticileriyle ilgili son 7 yılda kendisine ulaşan 1000’e yakın başvuruyu inceleyen kurul, 43 “etik dışı davranış” kararı verdi.

Şifreli formül

Kurul, 10 kamu yöneticisiyle ilgili 8 kararını da Resmi Gazete’de yayımladı. Yüksek Mahkeme ise bu teşhiri anayasaya aykırı bularak durdurdu. Bu yasak, kurulun o süreçte aldığı 32 etik dışı davranış kararını kamuoyuna duyurmasına engel oldu.
Yasağı aşmak için, kurum ve kamu yöneticisi adlarının şifrelenerek gizlendiği kararları, kendi web sitesinden yayımlama formülünü geliştiren kurul, bu yöntemle üç karar yayımladı. Şifreli yayımlanan bu kararlardan, AK Parti Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu ile ilgili karar da kamuoyuna deşifre oldu. Böylece, kurulun son 4 yılda etik dışı davrandığına hükmettiği 70’e yakın kamu yöneticisinden sadece 11’inin adı kamuoyuna yansırken, 60’a yakını teşhirden kurtuldu. Kurul Başkanı Eryılmaz, “Kararlarımızı yayımlayamaz, kamuoyuna duyuramaz hale geldik. Ama bizim görevimiz de etik kültürü geliştirmek. Onun için aramızda düşündük, bir formül geliştirdik, kişi ve kurum isimlerini çıkararak kararlarımızı web sitemizden yayımlamaya başladık” dedi. “Yargı kararıdır saygı duyarız, ama ben Anayasa Mahkemesi’nin bu kararını eleştiriyorum” diyen Eryılmaz, şöyle konuştu:

Hesap versinler

“Şeffaflaşan bir dünyada devlet idaresinin kapalı kutu gibi olmasının hiçbir anlamı yok. Çünkü, kamu kaynağı kullanan herkesin kanunlar önünde hesap verme zorunluluğu kadar, topluma da hesap verme yükümlülüğü var. Çünkü, kamu idaresi demokratik ülkelerde toplum adına yapılan bir yönetimdir. Kamu kaynakları da toplumun vergilerinden oluşan kaynaklardır. Onun için esas hesap verilmesi gereken yer toplumdur. O nedenle kararların Resmi Gazete’de yayımlanmasının çok makul ve mantıklı bir yönü vardı. Biz mahkemenin yerine geçemeyiz, son kararı onlar vereceklerdir ama biz bir tespit yapıyoruz. Dedikodu şeklinde kişileri, kurumları yıpratan şeyler de olabilir, bunların doğrusunu yanlışını ortaya kim çıkaracak. Toplumun bu işe sahip çıkması gerekir.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!