Güncelleme Tarihi:
SCENES OF A SEXUAL NATURE
AŞK MANZARALARI
Yön: Ed Blum
Oyn: Ewan McGregor, Holly Aird, Eileen Atkins, Hugh Bonneville
Tür: Romantik Komedi
Süre: 119 dk.
Genelde araba kullanırken başıma gelir.
Yolda gördüklerimden yola çıkarak genellemeler yapar, düşünce zinciriyle farklı yerlere yönelir, olmadık yerlerde bulurum zihnimi.
Sahildeki balıkçıların oltalarının ucunda can çekişen balıklardan (balıklarında hisleri varmış, acıyı duymadıkları yalan) yola çıkar, o anda kaç kişinin ölüm kalım savaşı vermekte olduğunu düşünürüm.
Daha iyi bir günümdeysem de el ele dolaşan çiftlere bakıp o anda öpüşen, sevişen, birbirlerinin gözünü içine bakıp aşk sözcükleri fısıldayanlar gelir aklıma.
Bir düşünsenize, şu anda siz bu yazıyı okurken kim bilir kaç kişi aşkın, birlikteliğin farklı hallerini yaşıyordur.
Bu haftanın, hatta ayın tek romantik komedisi olarak sinemalara gelen Aşk Manzaraları da benzer sorular, düşünceler yaratıyor insanda.
‘MIŞ’ GİBİ YAPANLAR VE GERÇEKTEN SEVENLER
Londra’da bir parkta farklı ilişkiler yaşayan 7 çiftin hikayesini anlatan Aşk Manzaraları, İngiltere’den gelen bağımsız bir yapım.
Güneşli bir günde geçen filmde, parkın farklı köşelerinde aşk ve seks için mücadele veren çiftler arasında gezinti yapıyoruz.
Hikayelerin 7’sini de tek tek anlatmaya gerek yok. Aşk ve seksin insan hayatındaki önemini vurgulayan filmin kahramanlarının vücut dillerinden, birbirlerine söylediklerinden herkes kendince anlamlar çıkaracaktır.
7 hikayenin biri diğerine benzemiyor filmde. Seks ve aşkı doyasıya yaşayanlar, ‘mış’ gibi yapanlar, aldatanlar, geçmişi sorgulayanlar, kaybolanların üstüne bir şeyler koymaya çalışanlar kadar aşkı satın almaya çalışanların hikayeleri de geliyor perdeye.
EVLİLİKTEKİ KÜÇÜK SIRLAR
Filmde bana en fazla dokunan yaşlı çiftinkiydi. Yıllar boyu her Çarşamba aynı parka gelip, aynı bankın aynı köşesinde oturan kadının evliliği süresince kocasından gizlediği tek sır ve bu sırrın yıllar sonra ortaya çıkış şekli enteresan gerçekten.
Bu masum ilişkinin dışında kalan 6 hikaye içinde aldatma ve çiftlerden birinin gözünün dışarıda olduğu durumlar üzerine kurulu olanlar var ki, aşka ihanet gibi gördüğüm bu hikayeleri izlerken canım sıkılmadı değil.
Gerçekler bazen böyle can sıkıcı ve de acı olabiliyor işte.
Sıkıcı demişken, müzik ya da aksiyona neredeyse hiç yer vermeyen, ağırlıklı olarak diyaloglar üzerine kurulu olan bu filmin kimi izleycilere sıkıcı ve geveze gelebileceğinin altını çizmekte fayda var. Bir tiyatro oyununun parkta çekilmiş hali diyebiliriz Ed Wood’un bu ilk yönetmenlik denemesi için. Yönetmen çekimlerde fazla bir maharet gösteremese de kurguda başarılı bir iş çıkarmış ama, hakkını yememek lazım.
Aşkın ve ilişkilerin doğasıyla ilgili esprili ve ilginç tespitler yapan bu filmin içine girebilirseniz, son derece keyifli dakikalar geçirebilirsiniz.
Aşk Manzaraları’nı izledikten sonra aşk, seks ve ilişkiler hakkında konuşacak çok şeyiniz olacaktır.
