Güncelleme Tarihi:
BU yıl Türk Halk Müziği dalında verilen Aydın Doğan Ödülü’ne Mehmet Özbek değer görüldü. Yücel Paşmakçı (Başkan), Melih Duygulu, Erdal Erzincan, Zafer Gündoğdu, Doğan Hızlan, Prof. Songül Karahasanoğlu, Arif Sağ, Hasan Saltık ve Süleyman Şenel’den oluşan Seçiciler Kurulu, 14 Şubat 2011 Pazartesi günü, ödülün bu yılki sahibini belirlemek üzere toplandı. Toplantıda Kurul, Türk Halk Müziğine verdiği sayısız hizmetler, derlediği ve notaya aldığı eserlerle halk müziği genel repertuarına kazandırdığı eserler ve akademik hayatta yetiştirdiği öğrenciler nedeniyle, Aydın Doğan Ödülü’nü Mehmet Özbek’e verdi.
Tören 11 Nisan’da
Seçiciler Kurulu ayrıca, ülkemiz kültür-sanat hayatına ve bu bağlamda Türk Halk Müziği ve Oyunlarına 1984 yılından bu yana bir eğitim kurumu olarak hizmet veren Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuarı’na hizmet ödülü verilmesine karar verdi. Aydın Doğan Ödülü Töreni, 11 Nisan 2011 Pazartesi günü İstanbul Hilton Convention Center’da düzenlenecek.
1945 yılında Şanlıurfa’da doğan Özbek İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı öğrenimi gördü. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde ‘Urfa Türkülerinin Dil ve Anlatım Özellikleri’ adlı teziyle doktorasını tamamladı ve ‘edebiyat doktoru’ unvanını aldı.
Repertuvara 300 türkü kazandırdı
1966 yılında TRT kurumunun açmış olduğu sınavı kazandı ve İstanbul Radyosu’nda çalışmalarını sürdürdü. Hacettepe, Gazi, Ankara Üniversiteleri’nde Türk Halk Müziği dersleri verdi. 1986’dan başlayarak kuruluşunu gerçekleştirdiği Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosu’nun şefi olarak görevini sürdüren Özbek, Ekim 2007’de kendi isteğiyle bu kurumdan emekliye ayrıldı. Başta Urfa olmak üzere Anadolu’da birçok yörenin; yurtdışında ise Irak, Azerbaycan, Yugoslavya, Bulgaristan ve Romanya Türklerinin halk ezgilerini derledi. Sözlü ve sözsüz olmak üzere bunların 300 kadarını TRT repertuarına kazandırdı.
Türküler bizim romanımızdır
MEHMET Özbek adına kurulan internet sitesinde 50’nci sanat yılı nedeniyle yazdığı yazısında türkülerimiz üzerine şunları söylüyor:
“Halk ezgileri, ezgisel buluşların ve bazen insan üstü yaratışların harman olduğu eserlerdir.Türkülerimiz ise, hakikati olduğu gibi görüp söylemekten asla çekinmeyen ermiş ve cesur kimselerin söylemleridir. Türk insanının düşünen, soran; seven, küsen; gülen, ağlayan kalbinin içini görürüz türkülerde. Onlar bizim romanımızdır, bizi anlatır asırlardır. Kendi türkülerini okumayan milletlere, yabancılar kendi türkülerini okuttururlar.”
Kültür-Sanat haberleri
Osmanlı eserleri satışa çıkıyor
Ezgi ATABİLEN
OSMANLI şaheserleri ile klasik ve çağdaş resim tablolarının yer aldığı Âsar-ı Âtika müzayedesi 19 Şubat Cumartesi günü saat 14.00’te Nişantaşı The Sofa Hotel’de gerçekleştirilecek. Müzayedede satışı yapılacak 430 eser arasında, Kanuni Sultan Süleyman’ın Erzurum Beylerbeyi’ne buyruğunun yazılı olduğu ferman, Osmanlı Fabrika-i Hümayunu imalatı altın bezemeli, 3 yüzeyi İstanbul manazaralı müzelik Yıldız Porselen Küp ve 5. Osmanlı Sultanı Çelebi Sultan Mehmed’in dünyada birkaç tane bulunan fermanı ilk dikkat çeken parçalar arasında.
