Aşkın tutuksuz yargılanacak

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde tıbbi cihaz alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla tutuklanan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın ile 9 tutuksuz sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün yapıldı. Davanın tek tutuklu sanığı olan ve hastanede tedavisi süren Rektör Prof. Dr. Aşkın duruşmaya katılmazken, bugün ilk duruşmada dinlenmeyen 4 sanığın savunmaları alındı. İlk duruşmaya Savcı Sezgin Kanmaz katılırken, bugün duruşmanın savcılığını iş bölümündeki sıra nedeniyle Metin Dikeç yaptı.

Van 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Rektör Aşkın’ın katılmadığı duruşmada, mahkeme oy birliği ile tutuksus yargılanmak üzere tahliye kararı aldı. Yaklaşık 6.5 saat devam eden duruşmanın ikinci bölümünde, mahkeme, bütün sanıkların ifadelerinin alındığını ve dellilerin çoğunluğunun toplandığını, tutukluluk süresi gözönüne alınarak tahliye kararı aldı.

Tıp Fakültesi’ne İspanyol Expansion S.A firmasından 25 milyon dolarlık tıbbi cihaz alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açtığı davanın ikinci duruşması 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Davanın tek tutuklu sanığı olan ve YYÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altında bulunan ve daha önce duruşmadan vareste tutulan YYÜ Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşkın, bugünkü duruşmaya katılmadı. 10 sanıklı davada bugünkü duruşmaya Prof. Dr. Aşkın’ın dışında Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Ayşe Yüksel de katılmazken, diğer 8 sanık hazır bulundu.

SAVCI DEĞİŞTİ

İlk duruşmaya savcı Sezgin Kanmaz katılırken, yapılan iş bölümü sıralamasında bugünkü duruşmada savcı olarak Metin Dikeç yerini aldı. Mahkeme heyeti ise başkan İlhan Kaya ile hakimler Muammer Ballı ve Vahit Baltacı’dan oluştu. Bugün ilk duruşmada dinlenmeyen tutuksuz sanıklar YYÜ Genel Sekreter Yardımcısı Salih Yurtkuran, YYÜ Yazı İşleri Şube Müdürü Şükran Yurtkuran, Yazı İşleri Bilgi İşletmeni Bilent Şahin, Özel Güvenlik Şube Müdürü Saffet Kara ifade verdi.

Sanıklardan Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve Prof.Dr. Hasan Ceylan, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Fırat Cengiz, Üniversite Genel Sekreteri Prof.Dr. Işık Tepe, İspanyol firmasının Türkiye temsilcisi Mehmet Ümit Ayral'ın ifadeleri ise ilk duruşmada alınmıştı.

Rektör Aşkın’ın 418 kişiyi fişlediği iddialarında önemli rol oynadığı ileri sürülen YYÜ Güvenlik Amiri emekli jandarma astsubay Saffet Kara, Aşkın’ın lehinde savunma yaptı. İddianamede yeralan kişisel verilerle ilgili Rektör Aşkın’dan hiç bir zaman talimat almadığını belirten Kara, 17 Temmuz 1995- 20 Ağustos 2000 yılları arasında YYÜ Jandarma Karakol Komutanı olarak görev yaptığını ve daha sonra emekli olup, özel güvenlik yasasının çıkmasından sonra üniversitenin Özel Güvenlim Birimi Amirliği’nin yaptığını söyledi.

REKTÖRDEN TALİMAT ALMADIM

Karakol komutanı olduğu dönemde, komutanlarından gelen emir ve talimatlar konusunda çalıştığını anlatan Saffet Kara, suvunmasında şunları anlattı: “Ben emekli olduktan sonra hiç bir istihbari bilgi toplamadım ve hiç kimseye vermedim. Kaldı ki gerek askerlik görevim sırasında, gerekse özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığım süreçte Rektör  Aşkın’ın istihbarat toplamam konusunda ne bir talimatı, ne de bir yönlendirmesi olmamıştır. Benim asker olarak görevim sırasında üniversitede yoğun türban eylemleri, PKK ve Hizbullah faaliyetleri vardı. Olağanüstü Hal dönemiydi ve bir öğrenci öldürülmüştü. Davada sözü edilen istihbarat notları tamanan o dönemde toplanmıştı ve o dönemde toplanan notlar MİT ve İl Jandarma Komutanlığı tarafından zaten rektörlüğe gönderiliyordu. Ben de o dönemde komutanlarımın emir ve talimatıyla 3 raporu üst yazıyla gönderdim. Bu raporların hiç biri özel yaşama yönelik bilgiler veya fişleme değildir, istihbarat notlarıdır ve emirle hazırlanmıştır.

Ayrıca bu notlar Rektör Aşkın’a değil, rektörlük makamına gönderilmiştir. Ayrıca istihbarat çalışmaları Prof. Dr. Aşkın’ın görevde olmadığı 1996- 97 yılarında da yapılıyordu. İddianamedeki, örgüt ve çete suçlamalarına şaşırdım ve böyle bir yapılanmadan haberim yok. Böyle örgütlenme, çete olsaydı, karakol komutanıyken zaten ben bu konunun üzerine giderdim.”

