Güncelleme Tarihi:
İstanbul'daki 'Askeri Casusluk’ davası olarak da nitelendirilen davada, aralarında davanın bir numaralı sanığı emekli Albay İbrahim Sezer, Tuğamiral Şafak Yürekli’nin de bulunduğu 56 sanık, dün karar duruşmasına çıktı. ‘Haksız çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, üye olmak’, ‘fuhuşa teşvik, yer temini ve arabuluculuk etme’, ‘devletin güvenliğine ilişkin belgeleri yok etme, tahrip etme ve sahtecilik yapma ve bu belgeleri temin etme’ gibi suçlardan yargılanan sanıklar, Anadolu Adalet Sarayı 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde son kez savunma yaptılar.
TSK’DAKİ HAİNLER BULUNSUN
Sanıklardan emekli Kurmay Albay Mehmet Koray Eryaşa, “Bizler bu davanın sanığı değil mağduruyuz. 5 yıl hayatımdan çalan Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı ve Adli Müşavirliği’nde görevli bulunanlar hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını talep ederim” dedi. Üsteğmen Mehmet Deniz Irak da “Bu dava başladığında Üsteğmendim ama şuan silahlı kuvvetlerle ilişkimiz kesilecek. Bize bu komployu kuran hain bir çetedir. Bunlar o kadar hain bir yapı ki bizlerin kutsallarına kadınlarına saldırmakta ve iftira atmakta çekinmediler” diye konuştu. Yarbay Tamer Karslıoğlu, “Genelkurmayın bu konuda ne yaptığını merak ediyorum. TSK içindeki bu yapıdaki insanlar hakkında suç duyurusunda bulunuyorum” diye konuştu.
Savunmaların ardından davanın savcısı, tüm sanıkların beraatını istedi. Savcının beraat mütalaasına karşı diyecekleri sorulan avukatlar ve sanıklar ise mütalaaya katıldıklarını belirterek, özellikle hukuka aykırı delil oluşturan kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ettiler.
MAHKEME BAŞKANINA ALKIŞ
Bazı sanıklar ise bu dava nedeniyle mesleklerinden olduklarını belirterek, “Biz ordunun içinde olsak da olmasak da bu hain çete ile mücadelemiz devam edecek. TSK içindeki bu yapının ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Genelkurmay içindeki vatan hainlerinin bulunmasını talep ediyoruz” dedi. Mahkeme Başkanı Selçuk Kaya kararını açıklamadan önce, “Bir dünya rekoruna imza atmıştık. 10 gün içinde onlarca, yüzlerce casus yakalamıştık. Geldiğimiz noktada ülkemizi bu rekordan ettik. Bu davaların adı bana göre ‘Askeri Casusluk’ değil, ‘dijital terör’ davası olmalıydı” dedi. Bahkeme Başkanı, büyük alkış alan konuşma sonrasında tüm sanıkların tüm suçlardan beraat ettiğini ve daha önceki mahkeme kararının kesinleşen kısmının da iptal edildiğini açıkladı.
TAZMİNAT HAKKI
Mahkeme kararında, sanıkların haksız gözaltı ve tutukluluk nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açma hakları olduğu da hatırlatıldı. Kararda, soruşturma ve kovuşturma sırasında görev almış, hukuka aykırı delil toplayan ve temin eden kişiler hakkında da İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulacağı da belirtildi.
MAHKEME HATIRASI
MAHKEMENİN beraat kararı üzerine sanık yakınları gözyaşlarına boğuldu. Sanıklar ve yakınları birbirlerine sarılarak kararı kutladı. Sanıklar duruşma salonunda ve çıkışta hatıra fotoğrafı çektirdi. Bu arada, adliye koridorunda hatıra fotoğrafı çektiren bazı sanıklar da, “Bir şerefsizlik daha sona erdi. Şimdi bunlardan hesap sorma zamanı” diye bağırdı.