Avrupa’nın en obez ülkesiyiz

MÜSEBBİBİ FAST FOOD

Türkiye Obezite Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Dilek Yazıcı:

“Obezitenin en önemli nedeni şehirleşmenin de getirdiği daha kolay ve hızlı hazırlanabilen fast food ve karbonhidrat ağırlıklı yeme alışkanlığı. Şehirleşme ve yaşamın hızlanmasının sonucu olarak hızlı yemek tüketimine gidiliyor, hem kolay ulaşılması hem de hızlı tüketilmesi açısından kaloriden zengin fast food, hamur işleri veya paketli gıdalar daha çok tercih ediliyor. Tabii bunların yanında hem çok ve sağlıksız beslenen hem de çok fazla hareket etmeyen, birçok işini teknolojik cihazlar aracılığıyla halletmeye alışmış, saatlerce hareket etmeden bilgisayar karşısında çalışan ağırlıklı bir kesim var. Tüm bunlar maalesef ülkemizi Avrupa’da birinci sıraya taşıdı.”

ÇAĞIMIZIN PANDEMİSİ

Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Başkanı Prof. Dr. Oktay Banlı:

“Öyle bir yayılış var ki obeziteyi ‘çağın pandemisi’ olarak nitelendiriyoruz. Erişkin nüfusumuzun 3’te 1’inde fazla kilo problemi var. Hem çocuk hem yetişkinlerde ciddi artış yaşanıyor. Böyle giderse 20-25 yıl sonra nüfusumuzun yüzde 50’den fazlası obez olacak. Şu anda ameliyat olacak düzeyde obezite yaşayan 3.5-4 milyon insanımız var. Diyabet de 3-4 kat artmış durumda. Okullardan başlayarak topyekün bir seferberlik olmalı. Her yere arabayla, servisle gidiyoruz. Biraz yürümemiz gerekiyor. Alışveriş merkezlerinde 10 metre aralıklarla bir sürü dükkânı geziyoruz. Alışveriş yapmak için bile hareket etmiyoruz. Bedenimizi kullanmayı, hareket etmeyi öğrenmeliyiz.”

HASTALIKLARA KAPI AÇIYOR

Novo Nordisk Türkiye Medikal Direktörü Dr. Ömer Buğra Bahadır:

“Yapılan çalışmalar, bugün tüm dünyada yaklaşık 813 milyon yetişkinin obezite gerçeği ile yaşadığını gözler önüne serdi. Ancak tek sorun fazla kilolar değil. 200 başka hastalık ya da komplikasyon da obezite ile ilişkilendiriliyor. Ayrıca obezite araştırmalara göre yaşam süresini yaklaşık 10 yıl kısaltıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün raporuna göre Türkiye’de erişkinlerde obezitenin yıllık artış hızı yüzde 2.3. Bu veriye dayanarak 2035 yılında Türkiye’deki yetişkinlerin yüzde 55’inin obez olacağı düşünülüyor. Biz de bu konuda bir farkındalık yaratmak amacıyla buissandigindandahabuyuk.com internet sitesini açtık.”

NELER YAPMALI?

Uzmanlar, obeziteye karşı şu uyarılarda bulunuyor:

- EKRAN BAŞINDA YEMEYİN: Sadece çocuklar değil yetişkinler de ekran bağımlılığı yaşıyor ve ekran başında ne yediğimizi bilmiyoruz. Yemek yerken ekrandan uzak durulmalı.

- SPOR YAPIN: Spor obeziteye karşı en iyi reçete. Çocuklar da mutlaka spor alışkanlığı kazanmalı.

- OTOMOBİLİ SINIRLAYIN: Mümkün olduğunca yürünmeli, her yere arabayla gidilmemeli.

- DOĞAL BESLENİN: Doğal, organik ve dengeli beslenmeyi öğrenmeliyiz.

- DİYET İŞE YARAMIYORSA: Normal diyetlerle zayıflık sağlanmıyorsa obezite tedavisi düşünülmeli.

AVRUPA’NIN İLK 5 ÜLKESİ 

Türkiye 66.8
İngiltere 63.7
Yunanistan 62.3
İspanya 61.6
Fransa 59.5

DÜNYADA DURUM NE

Suudi Arabistan: 69.7
ABD: 67.9
Libya: 66.8
Yeni Zelanda: 65.6
Meksika: 64.9
Avustralya: 64.5
Kanada: 64.1
Şili: 63.1
Arjantin: 62.7
İran: 61.6
Rusya: 57.1

HER 5 ÇOCUKTAN BİRİ OBEZİTE YOLUNDA

Türk Pediatri Kurumu Yönetim kurulu Üyesi ve Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Fügen Çullu Çokuğraş:

Türkiye’de 5 yaşın üstündeki her 5 çocuktan 1’inde obeziteye doğru bir gidişat görülüyor. Çocuklarda reklamlar çok önemli. Bir çikolata reklamı yapılacaksa aynı zamanda spor da reklamda mecburi kılınabilir. Ancak çocukların bir ellerinde tablet, diğer ellerinde çikolata öyle besleniyorlar.” Prof. Dr. Dilek Yazıcı da başka araştırma sonuçlarının benzer oranlar verdiğini belirterek şunları söylüyor: “Türkiye’de 2016’da yapılan Türkiye Çocukluk Çağı Şişmanlık Araştırması’na göre ilkokul öğrencileri arasında obezite oranı yüzde 10, fazla kilolu olma oranı yüzde 15 olarak bulunmuştu. Toplamda yüzde 25 fazla kilo sorunu var çocuklarda. 2019’da yapılan çok katılımlı başka bir çalışmaya göre de çocukların yaklaşık yüzde 8’inin fazla kilolu ve yaklaşık yüzde 9’unun obeziteli olduğu saptandı.”