Güncelleme Tarihi:
İzmir Bayraklı’da oturan Aslıhan Sinem Çiçek (18), geçen yıl 26 Temmuz'da, Bornova'da iş görüşmesine gitmek için evden çıktı. Geri dönmeyen Çiçek'e ulaşamayan babası Serdar Çiçek (41), polise kayıp başvurusunda bulundu. Ekipler, Çiçek'in Ege Üniversitesi Hastanesi'nde olduğunu tespit etti. Çiçek, bir gün sonra hastanede yaşamını yitirdi. Polis, Çiçek'in ölümüne ilişkin Burak Kaya'yı gözaltına aldı. Çiçek'in telefonu üzerinde bulunan Kaya, sorgusunda kendisinin öldürmediğini söyledi. Kaya, ardından 'gasp' suçundan tutuklandı.
Polis, Aslıhan Sinem Çiçek'in son olarak beyaz bir hafif ticari araca bindiğini tespit etti. İnceleme sonrası ekipler, Cem A. ve kuzeni Diyar A.’ya ulaştı. Mahkeme, iki şüpheliyi adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. Burak Kaya ise 27 Ekim'de savcının istemiyle yurtdışı çıkış yasağıyla tahliye edildi. Ancak Kaya, ilerleyen süreçte başka suçtan hüküm giyip cezaevine girdi.
Soruşturmanın ardından hazırlanan iddianamede, şüphelilerden Cem A. hakkında 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 19 yıla kadar, Burak Kaya için 'yağma' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sanıklar hakkında, 'olası kastla öldürme' suçundan ise kovuşturmaya yer olmadığı belirtildi. Sanıklar, yargılanmaya başladı.
'BABA' DİYE BAĞIRMIŞ
Aslıhan Sinem Çiçek'in, hayatını kaybetmeden önceki son görüntüsü ortaya çıktı. Görüntüler, dava dosyasına girdi. Çiçek'in, otoyol kenarındaki yeşil alanda cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntüsünde, 'Nefes alamıyorum' dedikten sonra son sözünün 'Baba' olduğu ve acıdan kıvrandığı görüldü. Baba Serdar Çiçek, kızının öldürüldüğünü belirterek sorumluların bir an önce ceza almasını istedi.