Avrupa Birliği'nden Rumlara baskı

Avrupa BirliÄŸi, Ä°sviçre'de olumsuz tavır takınan ve müzakere sürecini tıkayan Rumlara uyarıda bulundu. Verheugen, Kıbrıs'ta çözüme ulaşım konusunda Kıbrıslı Rumların olumsuz bir tavır içine girmesi halinde uluslararası baskı geleceÄŸi uyarısında bulunurken, Solana ise tarihi fırsatın kaçırılmaması gerektiÄŸini söyledi. Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye raportörü Arie Oostlander, ise "Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Rum kesimine baskı yapılması gerektiÄŸini"' söyledi. AB Komisyonu'nun geniÅŸlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Kıbrıs'ta çözüme ulaşım konusunda Kıbrıslı Rumların olumsuz bir tavır içine girmesi halinde uluslararası baskı geleceÄŸi uyarısında bulundu.  Verheugen, Avrupa Parlamentosu'nda düzenlediÄŸi basın toplantısında, Kıbrıslı Rumların, Annan planına iliÅŸkin olumsuz bir tavır içine girdiklerinin görüldüğünü hatırlattı ve ''Rumların, planınkendi çıkarlarına olduÄŸunu anlamaları gerektiÄŸini'' söyledi.  Adadaki Türk ve Rum kesimindeki yöneticilerin siyasi liderlik vasıflarını kullanarak kamuoyunu ikna etmeleri gerektiÄŸini kaydeden Verheugen, ''Çözüme çok yaklaşıldığını, görüş ayrılıklarının önemli ölçüde azaldığını'' söyledi.  AB'nin, birleÅŸik Kıbrıs'ı birlik içinde görmek istediÄŸini kaydedenVerheugen, Annan planındaki derogasyonların sürekli olmamasının önemlibir geliÅŸme olduÄŸunu belirtti ve derogasyonların 15 yıllık geçiÅŸ dönemiyle sınırlandırılmasının AB tarafından memnuniyetle karşılandığını bildirdi.  Varılacak anlaÅŸmanın AB müktesebatına uygun hale getirilmesi için uyum yasası hazırlanacağını belirten Verheugen, bunun konsey tarafından onaylanmasının yeterli olacağını bildirdi.  Kıbrıs'ta çözümün, bölgenin istikrarı için de önemli olduÄŸunu belirten Verheugen, ''Bu tehlikeli bölgede iki toplumun barış ve uyum içinde yaÅŸaması, bölgedeki diÄŸer ülkeler için de örnek teÅŸkil edecek ve mesaj niteliÄŸinde olacak'' dedi.  SOLANA: KIBRIS'TA TARÄ°HÄ° FIRSATAB Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Kıbrıs'ta yapılacak referandumların tarihte yeni bir sayfa açma fırsatı yaratacağını söyledi.  BM Genel Sekreteri Kofi Annan ve Kıbrıs Özel Temsilcisi Alvaro de Soto'yu çalışmalarından dolayı kutlayan Solana, referandumların, uzun bir bölünmüşlük dönemi yaÅŸayan adanın tarihinde yeni bir sayfa açılması fırsatı sunduÄŸunu anlattı. GeleceÄŸin artık Kıbrıs halkının ve liderlerinin elinde olduÄŸunu belirten Solana, AB Konseyi'nin, 1 Mayıs'a kadar adil, uygulanabilir ve kalıcı bir çözüme ulaÅŸabileceÄŸine olan inancını hatırlattı ve bütün Kıbrıslıların bu hedefe yönelmeleri çaÄŸrısında bulundu. OOSTLANDER: RUM KESÄ°MÄ°NE BASKI YAPILMALIOostlander, ''Rumların çözüm istemez tavrının kabul edilemez olduÄŸunu'' belirterek, ''bu konuda AB ile AP'nin Rum kesimine baskı yapması gerektiÄŸini'' bildirdi.  ''Rumların referandumda, 'ret oyu bile çıksa AB'ye gireriz' havasında davranmasının birliÄŸe üye olacak bir ülkeye yakışmadığını'' söyleyen Oostlander, ''Bu kesinlikle kabul edilemez bir tavır'' dedi.  