Sinemaya sevgiliniz, eşiniz ya da sohbetinden, fikirlerini dinlemekten hoşlandığınız arkadaşlarınızla gitmenizi öneririm.
HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ
DIE HARD 4
ZOR ÖLÜM 4
Yön: Len Wiseman
Oyn: Bruce Willis, Timothy Olyphant, Justin Long, Jeffrey Wright
Tür: Aksiyon - Macera
Süre: 128 dk.
John McClane ölmez
Haftanın ve bu ayın bombası Zor Ölüm 4, tüm dünya ile aynı anda ülkemizde de vizyona girdi.
Masumun, güçsüzün yanında yer alarak kötülere aman vermeyen polis John McClane’i canlandıran Bruce Willis, 21 yıllık serinin dördüncü filminde yine başrolde.
McClane, Zor Ölüm 4’te Amerika’yı kökten çökertmeye ant içmiş bir bilgisayar uzmanına karşı klasik yöntemlerle mücadele veriyor.
11 Eylül saldırılarına göndermeler yapan ve son derece iyi çekilmiş aksiyon sahneleriyle soluk soluğa izlenen filmin en önemli özelliği aksiyon sahnelerinin yüzde 90’ının bilgisayar efekti kullanılmadan gerçek dublör ve gerçek araçlarla çekilmiş olması.
Başarılı aksiyon sahneleri bir yana, Bruce Willis ve kader ortağı olduğu genç bilgisayar dahisini canlandıran Justin Long’un kimyalarının tutması da filme ayrı bir değer katmış.
Sonu başından belli olsa da iyi oyuncular, esprili diyaloglar ve akıllardan uzun süre çıkmayacak aksiyon sahneleriyle süslü Zor Ölüm 4, beklediğimize değen, hayal kırıklığı yaratmayan devam filmleri arasındaki yerini şimdiden aldı diyebiliriz.
THE GREAT RAID
BÜYÜK BASKIN
Yön: John Dahl
Oyn: Benjamin Bratt, James Franco, Robert Mammone, Max Martini
Tür: Dram - Savaş
Süre: 132 dk.
Kurtarma operasyonu için izlenir
Amerikan tarihinin en başarılı kurtarma operasyonlarından birini anlatan Büyük Baskın, savaş filmlerinden hoşlananlara sesleniyor.
2. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru, savaşın şiddetinin ve heyecanın devam ettiği günlerde Teğmen Henry Mucci (Benjamin Bratt) ve Kaptan Robert Prince (James Franco) kumandasındaki 6. bölük, bütün olanaksızlıklara meydan okuyarak başarılması neredeyse imkansız olan bir kurtarma görevine soyunuyor. Amaçları düşmana esir düşmüş 500 Amerikan askerini, düşman sınırlarından 30 mil içeri girip, kötülüğü ile ün salmış Cabanatuan Japanese POW kampından çekip kurtarabilmek.
Büyük Baskın, benzer türdeki Kara Şahin Düştü, Er Ryan’ı Kurtarmak gibi filmlerin etkisini yaratamıyor belki ama özellikle ikinci yarısına denk gelen kurtarma operasyonu sahneleriyle akılda kalıyor.
IN 3 TAGEN BIST DU DOT
ÜÇ GÜN İÇİNDE ÖLECEKSİN
Yönetmen: Andreas Prochaska
Oyn: Sabrina Reiter, Laurence Rupp, Julian Sharp,
Tür: 11 Kısa Film
Süre: 97 dk.
Cep telefonuyla gelen ölüm
Cep telefonu mesajlarıyla gelen ölümleri konu alan filmlerden biri daha.
“Üç gün içinde öleceksin!” mesajını alan gençler önce bunun bir şaka olduğunu düşünüyorlar. Ancak içlerinden biri ertesi sabah, ayaklarına beton bir blok bağlı şekilde göle atılmış olarak bulunup, bunu yeni ölümler takip edince işin ciddiyeti anlaşılıyor.
Üç Gün İçinde Öleceksin, televizyona yaptığı işlerle adınan söz ettiren Avustralyalı yönetmen Andreas Prochaska’nın ikinci sinema filmi.