'Aşırı yorgunduk, kelepçe bozuktu'

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya, görevi kötüye kullanmaktan 3’er yıl hapisleri istenen tutuksuz sanıklar Başkomiser Mehmet Ede ile polis memurları Enver Anar, Halid Dağ, Abdullah Karabacak, Muhammet Koç, Aydın Alişan ve Mehmet Güneş katıldılar. Ayrıca rüşvet vermek suçundan 3 yıldan 10 yıla kadar hapsi istenen sanık Mehmet Ede, suç tarihinnde Narkotik Şube Müdürlüğü Ekipler Amirliği’ne vekaleten baktığını söyledi.

Olay günü Tekstilkent’te çok miktarda uyuşturucu ele geçirdiklerini ve iki kişiyi de gözaltına aldıklarını ifade eden Ede, daha sonra Abi lakaplı uyuşturucu satıcısını yakalamak için Etiler’deki Mayadrom Alışveriş Merkezi’ne ekipleri gönderdiğini anlattı. Bir süre sonra ekiplerin isminin İslam Yakut olduğu tespit edilen bu kişiyi yakaladıklarını ancak daha sonra ellerinden kaçırdıklarını öğrendiğini belirten Mehmet Ede, ekiplere arama talimatı verdikten sonra şubeye döndüğünü ifade etti.

Ede, "Tahkikatın ilk günüydü, bir iki gün içinde yakalayacağımızı düşündüğüm için üstlerime haber vermedim" dedi. Ede, teknik kısımda Büro Amiri Harun Sever’in kendisine rüşvet teklif ettiği iddiasını ise yalanladı. Harun Sever’e para vermediğini ileri süren Ede, "Kendisi alt devremdir. Önceki operasyonlarda tutumundan dolayı zaman zaman kızardım. Buna dayanarak böyle bir beyanda bulunduğunu düşünüyorum" dedi.

"SIKILMIŞTIK"
Sanık polislerden Enver Anar ise olayda herhangi bir kasıtlarının olmadığını söyleyerek "Tamamen önceki operasyonların vermiş olduğu yorgunluk ve dikkatsizlikten kaynaklandı" dedi. Sabah erken saatlerden geç saatlere kadar çalıştıklarını söyleyen Anar, Tekstilkent’teki operasyonda bin 500 koliyi tek tek açtıklarını belirterek uyuşturucu kokusu nedeniyle devamlı ayran içtiklerini söyledi. Mayadrom’da yakaladıkları şahsı, ekip arabasına aldıklarını ancak kendilerindeki kelepçenin bozuk olması ve araçlarının küçük olması nedeniyle diğer ekip aracını beklediklerini anlatan Anar, "Önde Halid ile Aydın oturuyordu. Şahıs, ben ve Abdullah’ın ortasındaydı. Abdullah, gelecek ekibe bulunduğumuz mevkii tarif ederken araçtan indi. Ben de indim. Ne olduğunu anlayamadan şahsın kaçtığını gördük. Yakalayamadık" diye konuştu.

Anar, hakimin "Neden araçtan indiniz?" sorusuna, "Yorgunduk. Trafik vardı. Sıkılmıştık herhalde" diye cevap verdi. Sanık Halid Dağ da yaklaşık 10 yıldır Narkotik Şube Müdürlüğü ekiplere bağlı olarak çalıştığını söyleyerek bu soruşturma konusuyla ilgili olay gününe kadar hiçbir takibe katılmadığını belirtti.

Tekstilkent’teki kolilerin açılması için yaklaşık 6-7 saat çalıştıklarını belirten Dağ, "Üç katlı bir binaydı. Ortam havasızdı. Kolileri açma işlemi sırasında uyuşturucu kokusu yüzünden hastalandım, kustum" dedi. Bu haldeyken Enver Anar’ın arayarak tarife uygun şahsın yakalandığını söyleyerek Mayadrom’a çağırdığını söyleyen Dağ, gidince Enver’in şahsın koluna girmiş halde arabaya aldıklarını anlattı. Aracı Aydın Alişan’ın kullandığını belirten Halid Dağ, "Ancak hala kustuğum için arkadaşlar arabada rahatsız oldular. Şahıs da neden alındığını anlayamadığını belirterek tepki gösteriyordu" diyerek bu ortamda şahsın kaçtığını belirtti. Sanık Muhammet Koç da Abdullah Karabacak’ın kendilerini araması üzerine şahsı almak üzere araçla seyir halinde olduklarını belirterek "Şahsın kaçtığını görmedim. Sadece bir sıkıntı olduğunu anladım. Ancak trafik vardı. Yetişemedim" dedi.

Koç, olay sonrası şahsın yakalanamadığına ilişkin tutanağı da okumadan imzaladığını ileri sürdü. Diğer sanıklar da suçlamaları reddettiler. Mahkeme heyeti, teknik kısım Büro Amiri Harun Sever’in tanık olarak dinlenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.