Güncelleme Tarihi:
Schulz, "aralarında seçilmiş yetkililerin ve parlamento üyelerinin de olduğu Kürt mahkûmların açlık grevini kaygıyla takip ettiğini" belirtti.
Öncelikli kaygısının "şiddet içermeyen çaresizce eyleme" katılanların sağlığıyla ilgili olduğunu vurgulayan AP Başkanı, Türk yetkililerin protestoculara kulak vermesini istedi.
Açlık grevini sürdürenlere de "hayatlarını tehlikeye atan" bu eylemi sona erdirerek, taleplerini siyasi diyalog yoluyla aramaya davet eden Schulz, hükümetin mahkemelerde anadilde savunma yapılmasını öngören düzenlemeyi parlamentoya sunmasını takdirle karşıladığını dile getirdi.
Türkiye cezaevlerindeki PKK ve PJAK davalarından tutuklu ve hükümlüler 12 Eylül'de gruplar halinde açlık grevine başladı.
Yüzlerce tutuklu ve hükümlünün de katıldığı süresiz ve dönüşümsüz açlık grevinin başlıca iki talebi bulunuyor: İmralı adasında hapis yatan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın görüşmelerini yürütebilmesi ve Kürtçe'nin kamusal alanda kullanılabilmesi.
Uzmanlara göre, 60 gün sınırını geçen birinci açlık grevcisi grubundakiler için ölüm ve sakat kalma riskinin yüksek olduğu uyarısı yapıyor.
CHOMSKY’NİN ÇAĞRISI
ABD'li dil bilimci, düşünür Noam Chomsky, cezaevlerinde PKK ve PJAK davalarından tutuklu ve hükümlü 600'ü aşkın kişinin sürdürdüğü açlık grevleriyle ilgili olarak Türkiye hükümetine çağrıda bulundu.
PKK ve PJAK davalarından tutuklu ve hükümlülerin 12 Eylül’de Kürtçe'nin anadil olarak kamusal alanda kullanılması ve PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talepleriyle başlattığı açlık grevi eylemi 62 günü geride bıraktı.
Chomsky sosyal medyada ve YouTube üzerinden yaygınlaştırılan kısa mesajında, Türkiye hükümetine artık çok tehlikeli bir aşamaya gelinen açlık grevlerine, hem en basit insani sebeplerle hem de yaratabileceği önemli siyasi sonuçları göz önüne alarak, çözüme yönelik bir yanıt vermesi çağrısında bulunuyor.
Noam Chomsky cezaevlerinde açlık grevleri yapanların, öne sürdüğü talepleri "adil ve makul" diye niteliyor.
DÜNYACA ÜNLÜ FİLOZOFTAN TÜRK HÜKÜMETİ'NE ÇAĞRI