Avukatlar örgütte aktif

Kendisine AB Bakanı Egemen Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ile birlikte 80 işadamının eşlik edeceğini belirten Erdoğan gündeme ilişkin sorulara şu yanıtları verdi:

İMRALI MESAJI ÖNEMLİ  �

“Burada hedeflerle, gelinen durumu karıştırmak yanlış olabilir. Bu hedefleri ta başından beri açıkladım. Açıklıyorum. Silahlar bıraktırılmadan, silahlar bırakılmadan bizim bölücü terör örgütü ile mücadeleyi kesmemiz söz konusu değil. Bu kararlılığımız devam edecektir. Siyasi temsilcileri uzantıları ile de müzakereleri yapabileceğimizi söyledik.
Tabii İmralı’nın vermiş olduğu mesajların çok önemli olduğunu bunu yine istihbarat örgütümüzün bizlere aktardığı bilgiler çerçevesinde biliyoruz. Ülkemiz içerisindeki teröristlerin ülkemizi terk etmeleri halinde de bu konuda her türlü bizler geçmişte yapılanın tam aksine onların güvenlik içerisinde bu ülkeyi terk etmesine de imkan hazırlarız. Bunları da söyledim.  Şu anda da aynı noktadayız. Güvenlik güçlerimiz hiçbir zaman operasyon meraklısı değildir.  Diğer taraftan siyasi uzantılarının adaya gitmesi noktasında ise verilmiş bir zaman veya söz, söz konusu değil. Dünyanın hiçbir yerinde terörle mücadelede böyle bir takvim ortaya konmaz. Kaldı ki biz kimse ile de anlaşma masasına oturmuyoruz. Onu da size söyleyeyim. Çünkü bizim illegal bir örgütle anlaşma masasına oturmak gibi bir derdimiz asla olamaz.

ANAMUHALEFET SAVUNDU

Tedbirleri falan görüyorsunuz. Müdahaleleri görüyorsunuz.
Gerek istihbarat teşkilatı gerekse güvenlik güçleri geçenlerde İstanbul’da yapılan operasyonu gördünüz. Polisimiz gayet başarılı şekilde operasyonu gerçekleştirmiş ve burada bu terör örgütünün mensuplarından ciddi bir kısmı elebaşları ve içlerinde de 11 avukat. Ve bu avukatları da dışarıdaki bazı avukatların savunması çok manidardır. Terör örgütünün içindeki aktif görev gören bu avukatları dışarıdaki avukatlar savunuyorlar. Ve ne yazık ki bu ülkenin anamuhalefet partisinin genel başkanı da savunuyor. Böyle bir müdahalenin yapılmaması gerekir gibi yaklaşım ortaya koyuyor. Tabii bu tür bir ana muhalefetin genel başkanının olduğu ülkede şüphesiz ki terör örgütü ile de mücadele kolay olmayacaktır. Burada yük ister istemez iktidara ve milletimize kalıyor.�

ROMANLARA TEHCİR

Söyledikleri şu. Şanghay
5’lisinin olduğu ülkelerde demokrasi diye bir şey yok. AB üyesi ülkelerde şu andaki demokrasiye bir anda gelinmedi. Ruanda’yı unutmayın. AB üyesi ülkelerden bir tanesinin Ruanda’da, Cezayir’de yaptıkları bunları bilelim. Bunların kendi içlerinde demokrasi var diyorsun. Romanları niye AB üyesi ülkelerde tehcire mecbur ettiler. Aynı şekilde zenci olanlara, siyahlara Müslümanlara yaptılar hâlâ da yapıyorlar.  �

Suriye tavrı olumsuz

İRAN şu ana kadar Suriye’ye yönelik takındığı tavrı bir check etmeli, gözden geçirmelidir. Çünkü biz İran’ın Suriye’ye karşı takındığı tavrı, bir defa şu ana kadar olumlu bulmuyoruz. Suriye’de bir zulüm vardır ve bu zulüm tanımlanabilecek kelimelerin bulunmadığı bir zulümdür. İşte 60 bini bulan insan burada öldürülmüştür. Bu insanlar Suriye’nin vatandaşı ve İran’ın değerlerini paylaştığı insanlardır. Bu insanlar orada öldürülürken İran buna hala sessizdir. 700 bine yakın mültecisi vardır Suriye’nin. Ülke içinde 2.5 milyon aynı şekilde mülteci vardır, göç ciddi manada başlamıştır. İran bunlara karşı ne yapıyor? Önce İsrail’in hava sahası ihlalini bu şekilde değerlendiren İran’ın aynı şekilde bunu da bir gözden geçirmesi lazım. Değerlendirmesi lazım. Bölgede müşterek bazı adımların atılmasına imkan vermesi lazım. Tabii hava sahası ihlalini makul karşılamamız asla mümkün değil. İsrail’in bu yaptığı tamamen uluslararası hukuka ters bir yaklaşımdır. Bunu tasvip etmemiz asla mümkün değildir.

İSRAİL ŞIMARIK OĞLAN

İsrail’i bir şımarık oğlan şeklinde besleyenler, yetiştirenler, İsrail’den her zaman her şeyi bekleyebilirler. Kaldı ki İsrail’in Suriye’ye ilk bu tür bir müdahalesi değildir. Bundan önce de birçok müdahalesi olmuştur. Golan tepeleri meselesi, halen ortadadır. İsrail ile Suriye arasında da tüm bunların çözümüne yönelik arabulucu da olduk.

Topçu Kışlası’nı yapacağız

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Çek Cumhuriyeti’ne gitmek üzere bindiği Ana uçağında gazetecilerle sohbet etti. Başbakan Erdoğan, Taksim projesiyle ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: “Topçu Kışlası’nı yapacağız. Üst Kurul reddetmiş. Biz de reddi reddedeceğiz. Rus mimarisi deniliyor, ona bakarsanız İstiklal Caddesi de barok mimari. Kışlanın bir bölümü müze olabilir, ortası yeşil alan. Diğer bölümünde İstiklal Caddesi’nin devamı niteliğinde alışveriş merkezi. Üstü rezidans ve otel. Yap-İşlet-Devret modelini düşünüyoruz.”

YAZARA PASTA KESTİ

Başbakan Erdoğan,  Prag yolunda uçakta İhlas Ankara Medya Grup Başkanı ve Türkiye Gazetesi Ankara Temsilcisi Nuri Elibol’un doğum gününü kutladı, pastasını kesti.

Erdoğan Ailesi, Prag’da St. Vitus Katedrali’ni (üstte), Prag Kalesi’ni ve  Charles Köprüsü’nü gezdi. Erdoğan Prag sokaklarında rastladığı Türk turistlerin fazlalığını ekonomideki gelişmeye bağladı. Selçuk ŞENYÜZ