“EMİRLE HAREKET ETTİM”

YYÜ Güvenlik Birimi Amiri Saffet Kara, savunmasında Tuğgeneral Mustafa Uygun’dan da görev yaptığı dönemlerde emirler aldığını ve bu emirleri yerine getirdiğini anlattı. istihbarat notlarının komutanlık tarafından rektörlük makamına gönderilmesinin doğal olduğunu söyleyen Kara, “Rektör üniversitenin her şeyinden sorumludur. Prof. Dr. Aşkın’dan önceki rektör de bir kaç kez beni yanına çağırıp MİT’ten telefon aldığını eylem olabileceği yönünde bilgiler verildiğini bana aktarıp dikkatli olmam konusunda ricada bulundu” dedi.

BAKANIN ZİYARETİNDE TUTULAN NOT

Mahkeme Başkanı İlhan Kaya’nın Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in 2002 yılında üniversiteyi ziyaretinin neden not tutulduğu yönündeki sorusuna Kara, “Bakanın ziyareti sırasında üniversitede rektör ve yöneticiler bulunmuyordu. Ben askerlikten kalma alışkanlıkla not aldım rastgele yazılmış notlardı bunlar. Bu notları hiç kimseye vermedim” dedi.

Fişlendiği iddia edilen kişilerin isimlerinin karşısında siyasi görüşleri ve hangi derneklere üye olduğu notlar neden tutuldu sorusuna ise Kara, “Bu bilgiler 2000 yılından önce hazırlanmış istihbarat notlarıdır. Bu yıldan sonra zaten böyle bir çalışma olmadı. Ben hep komutanlarımdan gelen emirle hareket ettim, hiç bir zaman hukukun dışına çıkmadım” karşılığını verdi.

ARPALI TALİMAT VERDİ

YYÜ Yazı İşleri Bilgi İşletmeni Bilent Şahin, üniversitede ihaleye ilişkin kayıt defterlerinin değiştirilmesi yönünündeki soruları yanıtladı. 13 Kasım günü cezaevinde intihar eden YYÜ Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpalı’nın talimatıyla hareket ettiğini söyleyen Bilent Şahin, “Değiştirilen defterin 2 sayfasını Arpalı, fotokopi çekip aldı. Eski ve yeni defterler de halen duruyor. Ben bunların değiştirilmesinin suç olduğunu bilmiyordum” dedi.

Mahkeme, 4 sanığın dinlenmesinin ardından saat 12.00’de duruşmaya 13.15'e kadar ara verdi. Duruşma saat 13.30’de yeniden başladı. Duruşma öncesi Van Adliye Sarayı önünde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Duruşmaya Hasan Fehmi Güneş Başkanlığı’ndaki CHP heyeti ile YÖK’ten gelen iki hukuk müşaviri de katıldı. Geçen duruşma 5 gazetecinin izlemesine izin verilirken, bugün bu sayının 3’e indirilmesi gazetecilerin tepkilerini neden oldu. Gazeteciler, bu durum karşısında duruşmayı izlemeyeceklerini bildirmesi üzerine mahkeme Başkanı İlhan Kaya 5 gazeteciye izin verdi. Gazeteciler 5 kişiyi aralarında kura çekerek belirledi.

ÖĞRENCİLERDEN PROTESTO

Van YYÜ Öğrenci Derneği üyesi 50 kadar öğrenci Adliye Sarayı önüne gelerek YÖK’ü protesto etti. Ellerinde ‘Asker dışarı üniversite bizimdir’, ‘Medreseleşmeye hayır’, ‘Savaşa değil, eğitime bütçe’ dövizleri taşıyan öğrenciler, polisin dağılın uyarısı üzerine, ‘Direne direne kazanacağız’ ve Kürtçe, ‘özgür eğitim istiyoruz‘ sloganları atarak dağıldı.

HAKLARINDAKİ SUÇLAMA

Van Cumhuriyet Savcılarından Ferhat Sarıkaya, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne 25 milyon dolarlık ihale soruşturmasına 235 sayfalık iddianameyi 15 Kasım günü tamamladı. 10 sanıklı iddianamede, Rektör Aşkın ile diğer sanıklara 10 ayrı suçlama yapıldı. Sanıklar hakkındaki suçlama, ‘haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla cebir ve tehdit unsurlarını da kullanarak suç işlemek için oluşturulmuş bir örgüt olduğu’ başlığı altında yapılırken, diğer suçlamalar, ‘Suç işlemek için örgüt kurmak’, ‘örgüte üye olmakla birlikte bu örgüt adına suç işlemek’, ‘suç işlemek için kurulmuş örgütün faaliyeti çerçevesinde haksız ekonomik çıkar sağlamak için manevi cebir ve tehdit ile ihaleye fesat karıştırmak’, ‘ayrımcılık’, ‘özel hayatın gizliliğini ihlal etmek’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak toplamak, ‘ihale konusu edimin ifasına fesat karıştırmak’, ‘resmi evrakta sahtecilik yapmak’, ‘resmi evrakı yok etmek’, ‘görevi kötüye kullanmak’ olarak yapıldı. Rektör Prof. Dr. Aşkın’a bu suçlamalardan toplam 2142 yıl hapis cezası isteniyor.