Sultan II.Mustafa’nın Ayşe Sultan’a verdiği müzelik ferman, Sultan II. Abdülhamid Han’ın Yıldız Sarayı marangozhanesinde bizzat kendi eliyle yaptığı çift etajer, dünyada sadece 2 tane olan Gündağ Kayaoğlu’nun ‘Tombak’ kitabında yer alan eşsiz ‘Tombak mangal’ müzayedenin öne çıkan diğer parçaları. 18’nci yüzyıla ait tombak mangal ile Sultan Mehmet Çelebi’nin fermanı için ilk fiyat 90 bin TL olarak belirlendi. Atatürk’ün Galatasaray için imzaladığı ve sadece 50 adet basılan fotoğrafından biri de satılacak eserler arasında.
Van Gogh sarısı şarap gibi gün ışığında bozuluyor
Uzmanlar X ışını kullanarak, Van Gogh’un Bank of The Seine tablosundaki sarı renklerdeki kimyasal değişimi gözlemlediler. Gogh’un 1888 yılında yaptığı Ayçiçekleri tablosu da ağırlıklı olarak sarı renkten oluşuyor.
DÜNYANIN en ünlü müzelerini süsleyen paha biçilmez Van Gogh resimlerinin yıllar geçtikçe kahverengiye dönmesine gün ışığının neden olduğu belirlendi. Hollanda’nın Amsterdam kentindeki Van Gogh Müzesi’nin çağrısı üzerine harekete geçen bilimadamları, ünlü ressamın açık sarı elde etmek için kullandığı beyaz ve sarı karışımının, tablo üzerindeki cila ile temas ettiği noktada, gün ışığının tetiklediği kimyasal reaksiyon meydana geldiğini ve bu nedenle sarı renklerin zamanla koyulaşarak kahverengiye döndüğünü ortaya çıkardı. Araştırmayı Fransa, Hollanda, Belçika ve İtalya’dan çok sayıda bilimadamının oluşturduğu özel bir ekip gerçekleştirdi. Analitik Kimya adlı Amerikan bilim dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, bilimadamları çok ince mikroskopik X ışını kullanarak kimyasal reaksiyonu tespit etti. Müze yetkilisi Ella Hendriks, “Araştırma, tabloların nasıl eskidiği ve renk değiştirdiği konusunda önemli bir tespit yaptı. Tabii nasıl korunacağına da yol gösteriyor. Gelecek nesillere tabloların renk değiştirmeden ulaştırmanın en kolay yolu, tabloları güneş ışığından uzak tutmak” dedi.
Mescit duvarında Meryem Ana freski çıktı
TRABZON’un tarihi Ortahisar Mahallesi’ndeki restorasyon çalışmaları sırasında Saraç Alizade Mescidi’nin dış duvarında ‘Meryem Ana ve Çocuk İsa’ freski bulundu. Trabzon Vakıflar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan, “Mescidi onarırken ortaya çıkan freskleri de koruyacağız. Mescidin çevre duvarının sıvası sökülecek ve ortaya çıkacak freskler aslına uygun korunacak. Bunlar tarih mirasıdır ve bugün bunların sahibi biziz. Hangi inanç olursa olsun saygılıyız” dedi. ?
‘Ağa Han Hazineleri’ 13 Mart’a kadar açık
SABANCI Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi’nin (SSM) ev sahipliği yaptığı ‘Ağa Han Müzesi Hazineleri-İslam Dünyasında Kaligrafi ve Kitap Sanatı’ sergisi, gördüğü yoğun ilgi nedeniyle 13 Mart tarihine kadar uzatıldı. Sabancı Müzesi Eğitim Bölümü’nün sergi kapsamında yürüttüğü atölye ve eğitim çalışmaları da, yine aynı tarihe dek sürecek. Salı, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar günleri 10.00-18.00 saatleri arasında gezilebilen sergi; çarşamba günü ise 20.00’ye kadar ziyaret edilebiliyor. İslam dünyasının, Endonezya’dan Sicilya’ya, Endülüs’ten Çin’e uzanan farklı coğrafyalarda aynı döneme denk gelen yansımaları, sergi kapsamında ilk kez vitrine çıkıyor.
Tarihi talan ettiler
Ramazan ÇETİN / DHA
DENİZLİ’de Çamlık Dağı’ndaki, M.S. 6’ncı Yüzyıl’a ait olan ve koruma altına alınan Bizans kilisesinin sunağı, hazine avcıları tarafından parçalandı.
Doğa Sevenler Derneği (DOSEV) üyeleri Çamlık Dağı’na düzenledikleri gezide hazine avcılarının talanıyla karşılaştı. M.S. 6. yüzyıla ait kilisenin kalıntıları arasında bulunan ve geçtiğimiz yıl sağlam olarak fotoğraflanan sunağın parçalandığı, ayrıca bölgede kaçak kazı yapıldığı tespit edildi. Dernek üyeleri durumu yetkililere bildirdi.