Güncelleme Tarihi:
İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve Bağlık Bakanı Recep Akdağ, Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde incelemelerde bulundu.
Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Atalay, İstanbul'da Münevvever Karabulut'un başı kesilerek, öldürülmesi olayıyla ilgili şunları kaydetti:
“Bu olay çok hunharca bir cinayet. Kamuoyuna da çok şiddetli yansıdı. Biz de o çerçevede bu olayın takibi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü bünyesinde özel bir birim oluşturduk. Daha sonra uluslararası aramaya önem verdik. İnterpol aracılığıyla, kırmızı bültenle aranıyor. Rusya gibi gitme ihtimali olan ülkelerle özel irtibat içinde çalışmalar yürütüyoruz. Ama alınmış, size verebileceğimiz ileri, somut sonuç yok.”
Bir gazetecinin Rusya'ya ekip gönderilip gönderilmediğini sorması üzerine ise Bakan Atalay, “Karşılıklı anlaşmalar gereği, gereken yapılıyor. Bundan emin olunsun. Benim kendi umudum ve dileğim, ayrıca da görevimiz çok uzamayacağı kanaatindeyim. Sonuç alacağız” dedi.
Bakan Atalay, mayınlı arazilerin temizlenmesi konusundaki yasa tasarısı ile ilgili soru üzerine de bu konuda gerekli kişilerin çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti.
DOMUZ GRİBİ
Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise gazetecilerin domuz gribiyle ilgili soruları üzerine, dün, biri ABD'den diğeri Amsterdam'dan gelen 2 Türk vatandaşında H1N1 virüsü ve buna bağlı hastalığın görüldüğünü hatırlattı.
Konuyla ilgili olarak, müsteşar yardımcısının bilim yürütme kuruluyla derhal toplandığını ifade eden Akdağ, “Daha önce 2 ABD'lide görülen hastalıkla ilgili aldığımız tedbirleri biliyorsunuz. Aynen o tedbirlerimiz devam ediyor” diye konuştu.
Akdağ, yaşanan olayların halka hassasiyet kazandırması ve bir şeyler öğretmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
“Bu hastalık grip. Öksürükten, ağız ve burun sıvılarından yayılan virüslerin etrafa saçılmasıyla, ellerine bulaşması ve öksürdüğü, hapşırdığı yerlerdeki zeminlere, trabzan, asansör düğmesi gibi yerlere konmasından sonra virüsler, uzun süre canlı kalabiliyor. Bu sahalardan başkalarına bulaşabiliyor. Bunun için ellerimizi yıkamayı toplumca çok iyi öğreneceğiz. Buna çok büyük önem vereceğiz. Çocuklarımıza el yıkama alışkanlığı kazandıracağız.”
Daha önce ABD'li 2 kişide şimdi de Türkiye'ye yurt dışından gelen 2 Türk vatandaşında söz konusu virüsün bulunduğunu anımsatan Bakan Akdağ, şöyle devam etti:
“Dikkat edersek, onların Türkiye'de virüsü bulaştırdığı kimse yok. Bulaştırmış olsalar bile çok fazla yayılmadan, bu hastalığı kontrol edebileceğimizi düşünüyoruz. Çok iyi hazırlığımız var. Vakaya çok süratle yaklaşıyoruz. Sonbahar ve kış mevsiminde tüm dünyada, Türkiye'de dahil buna, ikinci bir dalga ya da daha güçlü enfeksiyon yayılması riskinin varlığını biliyoruz. Grip, sonbahar ve kış mevsiminde yayılıyor. Biz o zamana kadar daha da hazırlıklı olacağız. Toplum olarak bu dönem içerisinde ellerimizi yıkamayı çok daha iyi öğreneceğiz.”
Akdağ, bu konuda basına da görevler düştüğünü de belirterek, “İnsanlarımız uyanık olmaya, daha duyarlı olmaya yönlendirilmeli. Hastalık yayılmış gibi haberler yapılmamalı. Hastalık yayılmış gibi haberler yaparsak kendi ülkemize zarar veririz” diye konuştu.