Avcı, çetenin sözcüsü

Susurluk Raporu'nda adı geçen ve Başbakan Mesut Yılmaz tarafından MİT'te ‘Telefonlarını dinlettirmek’le suçlanan, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği Hukuk Müşaviri Mehmet Eymür, ‘‘Yeşil'le ilgili herşeyi, Emniyet'te eski İstihbarat Dairesi Başkanı Emin Aslan çok iyi biliyor. Hanefi Avcı da biliyor. Yeşil'e kimin silah ve patlayıcı madde verdiğini açıklasınlar’’ dedi. Eymür, Emniyet eski İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Avcı'nın takındığı tutumla, tamamen ‘Çete’nin sözcülüğünü yaptığını ve ana konulardan uzaklaşma yolunu açtığını söyledi.

Eymür, 6 saate yakın süren sohbete, ‘‘En üzüldüğüm nokta beni, yıllardır mücadele ettiğim kişilerle aynı safta göstermek istemeleridir. Bu kasıtlı olarak yapılmaktadır. Bana karşı yapılan her iddiaya belgelerle cevap vermeye hazırım. Tarafsız yargı önünde hesap vermeye de hazırım. Acaba bana karşı bu iddiaları yayanlar, aynı rahatlık içinde mi?’’ diye yakınarak başladı. Eymür'ün sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım meselesine, bir açıklık getirmek gerekmiyor mu?

İRANLI OLAYI

Değişik zamanlarda olan apayrı konular birbirinin içine sokularak hadef saptırılmak isteniyor. Yeşil'le ilgili Ankara'da alkollü olarak hadise çıkardığı zaman Orhan Taşanlar'ın, bu şahsı MİT'e gönderme çabası, bu çaba sonuç vermeyince de serbest bırakması olayı var. İkinci olay ise bambaşka. ‘Yeşil’, Ataköy'de öldürülen iki İranlı olayıyla ilgili olup olmadığı konusunda MİT'te sorgulamaya alındı. ‘Tedavi edilmek üzere MİT’e alındı' iddiası doğru değil. MİT'e sorgulamak üzere getirilen herkes önce bir muayeneden geçirilir. Bu usuldendir.

‘Yeşil’le sizin adınızın devamlı olarak bir arada gündeme gelmesini nasıl izah edeceksiniz?

HEDEF GÖSTERİLİYORUM

‘Yeşil’ ortada yok. Herhalde bazı çevreler Yeşil'in ortaya çıkmayacağından da emin. Her şey ona yükleniyor. Sorumluluğu üzerinden atmak isteyenler de, ortada olmayan bu kişiyle ilişkilendirerek beni hedef göstermeye çalışıyor. Ama bu taktik tutmaz.

Kimdir bu Yeşil? Devletin raporunda bu kadar adı geçiyor? Ne yapmış bu adam?

ASLAN VE AVCI

Yeşil'le ilgili herşeyi, Emniyet'te eski İstihbarat Dairesi Başkanı Emin Aslan çok iyi biliyor. Hanefi Avcı da biliyor. Yeşil'e kimin silah ve patlayıcı madde verdiğini açıklasınlar. Emin Aslan'a bu konuda soru soran olmadı.

Hanefi Avcı'da bu konularda bilgi sahibi mi?

AVCI'YI ARAŞTIRSINLAR

Hanefi Avcı, senelerce Güneydoğu'da çalışmış. İstanbul'da istihbarattan sorumlu Emniyet Müdür Yardımcılığı yaparken, tüm illegal faaliyetler doruk noktada. Tüm infazlar İstanbul'da oluyor ya da yönlendiriliyor. Avcı, bu konularda her nedense fazla bilgi sahibi değil. Bu tutumuyla tamamen ‘Çete’nin sözcülüğünü yapıyor ve ana konulardan uzaklaştırma yolunu açıyor. Ama nasıl oluyorsa, benim tüm telefon numaralarımı ezbere biliyor. Bunların nedenini araştırmak lazım.

Susurluk olayı çözülebilir mi?

ÇÖZMEK ZOR

Susurluk Olayı'nın tam olarak çözülmesi zordur. Zor olmasının nedenlerini sıralamam ise çok uzun süre alır. Son yıllarda iki tip illegal faaliyet yürütülmüştür. Bunlar devlet yararına olduğuna inanılan işler ile çıkar sağlamaya yönelik faaliyetlerdir. Her iki faaliyet de iç içedir. Hukuken bunları ‘bu suç, bu değil’ diye ayırmak mümkün değildir. Devlet yararına olduğuna inanılan işlerin ifşaası hem ülkeyi zora sokabilir, hem de ifşaa edenin ‘vatan hainliği’ ile suçlanmasına neden olabilir.

Bunları ayırmak hiç mi mümkün değil?

SUÇU ASTLARA ATARLAR

Genellikle devlet yararına yapıldığına inanılan işler belli bir emir komuta zinciri içinde yerine getirilmiştir. Emirleri icra eden kişiler, ulvi bir görevi yerine getirdikleri inancıyla bu işleri yapmışlardır. Ancak emirler genellikle şifahen verildiği için, bu emri verenlerin sıkıştıklarında bu hususu inkar etmeleri ve suçu astlarına atmaları kuvvetle mümkündür.