Güncelleme Tarihi:
Aydın Doğan Vakfı tarafından ikincisi düzenlenen ‘‘1998 Aydın Doğan Ödülü’’nü kazanan Prof. Dr. Emre Kongar ile Prof. Dr. Doğan Kuban, önceki akşam düzenlenen törenle ödüllerini aldılar. Ödül bu yıl, Sosyal ve Beşeri Bilimler Dalı'nda 2 esere verildi. Prof. Dr. Emre Kongar, 21'inci Yüzyıl'da Türkiye, Prof. Dr. Doğan Kuban da Sinan'ın Sanatı ve Selimiye başlıklı çalışmasıyla ödüle layık görüldüler.
Aydın Doğan Ödülü Seçici Kurulu, bu yıl 12 milyar liralık ödülü, iki tanınmış bilim adamı arasında, Prof. Dr. Emre Kongar ve Prof. Dr. Doğan Kuban arasında, eşit şekilde paylaştırdı. Yapılan konuşmalardan sonra ödülü simgeleyen madalyonları Aydın Doğan Vakfı Başkanvekili Sema Doğan, iki bilim adamına sundu. Hürriyet Medya Towers'ın Çetin Emeç Konferans Salonu'nda yapılan törende konuşan Aydın Doğan Vakfı Yürütme Kurulu Başkanı Orhan Birgit, vakfın bu ödülleri Türkiye'nin kültür ve sanat yaşamına destek olmak amacıyla düzenlediğini belirtti. Birgit, ‘‘Aydın Doğan Vakfı, Doğan topluluğunun medya, ticaret ve sanayi sektöründeki diğer kuruluşlarının da eksilmeyen desteğiyle övünmektedir. Vakıf 2 yıl önce bütünleştiği Hürriyet Vakfı'nın başlattığı bazı önemli çalışmaları, daha da başarılı kılmak için çaba göstermektedir’’dedi. Sunuculuğunu Korhan Abay'ın yaptığı törene, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, eşi Sema Doğan, Doğan Holding Medya Grup Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Hürriyet Gazetesi İcra Kurulu Üyesi Vuslat Doğan Sabancı eşi Ali Sabancı, Kanal D İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Arzuhan Yalçındağ, Hürriyet Gazetesi Yayın Koordinatörü Seçkin Türesay, Yayın Danışmanı Doğan Hızlan, Hürriyet Gazetesi Başyazarı Oktay Ekşi, Milliyet Gazetesi Başyazarı Güneri Civaoğlu, Kanal D Haber Koordinatörü Haluk Şahin, bazı gazetelerin köşe yazarları, İstanbul İl Kültür Müdürü Rahmi Çubukçu, İstanbul Darphane Müdürü Raif Bakova, Prof.Dr. Hüsamettin Koçan, Prof. Dr. Ali Ülkü Azrak, geçen yıl Aydın Doğan Vakfı Roman Ödülü'nü kazanan Adalet Ağaoğlu da katıldı. Tören öncesinde kokteyl, sonrasında ise yemek verildi.
Büyük onur
Hürriyet Medya Towers'ın Çetin Emeç Salonu'nda düzenlenen törende, ödüle layık görülen Prof. Dr. Emre Kongar ve Prof. Dr. Doğan Kuban da kısa birer konuşma yaptılar.
Emre Kongar:
‘‘Ödülde önemli olan birinci cümle; Aydın Doğan Vakfı Ödülü Türkiye'de burjuvazinin, büyük sermayenin köylülükten kurtuluşunun bir simgesi olarak alınabilir. Yani Türkiye'de büyük sermaye artık dünyada sahip olduğu çağdaşlaştırıcı, demokratik hukuk devletinden yana tavrını koyuyor. En önemlisi, bu bir. İki; bu ödülün en önemli tarafı jürisinde. Türkiye'nin dünya çapında iftihar ettiği bilim adamlarından kurulu bir jüri bu ödülleri verdi. Üçüncüsü özel bir şey, benim için bu ödülü Doğan Kuban gibi değerli bir insanla almış olmak çok büyük bir onur...’’
Doğan Kuban:
‘‘Uzun yıllar, Türkiye'de para sahiplerinin filantrop (hayırsever) olmadıklarını söylerdim. Bu yaşıma geldikten sonra, bir filantropi vesilesiyle, kendim de ödüllendim. Dolayısıyla, uzun yıllar söylediğim şey gerçekleşti, sizin ödülünüzle. Onun için teşekkür etmek istiyorum. Onun ötesinde, bana kalırsa bu, çok az. Yani parasını demek istemiyorum. Tek ödül çok az. Türkiye'de gerçekten marjinal olarak kalmış olsa bile, dünya çapında bir şeyler üreten adamlar var. O adamları teşvik etmek, belki kendilerini değil ama, onlar vesilesiyle gençleri teşvik etmek çok önemli...’’
Seçiciler Kurulu
Seçiciler Kurulu, Prof. Dr. Metin Heper'in başkanlığında, Prof. Dr. Merih Celasun, Prof. Dr. Arda Denkel, Prof. Dr. Ufuk Esin, Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı, Prof. Dr. Mübeccel Kıray, Prof. Dr. Şevket Pamuk, Prof. Dr. Murat Sertel, Prof. Dr. İlhan Tekeli ve Prof. Dr. Zafer Toprak'tan oluştu. Seçiciler Kurulu, yarışmaya atılan 102 eser üzerinde çalıştı.
Kazanan eserler
Prof. Dr. Emre Kongar'ın ‘‘21. Yüzyılda Türkiye-2000'li Yıllarda Türkiye'nin Toplumsal Yapısı’’ adlı kitabı, Osmanlı'dan Atatürk'e, Atatürk'ten 21. yüzyıla dek geçirdiğimiz toplumsal değişimi ve modernleşme sürecini ele alıyor.
Sinan’ın Sanatı ve Selimiye, onun sanatının içeriği, bu sanatın Osmanlı, İslam ve çağdaş Türk kültüründeki konumu ve anlamı, onun yarattığı mimarinin dünya sanat tarihindeki yeri gibi konuları gündeme getiriyor.