Oostlander, ''AP'nin bu ay içinde yapacağı genel kurul toplantılarında Kıbrıs'la ilgili özel bir tartışma açılmasını, komisyon ve konseyin bu konudaki tavırlarını açıkça belirtmesini isteyeceÄŸini'' söyledi.  AB: ANNAN PLANI ARTIK DEĞİŞMEZ, ALTERNATÄ°FÄ° DE YOKAB Komisyonu'nun geniÅŸlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen'in sözcüsü Jean-Christophe Filori, günlük olaÄŸan basın toplantısında Kıbrıs'a iliÅŸkin çok sayıda soruyu yanıtladı.  Verheugen'in, Kıbrıs'ta bir uzlaÅŸmaya çok yakın olunduÄŸunu düşündüğünü, bu sürecin baÅŸarısız olduÄŸunun hiçbir ÅŸekilde söylenemeyeceÄŸini, sürecin devam ettiÄŸini, yeni bir aÅŸamaya girildiÄŸini, Kıbrıslıların geleceklerini kararlaÅŸtıracağını anlatan Filori, Annan planının son halinin en iyi ve en gerçekçi çözüm önerisiolduÄŸunu düşündüklerini bildirdi.  Planın alternatifi bulunmadığını, kabul veya red edileceÄŸini, sonuçta ya birleÅŸmiÅŸ bir Kıbrıs'ın AB'ye gireceÄŸini ya da bugünkü durumun ''dikenli tellerle, mayınlarla, BM askerlerinin varlığıyla'' devam edeceÄŸini söyleyen Filori, Ä°sviçre'deki görüşmelerde AB'nin tüm taleplerinin kabul edildiÄŸini, AB temel ilkeleri çerçevesinde iÅŸleyecek tek sesli bir devlet kurulmasının hedeflendiÄŸini anlattı.  Kalıcı derogasyonların söz konusu olmayacağını, AB'nin yaklaşımının hep bu yönde olduÄŸunu belirten Filori, Rum tarafının referandumda hayır demesi halinde neler olacağının sorulması üzerine, bu aÅŸamada spekülasyon yapmak istemediÄŸini, taraflardan birinin hayır demesi durumunda planın geçersiz kalacağını, Kıbrıs'ın AB'ye bölünmüş bir ÅŸekilde gireceÄŸini, planı kabul etmenin Rumların menfaatine olduÄŸunu, adaya barış geleceÄŸini anlattı. Filori, planın reddedilmesi halinde, AB'nin durum deÄŸerlendirmesi yapacağını söyledi.  AB Komisyonu'nun Konsey'e bir uyum senedi sunacağını, bu belgenin Konsey'de ''tercihen 1 Mayıs'tan önce'' oybirliÄŸiyle onaylanması gerektiÄŸini belirten Filori, uzlaÅŸma halinde Kıbrıs'a, 2004-2006 dönemi için 300 milyon euro ek bütçe öngörüldüğünü, bunun 259 milyon euroluk bölümünün Kuzey'in ekonomik geliÅŸmesi için harcanacağını, ayrıca 15 Nisan'da, Brüksel'de Bağışçılar Konferansı düzenlenerek yenifonlar aranacağını belirtti.  Filori, geçici derogasyonlar konusunda bir soru üzerine, bu konunun yeni keÅŸfedilmediÄŸini, geniÅŸleme sürecinde birçok ülkeye geçici derogasyonlar uygulandığını, bunun uyum sürecinde geçerli bir unsur olduÄŸunu anlattı ve Annan planında artık herhangi bir deÄŸiÅŸiklik yapılmasının söz konusu olmadığını hatırlattı.  Sözcü, bir soru üzerine, Türkiye'nin AB'ye katılımı konusunda demokratik tartışmaların devam ettiÄŸini, AB Komisyonu'na, yıl sonuna kadar bir rapor hazırlamak ve Türkiye'nin Kopenhag kriterlerine uyumuna iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulunarak tam üyelik müzakerelerinin baÅŸlatılması konusunda görüş ve tavsiye belirtmek görevi verildiÄŸini belirtti ve ''EÄŸer Türkiye siyasi kriterleri yerine getirirse müzakereler zaman geçirilmeden baÅŸlayacak'' dedi.Â