Ayda bir ‘Çıkalım mı’ diyordu

Güncelleme Tarihi:

Ayda bir ‘Çıkalım mı’ diyordu
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2020 07:00

Aile Meclisi’nin bu haftaki konukları CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut ile eczacı eşi İpek Bulut. İzmir’de, üniversite yıllarında tanışmışlar. Çift dört yıl boyunca İpek Bulut’un çıkma teklifini kabul etmemesiyle arkadaş kalmış. Ancak Burhanettin Bulut, mezun olduktan sonra öyle bir rest çekmiş ki İpek Bulut soluğu, 900 km. uzaktaki Adana’da almış.

Haberin Devamı

Sizi tanımakla başlayalım. Kimdir İpek Bulut?

Burhan ile meslektaşız. Ege Üniversitesi’nden arkadaşız. 26 yıllık evliyiz ama yaklaşık 30 yıldır birbirimizi tanıyoruz. Burhan ile iyi bir okul arkadaşlığımız vardı, sonrasında da evliliğe dönüştü. Aslen Bursalıyım ama 26 yıldır eşimin memleketindeyim yani Adanalı sayılırım. 

 Okul arkadaşlığı evliliğe nasıl dönüştü?

Burhan bir üst dönemimdi, hareketli biriydi. Tanıştığımız günü sen hatırlıyor musun Burhan? 

Burhanettin Bulut: Benim dikkatimi çekti doğrusu, sonra tanıştım. İpek basket takımındaydı. Bir arkadaş grupları vardı; önce onların arasına karıştım. Arkadaş olarak yaklaştım diye düşünmeyin, daha ilk anda ileri arkadaş olma fikrimi söyledim ama dört yıl hep arkadaş kaldık. Ayda bir sorardım İpek’e, ‘Çıkalım mı’ diye. O da ‘Yok’ derdi.

Haberin Devamı

BURHAN GİTTİ BOŞLUĞA DÜŞTÜM

İpek Bulut: Her ay sorardı, ‘Böyle iyiyiz’ derdim. Çok iyi sohbet eden, çok iyi bir dosttur. Fikirlerini çok severdim; konuşurduk, paylaşırdık, dertleşirdik. Benim bir senem vardı daha ama Burhan gidecekti. Ve öyle de oldu, Burhan gitti, ben kaldım. Boşluğa düştüm, dostum, arkadaşım gitti. 

Burhanettin Bulut:  Bir gün İzmir’e gittim ve dedim ki, ‘Ya bu iş devam eder ya da biter.’

İpek Bulut: Biraz resti çekti mi ne...

Burhanettin Bulut: Yine ‘yok’ dedi ve Adana’ya döndüm. Sonra hiçbir telefonuna çıkmadım. O zaman uyandı. Tanıştığımız günden o güne kadar ilk defa ben geride durdum. Hep yanında olan kişi ilk defa uzaklaşınca, telefonlarına da çıkmayınca Adana’ya geldi İpek.

ADANA’YA GELİŞİM  ‘EVET’ DEMEKTİ

İpek Bulut: Demek ki gönül kaçanı kovalıyor. Aramak için ankesörlü telefona giderdim ulaşamazdım, açmazdı kötü hissetmeye başlamıştım. Belki de kaybettiğimi o zaman anladım; yanımdayken çok kıymetini bilmiyordum ben. Adana’ya gelişim ‘Evet’ demekti, muhtemelen ‘Evet’ demek için gelmiştim. ‘Tamam, olabilir, ne yapabiliriz, çizelim çizgimizi’ şeklinde onu hatırlıyorum. İki gece kaldım, ailesiyle tanıştım, 6 ay içinde de evlendik. 92 yılında Burhan mezun oldu, 93’te de ben. Bursa ve Adana’da düğün yaptık. 16 Ekim 93 nikâh tarihimiz. 19 Ekim’de de Adana’da düğün yaptık.

Haberin Devamı

 Vuslata çabuk kavuşmuşsunuz...

Burhanettin Bulut: O dönemde Adana adliye olaylarıyla biliniyor falan. Ailesi bu yüzden temkinli yaklaştı. İpek’in kararlılığıyla oldu. ‘Kızımız okulu bitirip gelecek Bursa’ya, ilçeye eczanesini açacak’ gibi beklentileri var. Karşılarına sakallı, esmer bir Adanalı çıktı. Haliyle biraz endişe duydular.

İpek Bulut: Annem iki aylık hazırlık sürecimizde, sonradan itiraf etti; ‘Acaba cayar mı kızım acaba kalır mı burada’ diye beklemiş ama benim kararlılığımı gördükten sonra ‘Tamam’ demiş.

‘ÇOK GÜZEL ÇOCUKLARIMIZ OLUR’

 Yıllarca peşinden koşma sonunda romantik bir evlilik teklifi oldu mu?

