Attila İlhan'ı kızdıran şaka

Güncelleme Tarihi:

Attila İlhanı kızdıran şaka
Oluşturulma Tarihi: Ocak 03, 2001 00:00

Haberin Devamı

Kültür ve edebiyat dergisi Öküz'ün Ocak sayısında Attila İlhan'ın 'pia' şiirinin isminin (PIA) Pakistan International Airlines'dan esinlenerek konduğunun yazılması ünlü şairi kızdırdı. İlhan, şiirini ancak bir öküzün böyle yorumlayabileceğini söyledi.

Ünlü şair Attila İlhan'ın 'pia' şiirinin isminin nerden geldiğini biliyor muydunuz? Belki bir çoğunuz şairin aşık olduğu bir kadın olarak düşündünüz onu. Aylık kültür sanat dergisi Öküz'ün Ocak 2001 sayısında Metin Üstündağ, 'İncelikler' adlı köşesinde bu ismin nereden alındığını açıkladı.

pia, Pakistan International Airlines'ın kısaltılmışıydı aslında. Yani Uluslararası Pakistan Havayolları demekti. Metin Üstündağ'ın sayfadaki yazısına Rewhat'ın çizgileri eşlik ediyordu ve bu espri amaçlı olarak kurgulanmış bir yazıydı.

Ünlü şair bu yoruma çok alındı. Şirinin bu şekilde ancak bir 'öküz' tarafından yorumlanabileceğini söyledi.

PAKİSTAN HAVAYOLLARI'YMIŞ

İşte Metin Üstündağ'ın 'pia' şiirinin ismiyle ilgili yazdığı ve Attila İlhan'ı kızdıran yazı:

‘‘Şair Attila İlhan bu şiire Mecidiyeköy'deki evinde başlamış, otobüste devam etmiş ve Taksim'e geldiğinde bitirmiş. Yayınlandığında müthiş bir üne kavuşmuş bu şiir. Sandallara, dolmuşlara, kamyonlara yazılmış, radyoda reklam programlarına girmiş. Bir dönem 'başı bereli, yağmurluklu genç kız' tipini moda eden de bu şiir olmuş. Herkes merak etmiş sonra bu Pia isimli kız kim? Pia ismi çevresinde türlü söylentiler, rivayetler çıkmış... Peki ama aslında kimmiş bu Pia?

Şair Attila İlhan şiirine Pia ismini otobüsle Mecidiyeköy'den Taksim'e gelirken Elmadağ'da Divan Pastanesi'nin yanındaki gördüğü bir tabeladan almış. Pia'nın açılımı: Pakistan İnternational Airlines... Yani Uluslararası Pakistan Havayolları. Düşünsenize ismi bir dönem sandallara, dolmuşlara, kamyonlara yazılan, radyo reklamlarına çıkan, herkesin platonik aşkı, gizemli dilber Pia, meğer Pakistan Havayolları'ymış...’

pia

ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın

ellerini bir tutsam ölsem

böyle uzak uzak seslenmese

ben bir şehre geldiğim vakit

o başka bir şehre gitmese

otelleri bomboş bulmasam

içlenip buzlu bir kadeh gibi

buğulanıp buğulanıp durmasam

ne olur sabaha karşı rıhtımda

çocuklar pia'yı görseler

bana haber salsalar bilsem

içimi büsbütün yıldız basar

bir hançer gibi çıkıp giderim

ben bir şehre geldiğim vakit

o başka bir şehre gitmese

singapur yolunda demeseler

bana bunu yapmasalar yorgunum

üstelik parasızım pasaportsuzum

ne olur sabaha karşı rıhtımda

seslendiğini duysam pia'nın

sırtında yoksul bir yağmurluk

çocuk gözleri büyük büyük

üşümüş ürpermiş soluk

ellerini tutabilsem pia'nın

ölsem eksiksiz ölürdüm

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!