ANKA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2007 13:15
Almanya’da kurulu Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) Vakfı Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, Avrupa´da yaşayan Türk göçmenlerin yıllık 22.7 milyar Euro´luk tüketim harcamaları ile AB içinde dikkate değer bir müşteri grubu haline geldiklerini bildirdi.
Şen, günden güne önemi artan bu tüketici grubunun niteliklerini göz önüne alan pazar stratejilerinin başarı şansının yüksek olduğunu ifade etti.
Faruk Şen, yaptığı açıklamada, Bulgaristan ve Romanya´nın Avrupa Birliği´ne katılımıyla sayıları 5,2 milyona yükselen Türk kökenlilerin, sekiz AB ülkesinden daha büyük bir nüfus topluluğu oluşturduklarını ve gayrisafi milli gelir hasıla düzeyine ulaştıklarını belirtti.
Bu büyük pazara dönük aktivite ve yatırımların karşılıksız kalmadığını vurgulayan Şen, şöyle dedi:
?Göçün ilk yıllarında görece boş bir alan olarak ortaya çıkan ve temelde Türk kökenli girişimciler ile doldurulan etnik ekonomi alanı, bugün gelinen noktada eriştiği büyüklük ve içerdiği aktörler ile bir niş ekonomisi olmaktan sıyrılıp, genel ekonominin ayrılmaz bir parçasına dönüşmüş bulunuyor. Telekominikasyon, gıda, bankacılık, otomotiv gibi çok sayıda sektörde yalnız Türk işadamları değil, ilgili sahalarda faaliyet gösteren diğer firmalar da tüketici kitlesinin ihtiyaçlarına uygun ürün, hizmet ve reklamları ile yer alıyorlar.“
Göçmenler tarafından Avrupa’ya getirilen birtakım tüketim alışkanlıklarının zamanla yerleşik toplum tarafından da benimsendiğini belirten Şen, ?Göçmenler ve çoğunluk toplumu arasında işyerleri, okullar ve günlük yaşamın diğer alanlarında yaşanagelen sosyo-kültürel alış veriş çerçevesinde benzeşen tüketim alışkanlıkları, etnik pazara has olduğundan hareket edilen pek çok ürün ve hizmete genel ekonomik alanda da talep yaratıyor“ dedi.
Son yıllarda etnik pazara artan ilginin, bu sahadaki rekabet koşullarını arttırdığına işaret eden Şen, bu alanda var olabilmek için yalnız hedef kitlenin dilinde tanıtım ve hizmetin yeterli olmadığını, seçicileşen Türk müşteri grubunun ürün ve hizmet kalitesine de büyük önem verdiğini söyledi. Şen, bu sahada açılımlar geliştirmeye çalışan Deutsche Bank ve Volkswagen gibi firmaların bu faktörleri göz önünde bulundurmamaları nedeniyle yeterli başarıyı elde edemediklerini belirtti.