Burhanettin Bulut: Biraz garip olacak ama daha tanıştığımızın ilk haftasında, ‘Evlenelim seninle. Bizim seninle çok güzel çocuklarımız olur’ demiştim. ‘Yuh’ demişti bana. İlk evlenme teklifimi tanışmamızın ilk haftasında etmiştim. Her defasında kaçıyordu. Ve sonrasında yeniden İpek’e ulaşmam bir ay falan sürüyordu.

Haberin Devamı

BURHAN’IN RUHUNU BİLİRİM

İpek Bulut: Resmi bir evlenme teklifi hatırlamıyorum. Okulda, arkadaşken de hep evlenme teklif etti Burhan. Birlikte zaman geçirmeyi çok severdik. Bornova’da çay bahçelerimiz, karanfilli çaylarımız vardı. İlişkiden önce arkadaş olabilmek gerekiyor. Kaba tabirle ben Burhan’ın ruhunu bilirim. Biz birbirimizi sağlam bir dostluk temeliyle buraya taşıdığımız için belki de daha uzun ve sağlıklı bir evliliğimiz oldu.

Ayda bir ‘Çıkalım mı’ diyordu

Pazar günü kahvaltılarının vazgeçilmezi Burhanettin Bulut’un omletleriymiş. Tabii Adana kebabı olmazsa olmaz. Burhanettin Bulut eşiyle ocak başına geçip hünerlerini sergiliyor.

Haberin Devamı

BERFİN ECZANEDE BÜYÜDÜ

Adana’ya yaşamaya çabuk alışabildiniz mi?

İpek Bulut: Evlendiğimizde, eşimin eczanesi vardı. Dört beş ay sonra da ben açtım. 26 yıldır iki ayrı eczanemiz var. Burhan evlendikten hemen sonra Eczacı Odası’nın çalışmalarına katıldı. 12 yıl yöneticilik yaptı. İki eczanenin sorumluluğu, ardından çocuklar derken alıştım mı alışmadım mı diye düşünmeye bile fırsatım olmadı. Çok zorluklar yaşadık. Süreçte çocuklarım küçüktü ve yalnızdım. Evlendik; 2 sene arabamız yoktu. Kiralarda oturduk, evin mobilyasını 10 sene sonra değiştirdik belki ama eczanelerimizi hiç eksik bırakmadık. Üç yılda bir yeniledik. Beceriksiz ya da biraz daha yavaş insan olsaydım Burhan dışarıda bu kadar rahat olamazdı. Dolayısıyla, başarısını bana da borçlu.

Haberin Devamı

İki çocuk, iki eczane zorlanmadınız mı?

Çocuğumdan ayrılıp kimseye emanet edemediğim için Berfin eczanede büyüdü. Üç yaşına kadar her gün benimle mesaiye geldi. Berfin’e bir oda yapmıştım arkada. Akıllı bir çocuktu, hasta yoğunluğumuz da yoktu.

 Siyaset ile hayatınızda neler değişti?

Burhan’ın yoğun çalışmasına Eczacı Odası döneminden alışkındım. Başından bu yana Burhan’ın siyasi kimliği vardı. Hep yatkındı, severdi, yazıları bile o dönemde hep siyasiydi. Evinde duramamasının, eczanesinde vakit geçirememesinin sebepleri hep siyasetti. Engelleyebilirdim, çocuklarımız küçüktü tabiri caizse gurbetteydim ama hep önünü açtım. Çünkü o öyle mutluydu, verimliydi, evine mutluluğu yansıyordu. Oda dönemi de çok yoğundu zaten siyasetle birlikte bilmediğimiz, tanımadığımız bir yoğunluk yaşamadık.

BENİM İÇİN HER GÜN BİR KUTLAMADIR

 Birlikte neler yaparsınız?

İpek Bulut: Sohbet ederiz. Gezmeyi severiz. Doğum günü, o, bu kutlaması yapmayız. Benim için her gün bir kutlamadır. Evimde çocuklarımla sağlıkla geçirdiğim her gün bir kutlamadır. Kendime bir şey alır Burhan’a söylerim, ‘Bu senin hediyen oldu. Parayı sen ver’ derim. Ben beğenirim, parasını öder ve yıllarca ‘Kocam aldı’ diye diye gezerim. Yüzerim, pilates ve yoga yaptım.

ECZACIDAN ATA PANSUMAN

ECZACILIK anılarını soruyorum İpek Bulut’a: “Adana’da ilk eczanem kırsalda bir yerdeydi. Çektiği araba atın poposuna sürtünmüş, yara olmuş. Çiftçi geldi, ‘Kızım pansuman yapabilir misin” dedi. Yeni eczacıyım. ‘Neye, kime amca’ dedim, ‘Atıma’ dedi. Amca atı tuttu, ben de döktüm batikonu, yıkadım güzelce, gazlı bezle, flasterle de kapattım. O amca sonrasında eczaneme yemek getirir, kapıdan içeriye karpuz yuvarlardı.”

 

BAKMADAN GEÇME!