Avrupa ve Amerika çok ısınacak

Science dergisinde yayımlanan yeni bir araÅŸtırmaya göre önümüzdeki yüz yıl içinde çok daha uzun sıcaklık evreleri yaÅŸanacak. Avrupa’da özellikle Akdeniz ülkeleri tehdit altında. ÖrneÄŸin Paris’te sıcaklık yüzde 31 artacak! Ãœlkelerin birçoÄŸu iklim deÄŸiÅŸiminin getireceÄŸi sonuçlara hazırlıklı olmadıkları için büyük sorunlar ortaya çıkacak.Colorado’daki Boulder Ä°klim AraÅŸtırmaları Merkezi’nde gerçekleÅŸtirilen araÅŸtırmalar, gelecekte en büyük sıcaklıkların yaÅŸandığı bölgeler bugün de sıcaklıkların artmış olduÄŸu bölgeler olacağı ÅŸeklinde sonuçlandı. Ulusal Atmosfer AraÅŸtırmaları Merkezi’nden (NCAR) Gerald Meehl ve Claudia Tabaldi’nin araÅŸtırması, NCAR ve Amerikan Enerji Dairesi (DOE) tarafından geliÅŸtirilen paralel iklim modeline dayanmakta. AraÅŸtırmayı destekleyen NSF’nin (Ulusal Bilim Vakfı) proje yöneticisi Cliff Jacobs, araÅŸtırma, küresel iklim deÄŸiÅŸiminin dünya genelindeki ekonomi ve yönetim politikaları üzerinde etkili olacağını göstermesi açısından önem taşımakta ve konu araÅŸtırılmaya devam etmeli diye konuÅŸtu. Sera gazıBilgisayar modelleri yoÄŸun sera gazının olaÄŸandışı bir atmosfer sirkülasyonuna yol açarak Avrupa ve Kuzey Amerika’da aşırı sıcaklıklara neden olacağını kanıtlamakta. Buna göre Amerika’nın batısı, güneyi ve Akdeniz bölgesi büyük bir tehdit altında. Fransa, Almanya ve Balkanların da yeni sıcaklık dalgalarından daha fazla etkilenmesi beklenmekte. Tehdit altında bulunan bölgelerin yeterince hazırlıklı olmamaları yüzünden bilim adamları ciddi sonuçlar hakkında uyarıyorlar. Meehl, olaÄŸanüstü hava koÅŸullarının, insanlığı genel iklim deÄŸiÅŸimine kıyasla daha fazla etkileyeceÄŸi kanısında. Sıcaklık dalgaları diÄŸer tüm iklim felaketlerine göre çok daha kısa bir süre içinde daha fazla insanın yaÅŸamını yitirmesine yol açacak. Chicago’da 1995 yılında yaÅŸanan aşırı sıcaklar yüzünden 739 kiÅŸi ölürken, Paris’te geçtiÄŸimiz yıl meydana gelen olaÄŸanüstü hava sıcaklıkları nedeniyle baÅŸta yaÅŸlılar ve kronik hastalar olmak üzere 15.000 kiÅŸi yaÅŸamını yitirmiÅŸ ayrıca binlerce çiftlik hayvanı da telef olmuÅŸtu. Yeni geliÅŸtirilmiÅŸ bir iÅŸlem modeliyle çalışan araÅŸtırmacılar, 2080-2099 yıllarına yönelik tahminleri, Chicago ve Paris’e ait 1961-1990 yılları verileriyle karşılaÅŸtırdılar. Bilim adamlarının öncelemeleri atmosferdeki sera gazı yoÄŸunluÄŸunun artışına dayalı. Paris ve Chicago’daki sıcaklık dalgaları sırasında atmosfer basıncı Michigan Gölü ve Paris üzerindeki normal seviyeyi önemli ölçüde yükseltmiÅŸ ve bulutsuz bir gökyüzü yaratarak, daha fazla sıcaklığın yansımasına yol açmıştı. Modeller, atmosferdeki basıncın, karbondioksit birikiminden daha fazla sıcaklık yarattığını göstermekte. 1995 Chicago yazında gündüz hissedilen sıcaklık, geceleri havanın serinlemesi yüzünden daha fazla etkili olmuÅŸtu. Modeller de Amerika’nın batısı, güneyi ve Akdeniz bölgesindeki gece sıcaklığının 3 santigrat derece kadar düştüğünü kanıtlamakta. Chicago’daki sıcaklıkların yılda %1.66 ila % 2.08 oranında artarak yüz yıl içinde %25 oranında artması beklenirken, Paris’te yılda %1,64 ila % 2,15 oranında meydana gelecek sıcaklık artışı yüz yıl içinde %31’e ulaÅŸmış olacak. Ä°ki bölge için elde edilen diÄŸer verilere göreyse Chicago’daki aşırı sıcak gün sayısı 5-9 günden, 8,5 ila 9 güne, Paris’te ise 8-12,5 günden 11 ila 17 güne fırlayacak. Ä°klim deÄŸiÅŸimi önlenebilirABD’li bilim insanları, insan eliyle iklimde olası deÄŸiÅŸikliklerin engellenebileceÄŸini açıkladılar. Bu sonuca özel bir bilgisayar iÅŸlem modeliyle ulaÅŸan Stephen Pacala ve Robert Socolow, böylece, küresel iklim sorunlarının sadece uzayda çekirdek füzyonu ve güneÅŸ enerjisi santralleri gibi henüz geliÅŸtirilmeyen tekniklerle önlenebileceÄŸi kanısını çürütmüş oldular.Amerikalı bilim adamlarının araÅŸtırma sonuçları Science dergisinde yayımlandı. Birçok iklim modeline göre, atmosferdeki karbondioksit oranı önümüzdeki elli yıl içinde endüstri öncesi döneme kıyasla iki misli artacak. 15 farklı önlemin çözüm getirebileceÄŸini sanan Pacala ve Socolow, otomobil kullanımını azaltma, daha etkili enerji santralleri ve yaÄŸmur ormanlarının korunması gibi bildik önlemlerle birlikte, karbondioksitin jeolojik depolarda depolanması ve otomobillerde yakıt hücresi kullanımı gibi yeni teknikler de önerdiler. Öneri paketine tartışmalı atom enerjisi de dahil. AraÅŸtırmacılar bu baÄŸlamda uzayda güneÅŸ kolektörleri, yapay fotosentez ve sivil alanda kullanılabilecek çekirdek füzyonunun gerekli olmadığı ve bu tür teknolojilere ancak 21.yy’ın ikinci yarısında ihtiyaç duyulabileceÄŸi kanısındalar. Bilim adamları bununla birlikte önerilerinin uygulanması halinde bedelin ne olacağını hesaplamadılar. Ama bu tür bir deÄŸiÅŸimin ekonomi üzerinde de olumlu bir etki yapabileceÄŸi tahmin edilmekte. Â