Atları, özgürlükleri

Güncelleme Tarihi:

Atları, özgürlükleri
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 1998 00:00

Haberin Devamı

MİSAFİRLİĞE GİDERKEN

Şehir dışındaki yerleşim yerlerinde tüm ulaşım at üstünde yapılıyor. Geleneksel kıyafetlerle bir aileyi atların üzerinde misafirliğe giderken görmek çok doğal. Sürüler halinde dolaşan atlar. Yolda karşılaşıp at üstünden inmeden muhabbet eden insanlar...

YERE BASMA, ATA BİN

2.4 milyon nüfuslu Moğolistan’ın yarısı steplerde yaşıyor. Ömürlerinin çoğu at üzerinde geçiyor. Tarihlerine son derece bağlılar. Geleneklere göre doğan her çocuğa bir at hediye ediliyor. Çocuk, doğduğu günden itibaren atıyla büyüyor.

TARİHTEKİ YAŞAM

Onlar Moğollar! Onlar Cengiz Han'ın torunları! Onlar, Doğu Asya'dan Macaristan'a kadar uzanan topraklar üzerinde yaşayan bütün medeniyetlerin korkulu rüyasıydı! Şimdi öyle değiller, şimdi kimse korkmuyor onlardan... Tarih sayfalarından fırlamış gibiler. Çok gururlular ve atlarıyla yapayalnızlar. Moğollar, dünyanın en seyrek nüfusuna sahip. Uçsuz bucaksız bozkırlarda, inatla at koşturmaya devam ediyorlar...

ÇOCUK OYUNCAĞI

At her zaman ön planda. Geçmişte de öyleydi, şimdi de. Küçücük çocuklar, değme binicilere taş çıkarıyorlar. Nalsız atlara biniyorlar. O güzelim atları eyersiz kullanıyorlar. Bu iş onlar için çocuk oyuncağı. Üzengiye basıp, bir heykel gibi oturuyorlar atların üzerine ve kilometrelerce yol alıyorlar. Atın bu şekilde kullanışı da bir gelenek. Bu teknik de. Savaş ya da avlanma sırasında biniciye, hareket özgürlüğü tanıyor.

Moğolistan'da sadece sivil hayatta değil resmi hayatın içinde de at var. Mesela güvenliği sağlayan polislerin bir kısmı da at üzerinde görev yapıyorlar.

Uçağı atlar karşılıyor

Yeryüzünde bir gezgine, tarihin akışını Orta Asya kadar iyi hissettiren başka topraklar yoktur belki de...

Orta Asya, 2 bin yıldan fazla bir süredir, Avrupa ile Asya'nın buluştuğu İpek Yolu olarak bilinen eski doğu-batı ticaret yollarının geçtiği ve tarihin birçok döneminde de kültür ve öğrenimin beşiği olmuş topraklar.

Türkiye'nin iki katı büyüklüğündeki toprağa sahip olan Moğolistan'ın nufusu 2 milyon 400 bin. Nüfusun yüzde 97'si budist. l921- l989 yılları arasında eski Sovyetler Birliği'nin komşusu olarak sosyalist bir rejimle yönetildi. l930'lu yıllarda budizmin yok edilmesi amacıyla yaklaşık 20 bin budist din adamı(lama) öldürüldü. l989 yılından sonra sosyalizmin çözülmesi Sovyetler Birliği'nin parçalanmasıyla birlikte budist tapınaklar hızla çoğaldı.

Okul nerde, çadır orda

Göktürkler, Hunlar, Uygurlar, Kutluklar bu coğrafyada kurulan devletler. İstatistiklere göre kişi başına milli gelir 359 dolar. Ülke toprakalarının sadece yüzde birinde tarım yapılabiliyor. Son sayıma göre 30 milyon civarında küçük ve büyük başhayvan bulunuyor.

Moğolistan'da at ne kadar önemli ise eğitim de o kadar önemli. Her türlü olanaktan mahrum yaşayan bu insanlar, bir inanılmazı gerçekleştirmiş. Okuma yazma oranı yüzde 90. Çocukların okuyabilmeleri için aile büyüklerinden biri, en yakın yerleşim yerindeki okulun yanına ‘‘ger’’ adı verilen çadırı kuruyor. Böylece bozkırdan gelen çocukların konut sorunu hemen çözülüyor.

Şehirlerarası asfalt yol diye birşey yok. İki yereleşim yeri arasındaki uzaklık birkaç bin kilometreyi buluyor. Bozkırda onlarca şeritli, toprak yollar var. Yön tayin edebilen her sürücünün kendine mahsus bir yolu olabilir. Diğer bir seçenek de uçak. Moğolistan'da her taraf havaalanı... Rus uçakları bozkıra inebiliyor.. Bu, yabancılar için inanılmaz bir an. Uçağın kapısı açılıyor ve ayağınız otlağa basıyor. Sizi bir at karşılayabiliyor. Dikkat etmezseniz bir at tezeğine de basabilirsiniz. Modern dünyanın sıkıcı havaalanlarından sonra bu ‘‘otlak’’ havaalanı, inanılmaz keyifli.

STEPLERİN ÜZERİNDE GÖKMAVİNİN ALTINDA

Ahmet Utlu ve ekibi ‘‘Steplerin Üzerinde, Gökmavinin Altında’’ adlı belgesel için Moğolistan'da bulunuyor. 20 bin kilometrelik rotada Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Kazakistan ile ilgili çekimler tamamlandı. Moğolistan çekimleri bittiğinde ise belgesel tümüyle tamamlanacak. Sponsorluğunu Castrol'un yaptığı ve Televizyonda yayınlanacak olan belegesel, doğal hayatın tüm acımasızca devam ettiği bozkırlarda yörük çadırlarına konuk edecek izleyenleri. Binlerce yıl sayısız kültür, fikir ve kumandanın zenginliğini bıraktığı steplerde, dağlarda, çöllerde buluşulacak. Castrol Voyager belgeseli, karlı dağlarından steplerine, tarihi kalıntılarından geleneklerine Orta Asya'da yaşanacak gizemli bir serüveni evlerimize getirecek...

En büyük bayram

Moğolların en büyük bayramının adı ‘‘Naadam’’. At binme, güreş ve ok atmadan oluşan ‘‘Naadam’’ onların gurur günü. Özellikle, 4-14 yaşı arasındaki çocukların katıldığı yarışlar sırasında, binlerce atlı yarış alanını dolduruyor. Göçerler, at sırtında günlerce yol aldıktan sonra yarışların yapıldığı başkent Ulanbator'a ulaşıyorlar. Değişen bir şey yok: Bu en önemli bayram için hazırıklar aynen asırlar öncesinde olduğu gibi. Atlar, gündoğumda, kımız ile kutsanıyor. Hazırlıklar tamamlandıktan sonra yarışcı çocuklar aile büyükleriyle birlikte çığlıklar atarak yarış alanına doğru yola çıkıyorlar. Aynı anda değişik yerlerden binlerce atlı alana doğru ilerliyor. İnsan kendini tarihi bir filmin ortasında buluveriyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!